İş Dünyasında Sürdürülebilirlik Anlayışı: Güntulu Peker, sahibinden.com
Yazı Boyutu:
Farklı sektörlerden isimlerle sürdürülebilirlik yaklaşımlarını konuşuyoruz. Etki odaklı iş modellerinden paydaş seçiminde dikkat edilmesi gerekenlere kadar iş hayatındaki sürdürülebilirlik anlayışını sahibinden.com’un İş Destek’ten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Güntulu Peker anlatıyor.
Kurumunuz için sürdürülebilirlik ne anlama geliyor, sürdürülebilirlik yaklaşımınızın temelinde hangi hedefler var?
Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak, kısıtlı kaynaklarımızı sorumlu ve en tasarruflu şekilde kullanmak sürdürülebilirlik yaklaşımımızın temelini oluşturuyor. Biz de bu noktada sahibinden.com olarak, ikinci el alışverişin sürdürülebilirlik kavramına sunacağı katkıları somutlaştırıp toplumsal bilinci yükseltmek amacıyla 2021 yılından bu yana “İkinci Elin Sürdürülebilirliğe Katkısı Raporu”muzu yayınlamaya başladık. Sunduğu teknoloji ve kolaylık sayesinde evlerde, işyerlerinde bulunan ikinci el ürünlerin tekrar kullanıma kazandırılmasıyla atık oluşumunun önüne geçerek sadece eşyanın değil, doğal kaynaklarımızın da korunmasına destek olduk ve “İkinci Elin Sürdürülebilirliğe Katkısı” raporuyla doğaya sağladığımız bu katkıyı yansıttık.
Bununla birlikte çeşitlilik ve kapsayıcılıktan beslenen, fırsat eşitliğine dayanan bir çalışma kültürü ortaya koyarak, çalışanlarımızla birlikte ve onların refahını destekleyen bir kurumsal performans hedefiyle çalışmaya devam ediyoruz.
Etkili sürdürülebilirlik çalışması yapmak için doğru paydaş seçimi çok kritik. Paydaşlarınızı belirlerken nelere dikkat ediyorsunuz?
Bugün sürdürülebilir kalkınma için doğru ve etkili paydaş seçimi yapmak şirketler açısından kaçınılmaz bir gereklilik… Bu çerçevede, sürdürülebilirlik sorunlarının aşılması ya da daha iyi bir geleceğin inşası adına, kurumun iç işleyişi ve mekanizmaları kadar paydaşlarla ilişkilerini de gözden geçirmesi gerekiyor. Paydaşlarımızın bizimle birlikte üzerinde uzlaşılmış eylem planlarını oluşturabilmesi ve dünyamızı bizim bakış açımız ve değerlerimizle görebilmesine imkân tanıyacak açık iletişim yaklaşımını benimsemesini önceliğimiz olarak görüyoruz. Ayrıca her bir paydaşımızın günlük işleyiş üzerindeki etkisi, paydaşlar arası etkileşimin değeri gibi konular, paydaş seçimi yaparken üzerinde durduğumuz öncelikli unsurlar arasında yer alıyor.
İş dünyasında etki odaklı iş modellerine geçişi görüyoruz. Bu konuda sizi en çok hangi konular heyecanlandırıyor?
Son yıllarda tüketicilerin ürün-hizmet tercihlerinde giderek daha fazla toplumsal değerleri önceliklendirmeye başlamaları ve bu yönde taleplerini artırmasıyla pek çok şirket artık sürdürülebilirlik ve sosyal etki kavramlarını daha sıkı bir şekilde ele almaya başladı. Şirketler kendi misyonlarını bu kavramlar çerçevesinde yeniden düzenlerken aynı zamanda çalışanlarının, iş arayanların da sürdürülebilirliğe ve sosyal etkiye öncelik verdiğini keşfediyor. Artık çalışanlar yenilikçi ve başarılı olmalarının yanında, aynı zamanda dünya ve toplum üzerinde olumlu bir etki yaratmayı amaçlayan işverenler arıyorlar.
Bu sayede bizim mesleğimiz de yeniden şekilleniyor. Kurum kültürümüzü çeşitlilik ve kapsayıcılık ilkeleri doğrultusunda her geçen gün besliyor, sürdürülebilir uygulamalarla hem çalışanlarımız hem de bizlerle çalışmak isteyen yeni yetenekler için pekiştiriyoruz. Sosyal etki odaklı iş modeli sayesinde sıcak ve üretken bir iş yeri kültürü yaratarak kuruma bağlılığı artırdığımıza inanıyoruz.
Faaliyet alanımız açısından bakarsak da, sahibinden.com kurulduğu günden bugüne, ikinci elin ekonomiye yeniden kazandırılmasına ve de insanların hayallerine daha kolay ve güvenle ulaşabilmesine dayalı bir iş modeline sahip. O nedenle işimizin DNA’sında sürdürülebilirlik ve sosyal etki hep vardı ve var olmaya devam edecek. Bu anlamda sahibinden.com çatısı altında ilkleri hayata geçirebilmek beni her zaman heyecanlandırıyor.
{150410}
Sürdürülebilirlik geniş bir alan ve sürekli güncel gelişmeler oluyor. Hem değişimi takip etmek hem de beslenmek için kitap, film, kişi, kurum önerilerinizi alabilir miyiz?
İklim krizi konusunda pek çok içeriğe sahip Yeni İnsan yayınlarının özellikle ‘’sürdürülebilirlik’’ hakkındaki kitaplarını inceliyor ve takip ediyorum. Kurumsal anlamda beslenmek için kurumların sürdürülebilirlik çalışmalarına ve dönüşümüne ışık tutacak bir kaynak olan İzel Levi Coşkun’un “Süreklilikten Sürdürebilirliğe” kitabı benim için ilham verici bir içeriğe sahip. Gezegenimiz için yaptığımız hataların telafisi anlamında bizlere, hâlâ fırsat varken dengeyi yeniden sağlamanın ve dönüşümü başlatmanın tam zamanı olduğunu hatırlatan değerli bir yayın.
Ayrıca sürdürülebilir markaların ve dönüşüm liderlerinin katılımıyla ilham veren başarılı uygulamaların ve son gelişmelerin izlendiği platform olan “Sustainable Brands” ve “Brands For Goods” hareketini de yakından takip ediyorum.
Siz bireysel olarak hayatınıza sürdürülebilirliği nasıl dahil ediyorsunuz?
Son dönemde bireysel anlamda kendi karbon ayak izimi en aza indirebilmek için kendime “Alışveriş yaparken bu gerçekten gerekli mi?” sorusunu daha sık sormaya başladım. Sürdürülebilir ve yeniden kullanılabilir malzemelere öncelik veriyorum. Enerji tüketimine dikkat ediyor, gereksiz ışıkları kapatıp, tasarruflu ampulleri kullanmaya özen gösteriyorum. Kullandığım araç elektrikli olmakla birlikte, bir yerden bir yere giderken mümkünse yürümeyi tercih ediyorum. Plastik yerine cam ve muadillerini tercih ediyorum. Yanımda genellikle bez çanta bulunduruyorum. Şanslı bir lokasyonda yaşıyorum, çöplerimi ayrıştırarak yerel yönetimin de özel çabasıyla geri dönüşüme katkı sağlıyorum.