Zor Zamanlarda Liderlik: Zeynep Selgur
Yazı Boyutu:
Doğal afetler, ekonomik sorunlar, iklim krizi gibi iş dünyasını derinden etkileyen zamanlarda güçlü bir lider olmanın püf noktalarını, Sportive’in CEO’su Zeynep Selgur anlatıyor.
Zor dönemlerde bir lider olarak ilk önceliğin ne oluyor? Bu kaos ortamlarının her birinin farklı zorlukları oluyor, kontrolü ele almak için senin yol haritan nedir?
Benim için öncelik etkileme gücünden ziyade “yönetme becerisi”. Geleneksel çalışma uygulamalarının değişmeye başladığı günümüzde çoğu zaman aynı mekânda, aynı zaman diliminde olmayan insanları ortak bir amaç için buluşturabilmek için yönetim becerilerinin çok gelişmiş olması gerekiyor.
Benim yol haritam tekonolojiye daha fazla odaklanmak, her konudaki gelişmeleri çok sıkı takip etmek, anlık geri bildirim. Zor zamanlar gerçek liderlerin parlama zamanları oluyor…
Zor dönemlerde; finans, satış, pazarlama ve iç ve dış iletişim ve İK konularını nasıl yönetmek gerekiyor?
Her bir departmanın dinamikleri, tehditleri birbirinden bambaşka… Bu sebeple hepsi için hızlı olmak, bilgiye erişebilmek. Önyargılardan arınmış özgür bir zihinle duymak – dinlemek – ezberleri bozabilmek ve esneyebilmek – empati yapabilmek. Hem orkestra şefi olmak hem de ekiple omuz omuza durmak.
Benim yol haritam teknolojiye daha fazla odaklanmak, her konudaki gelişmeleri çok sıkı takip etmek, anlık geri bildirim almak.
Zor dönemlerde asla yapılmaması gereken yönetimsel ve liderlik hataları neler?
Gündemi geç algılamak, konfor alanını bozmamak yani ezberci olmak…
{129334}
Ekonomik ve iklim krizleri, göçler ve doğal afetler artık iş dünyasının günlük bir parçası. Zor zamanlarda yöneticilik yetilerini geliştirmek önerilerin neler? Bu konuda örnek aldığın kişileri, faydalandığın kitap ve podcast’leri bizimle paylaşır mısın?
Çok okumak, çok dinlemek… Gerçek anlamda sürekli öğrenmek.
Rol model olan, ilham veren gerçek hayat hikâyelerini okumak, dinlemek, seyretmek bana her zaman çok iyi gelir. Sevgili arkadaşlarım Şelale Kadak’ın ve Elif Ergu Demiral’ın YouTube programlarını kaçırmamaya gayret ediyorum.
Podcast’lerin çok sıkı bir takipçisi olmasam da hemen aklıma gelen Nilay Örnek’in “Nasıl Olunur?” serisindeki başarı hikâyeleri, spor dünyası için Socrates dergisinin podcast serileri… İşe gidip gelirken Açık Radyo. Algoritmalar sayesinde zaten sosyal medyada karşıma hep ilgi alanlarım içinde kalan konular düşüyor. İsmini bilmediğin, çok az takipçisi olan bir gençten bile faydalanacağın, üzerine düşünebileceğin bir bilgiye erişebiliyorsun.
