Şehre Dönüş Sohbetleri: Duygu Badem Uylukçuoğlu

Vestel’in Pazarlama Genel Müdürü Global CMO Duygu Badem Uylukçuoğlu ile şehre dönüşte verimliliğini ve motivasyonunu nasıl artırdığını, yeni sezondaki kişisel hedeflerinin neler olduğunu konuştuk.

İşe dönüş sürecinde ajandanızda neler öne çıkıyor? Yaz boyunca biriktirdiğiniz enerjiyi iş projelerine nasıl yansıtıyorsunuz?

Çok yoğun bir yaz dönemi geçirdik. Büyük atılımların arifesindeyiz. Vestel olarak, global kimliğimizi farklı coğrafyalarda mevcut işlerimizi büyüterek, yeni iş dalları geliştirerek ve Vestel markalı yayılım stratejisiyle destekliyoruz. Pazarlama ekibi olarak bu büyüme stratejisinin tam ortasında yer alıyoruz. Yaz dönemi, kısa da olsa aldığım molalarla benim için fiziksel ve zihinsel bir yenilenme süreci oldu. Dinlenmek, yaratıcılığı ve farklı açılardan bakma becerisini korumak adına çok önemli.

Bu enerji, özellikle Vestel’in global pazarlama stratejilerini daha da güçlendirecek projelerde kendini gösterecek. Ajandamda, yeni pazarlar, yeni alanlar ve yeni coğrafyalar var; yoğun seyahatler ve heyecanlı günler beni bekliyor. Ayrıca dijitalleşme ve sürdürülebilirlik projeleri de öne çıkıyor. Bu projelere yazın getirdiği taze bakış açısını yansıtarak yenilikçi çözümler üretmeyi hedefliyorum.

Yeni sezonda kişisel hedefleriniz arasında neler var?

İş ve kişisel hedeflerimin kesiştiğini ve bu yüzden işimden çok keyif aldığımı itiraf etmeliyim. Bu topraklardan global arenaya açılan bir markada CMO olarak görev almak, kişisel tatmin açısından benzersiz bir haz veriyor. Hiçbir şey hazır gelmiyor; tüm Vestel takım arkadaşlarımla birlikte hayal ediyor, tasarlıyor, planlıyor ve uyguluyoruz. İyi sonuçlar aldığımızda bizden mutlusu olmuyor. Somut hedeflere gelirsek, bu sezon piyanoya daha fazla zaman ayırmak istiyorum. Kendimi farklı bir şeyler denemeye zorlayacağım; belki şan dersleri alabilirim. Etrafımdakilerin bunu anlayışla karşılayacağına inanıyorum; hatta küçük bir kamuoyu yoklaması bile yaptım! Ayrıca, yaşın ilerlemesiyle birlikte dengeli bir tempo yakalamak adına spor alışkanlıklarımı güçlendirmeyi planlıyorum.

Her bir ekip üyemi bireysel olarak tanımaya ve onların ihtiyaçlarına göre motivasyon stratejileri geliştirmeye özen gösteriyorum.

Yaz sonrası ekip motivasyonunu artırmak için hangi yöntemleri kullanıyorsunuz?

Ekip motivasyonu, iş başarısının temel taşlarından biri. Ancak ben motivasyonun inişli çıkışlı bir yol olduğuna inanıyorum. Disiplin ve öz disiplinse sizi başarıya götüren asıl unsurlar. Şanslıyım ki takım arkadaşlarım öz disiplinleri ve disiplinleri çok yüksek olan kişiler. Adanmışlıkları ve inançları büyük. Böyle bir ekiple çalışınca yaz sonrası bir rehavet yaşamıyoruz; herkes yazın bitişiyle hızlanarak yola devam ediyor. Bu durum, gerçek bir takım olmanın ve inancın sonucu. Her bir ekip üyemi bireysel olarak tanımaya ve onların ihtiyaçlarına göre motivasyon stratejileri geliştirmeye özen gösteriyorum. Tabii ki yaz sonrası bir araya geleceğimiz ufak etkinlikler de planlıyoruz. Ekip içi iletişimi güçlendirecek atölye çalışmaları ve birebir görüşmeler de ajandamda yer alıyor.

Şehirde kendinizi iyi hissettiğiniz semt, restoran veya mekan neresi?

İstanbul’un ruhunu ve tarihini hissettiğim mekanlar, hem huzur bulduğum hem de ilham aldığım yerlerdir. Kendimi en iyi hissettiğim yerlerden biri kesinlikle Moda. Tarihi binalar arasında dolaşmak, geçmişin izlerini modern yaşamla harmanlamak, denizi görmek ve sokakta olmak bana büyük keyif veriyor. Anadolu Yakası sahil şeridi her zaman bana huzur vermiştir. Metropolden kaçmak isteyen birçok kişinin aksine, İstanbul’u çok sevenlerdenim.

Düzensizlik içindeki kendi düzeni, eşsiz ruhu ve boğazın büyüleyici atmosferi bana mutluluk veriyor. Prens Adaları ise şehrin içindeki en kıymetli kaçış noktalarından. Spontane verilen akşam yemeği kararları beni mutlu eder. Gün batımı, kendimi dinlemekten en keyif aldığım anlardan biridir ve bu anları sevdiklerimle mutlu bir sofrada paylaşmak büyük bir keyif verir. Genelde hafta sonları, müdavimi olduğum ve kalabalıktan uzak mekanları tercih ediyorum. Yeni yerleri ise dost buluşmalarında keşfetmek, ortak bir paydamızdır.

Bu sene mutlaka yapacağım, gideceğim, başlayacağım veya keşfedeceğim dediğiniz yerler ve konular neler?

Bu sene, oğlum ve eşimle okyanus aşırı bir seyahat planımız var, bu beni çok heyecanlandırıyor. Kite Surf’e başlayabilirim, ama emin değilim. İş tarafında ise Vestel’in uluslararası büyüme stratejilerini derinleştirmek için ekibimle farklı pazarlarda yeni projelere imza atmayı sabırsızlıkla bekliyorum.

Şehirde kendinize ayırdığınız zamanda neler yapıyorsunuz, ritüelleriniz var mı?

Kendime çok fazla zaman ayıramıyorum, ama fırsat bulduğumda oğlum ve eşimle birlikte olmayı tercih ediyorum. Şehirde kendime ayırdığım zamanlar genellikle güzel bir kahvaltı ile başlar. Ardından mutlaka bir doğa yürüyüşü yaparız ve sonrasında denizle buluşuruz. Sabahları spor yapmak, güne zinde başlamam için vazgeçilmezimdir. Ritüeller benim için çok değerlidir; haftanın her gününe ait bir ritüelim vardır.

Çalışma hayatınızdaki yoğunluktan uzaklaşmak için hangi aktiviteleri tercih ediyorsunuz?

Yoğun iş temposu içinde dengeyi bulmak, hem zihinsel hem de ruhsal olarak sağlıklı kalmamı sağlayan en önemli unsurlardan biri. Çalışma hayatının stresinden ve yoğunluğundan uzaklaşmak için yelken, dalış ve yüzme benim için adeta bir terapi. Denizle baş başa kaldığım anlarda doğanın gücüyle bağlantı kurarak ruhumu besliyorum. Sabahları yüzmek, yalnızca fiziksel bir aktivite değil, aynı zamanda zihnimi arındıran ve günün enerjisini dengeleyen bir ritüel. Ayrıca doğayla iç içe olabileceğim kısa kaçamaklar yapıyorum; orman yürüyüşleri ve sakin bir göl kenarında geçirilen zamanlar, hem zihnimi dinlendiriyor hem de yaratıcılığımı artırıyor. Bu aktiviteler sayesinde, iş ve yaşam arasında denge kurarak her iki alanda da verimli ve mutlu olmayı başarıyorum.