İş Dünyasında Sürdürülebilirlik Anlayışı: Kamil Güneş, Keçi Geçti Kolektifi

Farklı sektörlerden isimlerle sürdürülebilirlik yaklaşımlarını konuşuyoruz. Etki odaklı iş modellerinden paydaş seçiminde dikkat edilmesi gerekenlere kadar iş hayatındaki sürdürülebilirlik anlayışını, Keçi Geçti Kolektifi’nin kurucusu Kamil Güneş anlatıyor.

Kurumunuz için sürdürülebilirlik ne anlama geliyor, sürdürülebilirlik yaklaşımınızın temelinde hangi hedefler var?

Keçi Geçti 2016 Haziran’dan bu yana yapabildiğinin en iyisini yapmaya devam ediyor. Sadece kahve ile ilgili olana yönelmek ve bu işi hakkıyla yapabilmek için “Sadece Kahve” sloganımızla yol almaktayız. Sadece kahveyle geldiğimiz noktada Türkiye’nin ilk Adil Ticaret Kahve sertifikasıyla buluştuk ve bunun sürdürülebilir kahveye daha destekçi olduğunu gördük. Adil ticaret kahveye kadar olan zamanda ise Keçi Geçti’de sadece kahveyle yol alırken bunun yanında dükkanımızı sergi ve atölyelerle çeşitlendirdik. Dönüşüm ve gelişim için buna herkesin ulaşımını sağlamak istedik. Öte yandan bir kahve dükkanından beklentiyi daha basite indirmek ve bununla beraber daha sağlıklı bir gezegen için tüketimi kaliteli tutmak, herkesin ulaşımını sağlamak ve paylaşımı açık tutmak istedik ve bunu yapıyoruz. Mülkten çıkmak bir kahve dükkanını özgürleştirdi. Herkesin çalışabileceği, üretebileceği ve herkese kapının açık olduğu bir yere gelişti Keçi Geçti. Her canlı misafir, bununla beraber az atık ve net kafeinle dengeli tüketim diyebiliriz.

Etkili sürdürülebilirlik çalışması yapmak için doğru paydaş seçimi çok kritik. Paydaşlarınızı belirlerken nelere dikkat ediyorsunuz?

Kolektif içi çalışmalarda, serbestlik ve öğrenim üzerine paydaş belirlemekteyiz. Önceliğimiz serbest alanlar yaratmak. Herkesin kendi tecrübesini ortaya çıkarabileceği alanları oluşturduğumuzda, içsel bir yaklaşımla kendi alanlarında özgürce üretebilen dostlar edinmiş oluyoruz. Maslow piramidini hatırlarsanız eğer piramidi ters çevirin; işte Keçi Geçti böyle bir yer.

İş dünyasında etki odaklı iş modellerine geçişi görüyoruz. Bu konuda sizi en çok hangi konular heyecanlandırıyor?

Her şeyin tekdüze kurulmasından yana olarak, bu avantajı kullanan ve aykırı işler yapabilen her işletmeyle dostluklar kuruyoruz. Ve aykırı tatların, akımların, düşüncelerin açığa çıkması bizi üretimsel açılardan destekliyor. Alt kültür işlerin popüler reklamlar yapmadan gerçek tatlarla ve tınılarla açığa çıkarken, bunu doğayla uyumlamaları, canlılarla içi içe olmaları ve üretime bu detaylarla devam etmeleri sürdürülebilir işletmelerin artmasını sağlarken, yeni işletmeleri de motive ediyor.

{150463}

Sürdürülebilirlik geniş bir alan ve sürekli güncel gelişmeler oluyor. Hem değişimi takip etmek hem de beslenmek için kitap, film, kişi, kurum önerilerinizi alabilir miyiz?

Keçi Geçti Kolektifi olarak boş zamanlarımızda doğayla buluşuyoruz. Doğa bize sahip olduğumuz ve almamız gereken her şeyi verirken, nasıl paylaşmamız gerektiğini de öğretiyor. Doğayı izlemenin ya da diğer canlıları izlemenin ve onlarla beraber yaşamanın en üst öğretici olduğunu düşünmekteyiz. Açıkçası bu öğreticiliğin karşısında samimi olmayan kurumlar ve idol olmaması gereken kişilerden ziyade birkaç kitap önerisinde bulunmadan geçmeyelim.

Siz bireysel olarak hayatınıza sürdürülebilirliği nasıl dahil ediyorsunuz?

Paylaşarak.