Zor Zamanlarda Liderlik: Cenk Akıncılar

Doğal afetler, ekonomik sorunlar, iklim krizi gibi iş dünyasını derinden etkileyen zamanlarda güçlü bir lider olmanın püf noktalarını, QNB Finansbank İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı Cenk Akıncılar anlatıyor.

Zor dönemlerde bir lider olarak ilk önceliğiniz ne oluyor? Bu kaos ortamlarının her birinin farklı zorlukları oluyor, kontrolü ele almak için sizin yol haritanız ne oluyor?

Öncelikle Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen ve çevre illeri etkileyen depremler nedeniyle çok üzgünüz. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralananlara acil şifalar diliyoruz. Ülkemize geçmiş olsun.

Bu zor dönemde ilk önceliğimiz güvenilir bilgi ve güçlü bir iletişim ağı kurmak oldu. Bölgede çalışan finansçılarımızın sağlık durumlarına dair bilgileri aldıktan sonra sahada insani yardım sağlamaya çalıştık. İhtiyaç listeleri belirledik. Bu dönemde şefkat ve empatinin gücünden yararlanmak yaraları hep beraber sarmak oldukça önemli olduğunu düşünüyoruz. Depremde evleri zarar gören çalışanlarımız ile çalışanların ailelerini ve yakınlarını güvenli illere, otellere yerleştirdik. Hâlâ ihtiyaç takibini yakinen yapıyoruz. Maddi ve her türlü acil- ilk yardımları yaptık yapmaya da devam edeceğiz. Önceliğimiz her zaman olduğu gibi sağlık. Yol haritamız her zaman olduğu gibi hizmetkar liderlik, güven vermek ve çözüm üretmek.

Bir yönetici olarak seçimlerimiz durumları etkiliyor. Panik, kaygı ve korku gibi duygularımızı bir yana bırakıp büyük resme bakmamız gerektiğine inanıyorum.

Zor dönemlerde; finans, satış, pazarlama ve iç ve dış iletişim ve İK konularını nasıl yönetmek gerekiyor?

Tüm kriz yönetim ekibimiz ve ilgili bölge finansçılarımız, yöneticilerimiz ve gönüllü finansçılarımız ile yaraları sarmak için çabalıyoruz. Önemli bir alan da danışmanlık desteği. Çok kolay geçmesi beklenmeyen ama zamanla yaraların sarılacağı bir süreç. Tüm finansçılarımız ve aileleri ile iletişimdeyiz. Tüm yönetim olarak bölgeyi sürekli ziyaret ediyoruz. Öncelikle depremden direkt etkilenen bölgeler olmak üzere çalışanlarımızın ev, eşya hasar durumu, nelere ihtiyaçları olduğu ve en önemlisi çalışma hayatlarına nerede hangi il, şube ve lokasyonlarımızda devam edeceklerini sormaya başladık. Güven vermek ve ait olmak, bunu hissettirmek çok önemli. Bu amaçla çalışıyoruz. Çalışanlarımız ile temaslarımızda da bu netliğin iyi geleceğini de görmüş durumdayız. Kişi bazlı neye ihtiyaç varsa karşılamayı hedefliyoruz. İç iletişime ve bilgilendirmeye de önem verdik. Kesintisiz iletişim ve çalışanlarımızın ihtiyaçlarını takip etmek, finansçılarımızın bölgeye iletilmek üzere gönderdiği malzemeleri gönüllü ekip çalışması ile hızla ulaştırmak, güven vermek, samimiyet, danışman desteğini hızla başlatmak, aileleri ve sevdikleri dahil otele güvenli ortama transfer etmek, birlikte çalıştığımız paydaşlarımız, müşterilerimiz, son 3-4 yıl önce deprem bölgesinde görev yapan ve ayrılan dahil eski çalışanlarımızın ve ailelerinin de durumlularını takip etmek bizim için en kritik önlemler oldu.

Bundan sonraki süreçte de çalışanlarımızın tüm ihtiyaçlarını karşılamak için sürekli iletişimde olmaya devam edeceğiz.

Zor dönemlerde asla yapılmaması gereken yönetimsel ve liderlik hataları neler?

Bu gibi durumlarda her zaman soğukkanlılığımızı korumamız ve hızlı karar almak, planlanan adımları ve gelişen ihtiyaçlara dönük karar adımlarını hızla uygulamak gerektiğini düşünüyorum. Bir yönetici olarak seçimlerimiz durumları etkiliyor. Panik, kaygı ve korku gibi duygularımızı bir yana bırakıp büyük resme bakmamız gerektiğine inanıyorum. “Bu duruma karşı yapılması gereken ne olabilir?” diye düşünerek konuya çözüm odaklı yaklaşıp, tüm ilgili ekiplerimizle beraber çözmeye çalışıyorum.

{128575}

Ekonomik ve iklim krizleri, göçler ve doğal afetler artık iş dünyasının günlük bir parçası. Zor zamanlarda yöneticilik yetilerini geliştirmek önerilerin neler? Bu konuda örnek aldığın kişileri, faydalandığın kitap ve podcast’leri bizimle paylaşır mısın?

Doğal afetler, toplumsal olaylar hayatımızın bir parçası. Bundan sonrası için de hayata geçirmeyi planladığımız birçok aksiyonumuz var.

Deprem sonrasında finansçılarımız ve yakınlarının tüm ihtiyaçları için destek olmak amacıyla QNBeyond tarafından hazırlanan ihtiyaçların sistem aracılığı ile daha kolay bir şekilde alınması ve karşılanması için “QNB Care” uygulamasını hayata geçirdik. Bunun yanı sıra banka üst yönetimi olmak üzere finansçılardan da gelen talep üzerine adını ‘Finak’ olarak koyduğumuz bir arama kurtarma timi kuracağız. Bu depremde edindiğimiz tecrübelerden ve çıkardığımız derslerden de faydalanarak daha verimli organizasyon, etkili iletişim yolları, hazırlıklar planlayıp uygulamaya alacağız. Senaryolarımızı geliştireceğiz.

Yaşadığımız bu deprem felaketi sonrası banka içerisinde zihinsel ve duygusal esnekliğimize katkı sağlamak amacıyla, zor dönemlerde anlam, sorumluluk ve öz şefkat konusuyla Gözde Berber Özbalaban ile deprem sonrası psikolojik ilk yardım konusu ile Emrah Yolaç ve Beyhan Budak ile seminerler düzenledik, düzenlemeye devam edeceğiz.

Her zaman önemli ama bu dönem özellikle okunmasını istediğim kitapları paylaşmak isterim; Atlet Zihninde Yaşamak – Gözde Berber Özbalan, Liderliğin Kalbinde – Jashua Freedman (Erdem Ercan), İnsanın Anlam Arayışı – Viktor E.Frankl.

Prof. Dr. Acar Baltaş’ın yayınlarını bu dönem özellikle daha çok dinledim.