Türkiye'nin Mühendis Kadınları: Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı

BEE’O Propolis Genel Müdürü Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, mühendis olmanın hayatına kattıklarını anlatıyor ve mühendis olmak isteyen genç kadınlara öneriler veriyor.

Mühendislik okumaya nasıl karar verdiniz?

Mühendislik kariyerine olan ilgim, matematik ve fen bilimlerine duyduğum merakla birleştiği için oldukça doğal bir şekilde ortaya çıktı. Eleştirel düşünme becerilerimi geliştirmek ve karmaşık problemleri çözmek için en uygun alanın mühendislik olduğunu düşündüm. Gıda mühendisliği alanını tercih etmemde ise insanların sağlıklı ve güvenli gıdalara erişimi konusundaki hissettiğim sorumluluk etkili oldu. Hem bilimsel hem de teknik becerilerimi kullanabileceğim bir alanda çalışma fırsatı sunduğu için gıda mühendisliği okumaya karar verdim.

Mühendislik size hayatınızın hangi noktalarında ve nasıl faydalı oluyor?

Mühendislik, hayatımın birçok noktasında benim için son derece faydalı olmuştur. Öncelikle, mühendislik bana analitik düşünme ve problem çözme becerileri kazandırdı. Karmaşık problemleri çözmek için sistemli bir yaklaşım geliştirmeyi öğrendim ve bu becerileri günlük yaşamımda da kullanıyorum. Sorunlarla karşılaştığımda, mantıklı bir şekilde düşünüp çözüm yolları bulma konusunda yetkinlik kazandım.

Gıda mühendisliği alanındaki uzmanlığımın en büyük faydasını, oğlumda yaşadığımız bir bağışıklık sorunuyla mücadelemde gördüm. Mühendis kimliğimle analitik düşünme ve problem çözme yeteneğimi, yaşadığım bu içsel problemde de kullanarak çözüme ulaşmayı başardım ve bu ilerleyen süreçte beni güçlü bir kadın girişimci haline getirdi…

Bu hikâyeyi kısaca anlatmak gerekirse; ilk olarak oğlumun bağışıklık sorununa çare aradığım dönemde propolis ve arı sütü ile tanıştım. Oğlum 11 aylıktan itibaren 2 ayda bir yüksek derecede ateşleniyordu ve sürekli antibiyotik vermek zorunda kalıyorduk. 5 yaşına geldiğinde antibiyotiklerden dolayı çok kötü bir alerji gelişti ve tedavisi de yoktu. Doktor çocuğumun bağışıklığının aşırı düşük olduğunu belirtti. Bunun üzerine, bilimsel çalışmaları ve tıbbi yayınları araştırmaya başladım. Propolis ve arı sütünün dünyanın her yerinde bağışıklığı doğal yollarla güçlendirmek için kullanıldığını, sık tekrarlayan enfeksiyonlara karşı kullanıldığını gördüm.

Ancak Türkiye’de üretilmediğini ve Çin’den geldiğini öğrenince öncelikle oğlum için kendim üretmeye karar verdim. 6 ay kendi ürettiğim propolis özütü ve arı sütünü kullandıktan sonra oğlumda ne ateş ne alerji kalmıştı ve bağışıklığı da artmıştı. Bu şifayı görünce tüm annelere ulaştırma hayaliyle yola çıktım. Türkiye’de daha önce üretilmeyen propolisi yine Türkiye’de ilk kez “Sözleşmeli Arıcılık” modeli ile üretmek ve proses yöntemini geliştirerek insan tüketimine uygun hale getirmek için sevgili eşim Ziraat Yüksek Mühendisi Taylan Samancı ve değerli hocam Prof. Dr. Dilek Boyacıoğlu ile birlikte 2013 yılında Ar-Ge projesiyle firmamızı İstanbul Teknik Üniversitesi ARI Teknokent’te kurduk.

10.500 metrekarelik tesisimiz, 200’ün üzerinde çalışanımız, 5000 sözleşmeli arıcımız ve 550.000 arı kovanımız ile Türkiye’nin en büyük propolis, arı sütü, polen, arı ekmeği ve ham bal üreticisiyiz. Ulusal ve uluslararası alanda 70’i aşkın ödüle layık görüldük. Şu anda yurt içinde BEE’O ve BEE’O UP, yurt dışında da BEE&YOU markamızla propolis, arı sütü, ham bal, arı ekmeği, polen ve arı zehri içeren 100’ü aşkın takviye edici gıda ve cilt bakım ürünlerini kovandan sofraya prensibiyle, besin içeriği ve biyolojik aktivitesi korunarak her geçen gün büyüyen bir aşkla tüketicilere sunmaya devam ediyoruz. %100 doğal, katma değerli sprey, tablet, damla, karışım, şurup ve kozmetik formundaki ürünlerimizi Türkiye’de BEE’O markası ile e-ticaret sitesi www.beeo.com.tr üzerinden ve 5000 perakende satış noktasında, BEE’O UP markası ile 35.000 eczanede, Amerika’da ise e-ticaret sitesi www.beeandyou.com üzerinden; ayrıca Amazon, CVS, Wallmart, E-bay’de ve 3500 perakende satış noktasında satışa sunuyoruz. Tüm bunlarla birlikte, Amerika, Kore, Almanya, Belçika, Hollanda, İsveç, İngiltere, Avusturya, Katar, Fransa, Dubai, Kıbrıs ve Suudi Arabistan dahil olmak üzere 32 farklı ülkeye ürünlerini ihraç ederek, Anadolu propolisini bir dünya markası yapma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz.

Mühendislik diye bir alan olmasaydı, işte o zaman da insanların hayatına dokunabileceğim, insan sağlığına faydalı olabileceğim bir meslek grubunda yer almak isterdim.

Mühendislik okumayı düşünen genç kadınlara neler önerirsiniz?

Mühendislik çok geniş bir alandır, farklı mühendislik disiplinlerini araştırın. Hangi alanda çalışmak istediğinizi belirleyin. Alanınıza karar verdikten sonra, ilgili alandaki başarılı mühendislerin çalışmalarını inceleyerek ilham alabilir, mühendislik alanındaki yenilikleri takip edebilirsiniz. Her alanda olduğu gibi mühendislik alanında da başarılı olmak için etkili bir ağa sahip olmak önemlidir. Mühendis adayı öğrenciler olarak, üniversitede veya çeşitli mühendislik etkinliklerinde diğer öğrencilerle, profesyonellerle ve akademisyenlerle bağlantı kurun. Son olarak, meslek alanınızla ilgili mühendislik dernekleri veya kulüplerine katılarak iletişim halinde olmanızı tavsiye edebilirim.

{157835}

Mühendis olmasaydınız ne olmak isterdiniz?

İyi ki mühendisim… Bugün yeniden tercih edecek olsam, yine gıda mühendisliği bölümünü tercih ederdim. Ancak mühendislik diye bir alan olmasaydı, işte o zaman da insanların hayatına dokunabileceğim, insan sağlığına faydalı olabileceğim bir meslek grubunda yer almak isterdim.