Barselona'nın En İyi Mekanları
Yazı Boyutu:
Katalan ve İspanyol mutfağına doyacağınız bir yolculuk için kalabalık Barselona yemek sahnesinden en iyileri sizler için derledik.
Akdeniz’e açılan uzun kumsalı, hareketli hayatı, dinamik yapısı, Gaudi ve birçok ünlü mimarın sanat eseri neo-gotik yapıları, müzeleri, sanat kokan sokakları, küçük keyifli kafeleri ve sıcakkanlı insanlarıyla, insana her zaman huzur veren Barselona’ya gidiyoruz. İçinizi ısıtacak güneşli havası ve kendine özel atmosferi ile dünyanın her yerinden kalabalıkları kendine çeken bu şehirde sokaklarda kaybolmak, yeni yerler keşfetmek, şehrin kültürüne doymak ruha bir ilaç gibi. Her zaman misafirlerini güler yüzle karşılayan bu şehirde en iyi yeme içme mekânlarını sizler için derledik.
Barselona’nın En İyi Tapas Barları
Denassus
Pablo Sen bölgesinde, oldukça kalabalık bir sokağın üstünde, şarap tanrısı Diyonisos’un heykeliyle sizi minik bir şarapçı karşılıyor. Denassus genç kalabalığıyla tapas tercih eden lokallerin olduğu kadar natural şarap severlerin de listesinde. Vegan, biyodinamik, vintage, beyaz, kırmızı, gazlı ve daha birçok şarap seçeneğiyle herkese hitap ediyor. Genellikle Katalonya bölgesinin şaraplarını sunarken yemekler de bundan geri kalmıyor. Oldukça lezzetli, taze ve lokal malzemelerle hazırlanmış tabakları menüde eşleştirildikleri şaraplar ile birlikte sipariş edebilirsiniz. Pekin ördekli kroket ve ızgara beyaz kuşkonmaz denemeniz gerekenler arasında.
El Quim de la Boqueria
Taze ve özenle seçilmiş malzemelerle hazırlanan bir tabağın tadını çıkarmak için Avrupa’nın ironik pazarları La Boqueria’dan başka nereye gidilebilir? Bu ünlü pazarın ortasında, yüksek sandalyelerde oturup, Şef Yuri Marquez tarafından, mevsimsel ürünlerle hazırlanmış rengarenk tabaklar, pazarın ambiyansı tamamlıyor. Deniz mahsüllerinin yoğunlukta olduğu menüden kızarmış karides ve ceviche söylemeyi unutmayın.
Bar Ramón
1939’da Ramón Estella’nın açtığı Bar Ramón açıldığı günden beri Barcelona lokallerinin favorileri arasında. Oldukça hızlı değişen günümüz dünyasında zamana karşı koyabilen bu mekân, aile tarafından yönetiliyor. Nesilden nesile aktarılan tariflerle klasik tapas tabakları sunan bu mekân samimiyeti ve sıcaklığıyla misafirlerini oraya ait hissettiriyor. İmza tabakları ve günlük değişen spesyalleri paylaşmaya uygun şekillendirilmiştir.
Bar Canete
Her Barselona yeme içme rehberinin vazgeçilmezi Bar Canete popülerliğine rağmen kalitesini hiç bozmamış mekânlardan biri. Her ne kadar turistlerin uğrak bir yeri olsa da hâlâ akşam 10’dan sonra Barselonalılar da birbirinden lezzetli tapasların tadını çıkarmaya geliyor. Taze ançuez, kızarmış enginar ve jambona sarılmış deniz tarağıyla başlayan ziyafeti Baston Cubano de Chocolate ile sonlandırmayı unutmayın.
Teòric Taverna Gastronòmica
Barselona’nın en trend yeme içme yerlerinin konumlandığı Passeig Sant Joan’da, şehrin ünlü işletmecileri Teo Rubin ve Driol Casals tarafından işletilen Teòric, geleneksel tapas bar anlayışını gastronomik bir maceraya çeviriyor. Yerel üreticilerden tedarik edilen organik malzemelerle, özenle hazırlanmış mevsime göre değişkenlik gösteren menüsü misafirlerine birinci sınıf tapas tabakları sunuyor. Sunumlarındaki sade ve modern yaklaşım, lezzetin ön plana çıkmasını sağlıyor. Mürekkep balıklı pilavını sipariş etmeden geçmeyin.
Ten’s
Jordi Cruz’un şefliğinde, geleneksel Katalan mutfağına modern bir yaklaşımla hazırlanan geniş menüsüyle Ten’s şık, zarif ve dinamik bir restoran. Bistro tarzı tasarlanan iç mekân, geniş alana yayılmanın verdiği ferahlığı ve sade dekorasyon öğeleri ile misafirlerini ağırlıyor ve dikkati tabaklarında topluyor. A la carte menüsünden paylaşımlık söyleyebileceklerinizin yanı sıra tadım menüsünü de deneyebilirsiniz.
{774869}
Barselona’nın En İyi Restoranları
Mr. Porter
Barselona’nın en popüler restoranlarından Mr. Porter, Sir Victor Hotel’in içinde hizmet veriyor. Barselona’nın en iyi restoranlarından olan restoran kendini ikilemler arasındaki savaş olarak tanıtıyor.Hem özel hem lokal, hem centilmen hem aklınızı başınızdan alacak bir aşık, ekstravagan olduğu kadar alçak gönüllü. Şık dekorasyonu, iddialı mottosu dışında menüsüyle et severlerin favorisi. Japonya’nın gastronomi dünyasına en büyük katkılarından Wagyu’yu deneyebileceğiniz gibi közde pişen sebzelerin, sade ama etkileyici lezzetinin de tadını çıkarabilirsiniz.
Dos Palillos
Şef Albert Ravrich’in Michelin yıldızlı restoranı Dos Palilos, Uzak Doğu malzemelerini İspanyol ve Katalan mutfağının pişirme teknikleriyle birleştiriyor. Tapas kültürünün getirdiği karmaşıklık içindeki sadelik merkezinde geliştirilen menü, Japon, Çin ve Güney Doğu Asya mutfağının izlerini taşıyor. Bir tepenyakinin etrafını saran barda, az sayıda misafire yüksek kalitede servis ve eşsiz lezzetler sunmayı hedefliyorlar. Samimi havasını da buna borçlu.
Disfrutar
Disfrutar, Türkçede “keyif almak” anlamına geliyor. Ve bu restoran bir akşam yemeğini gerçek bir keyfe dönüştürüyor. Ağızda farklı farklı bir sürü tat bırakan, farklı notaların mükemmel bir uyumunu yakalayan tabaklar, görselleriyle de akıllara kazınıyor. Oyuncu sunumlarıyla gördüğünüz ve tattığınız birbirinden farklı oluyor. Renklerin ve tatların dansı bu akşam yemeğini bir performansa çeviriyor. Restoranın servis verdiği ferah alan eğlenceli dekorasyon öğeleriyle alışılmadık sunumlara ayak uyduruyor.
Not: Tabağınızdan dumanlar, ateşler çıkarsa şaşırmayın.
Enigma
Öğlen menüsü ve akşam üstü kokteyl saati olarak hizmet veren Enigma, Şef Alber Adria’nın yönetiminde çalışıyor. Kokteyl saatini “eğlenceli yemek” olarak adlandırıyorlar. Kokteyller, atıştımalıklar ve müzik müşterilere servis ediliyor. Enigma gizemi ise rezervasyon ile başlıyor. Rezervasyon sonrası akşama özel yollanan kod ile mekâana giriş yapılıyor. Deneyimsel mutfaktan çıkanların içeriğini de ancak yemek bittikten sonra öğrenebiliyorsunuz. Yemekler duman şelaleleri akan tabaklardan, bulutlar içine yerleştirilmiş tadımlıklara bir sürü farklı sunumla önünüze konuyor. Mekânın dekorasyonu da bu enigmayı sürdürüyor. Farklı odalardan oluşan mekân oldukça füturistik bir dekorasyona sahip. Bu yenilikçi ve yaratıcı deneyimin bir parçası olmak istiyorsanız önceden rezervasyon yapmayı unutmayın.
Cinc Sentits
Cinc Sentits, Katalan mutfağının modern versiyonunun en iyi temsilcilerinden. Oldukça alçak gönüllü bu restoran Şef Jordi Artal tarafından yönetiliyor. Mutfakta ise yardımcıları annesi ve kardeşi. Michelin yıldızlı bir restoran olmasına karşın hâlâ aile işletmesi olmanın samimiyetini taşıyor ve misafirlerine kendilerini ev sıcaklığında hissettiriyor. Mevsimsel olarak yenilenen tadım menüsü özenle hazırlanan tabaklardan oluşuyor. Her tabakta ağzınızdaki lezzet şöleni değişiyor. Tadım menüsüne özel eşleştirilmiş Katalan ve İspanyol şarapları da yemeğinizi tamamlayacak.
{774464}
Berbena
Barselona’nın lüks ve şık caddesi Avenida Diagonal üzerinde yer alan Berbena, mütevazı görüntüsüyle lokal kalabalığı kendine çekmeyi başarıyor. Mekânın favorisi ise ekşi mayalı taze ekmekleri. Yumuşacık, içi sulu, dışı çıtır tortillası ise İspanya’nın en iyisi olmaya aday. Tahta masaları ve renkli sunumlarıyla misafirlerini dinlendiren ve onlara enerji veren bu restoranda saatleriniz anlamadan geçecek.
Pez Vela
İspanyol mutfağı denince akla ilk gelecek şeylerden biridir Paella. Bunu da Barselona’nın sahil kenarında, bir taraftan denizi bir taraftan da şehri izleyebileceğiniz bir konumdan daha otantik nerede yiyebilirsiniz? Deniz mahsullü paella seçenekleri ve salatalar üzerine yoğunlaşmış menüsü ile Pez Vela hem lokaller hem de turistlerden tam not almayı başarıyor. Taze malzemeler ve yüksek kaliteyle hazırlanmış sade, orijinal tarifler sunulan bu restoran öğle saatlerinden gece yarısına kadar hizmet veriyor. Ahşap ağırlıklı eklektik dekorasyonu deniz ve arkasında yükselen şehir manzarasıyla tamamlanıyor. 2-3 kişi paylaşmak için kocaman bir karidesli paella ve eşlik edecek tapaslar sipariş edip saatlerce Barselona’nın tadını çıkarmak için adresiniz Pez Vela.
Boca Grande
Boca Grande’yi kelimelerle anlatmak istersek, kalabalık sohbetler, donatılmış masalar, lüks bir dekorasyon, şık misafirler, danslar ve müzik diyebiliriz. “Savoir vivre” yani “yaşamayı bilmek” mottoları. Lazaro Rosa-Violan tarafından dört farklı alan olarak tasarlanmış; mermer ve altın öğelerle tamamlanmış zengin bir dekorasyon anlayışına sahip yemek salonu, aynı şekilde tasarlanmış, büyük aynalı barıyla bar ve lounge odası, tahta ağırlıklı rahat tasarımıyla balkon ve terasta yer alan eklektik parçalarla tamamlanmış, sıcak atmosferiyle kokteyl bar. Hem lezzetli yemekler denemek isteyen hem de eğlenmek isteyen şehrin seçkin kalabalığının tercihi bu restoran. Deniz mahsulleri ve balık ağırlıklı menüsüyle hizmet veriyor. Menüdeki favorilerimiz ise somon taco, deniz mahsüllü spagetti ve et tartar. Ayrıca tatlılara göz atmayı unutmayın.
{775230}
Aleia
Gaudi’nin binaları, şık kafeleri ve lüks butikleri ile bildiğimiz Passeig de Gracia üzerinde, Casa Fuster Hotel’in içinde yer alan Aleia, yılın en popüler restoranları arasında. 2021 yılının sonlarında, açıldığı günden beri de bu popülerliğini koruyor. Arzak ve The Fat Duck gibi dünyanın en ünlü restoranlarında şeflik yapmış, kendi açtığı bir çok restoran ile sürekli Michelin yıldızı toplayan Arjantinli Şef Paulo Airaudo, 16 yıllık deneyimleri sonunda kurduğu Aleia’yı sonunda kavuştuğu evi olarak adlandırıyor. Ortağı ise Fransız mutfağında profesyonelleşmiş, Alma, Azurmerdi gibi Michelin yıldızlı bir çok mutfakta çalışmış genç Şef Rafa de Bedoya. Deneyimli ve başarısı ispatlanmış şefler, tekniklerini taze, mevsime uygun, kaliteli malzemelerle birleştiriyor ve malzemeleri ön plana çıkarcak bir tadım menüsü hazırlıyor. İnce işçilikle hazırlanan tabaklar ve ağızda bıraktıkları lezzet şöleninin yanı sıra tasarımı da misafirlerden tam puan alıyor. Yüksek tavanlı, kemerli odalarında, beyaz tonlarında ferah dekorasyonu sadeliğin getirdiği şıklıkla yemeklerin büyüsüne izin veriyor.
Tamae Bar
Dünya’nın en iyi restoranları arasında kabul edilen El Bulli’nin eski iki şefi Albert Raurich ve Eugeni de Diego’dan yeni bir deneyim daha; korona ile artan paket servis hizmetine bir fine dininig deneyimi. Barselona yemek sahnesinde hayranları gittikçe artan Japon mutfağının en iddialı ve inovatif örneklerinden Tamae Bar, restoranın içinde sadece sekiz misafire servis veriyor. Taze nigiri seçenekleri, mango chutney ve etli bun, yakisoba iberico, yuzulu somon tataki denemeniz gerekenlerden.
Gala
2021’de açıldığından beri Barselona’nın “it” mekânı Gala, şehrin özgür ruhu, sürrealizm etkileri, ışığı ve karanlığından besleniyor. Bir eğlence parkına giriyormuş gibi karşılayan girişi, Alice’in Harikalar Diyarı’nı andıran sushi bar ve kokteyl barı, sürrealizm etkisinde heykellerle tamamlanan bahçesi ve bodrum katındaki kabareyi andıran dekorasyonuyla kulüp odası akşam yemeği servisinin ardından canlı müzik ve lezzetli kokteyl seçenekleriyle sabah 3’e kadar dans pisti sizi bekliyor. Raw bardan tapanlara, ete ve kokteyllere geniş menüsünde herkese tap edicek tabaklar bulmak mümkün.
Bronzo Bar e Cucina
Born Market’a yakın eski bir balık fabrikasına kurulan Bronzo Bar, İspanya’da bir İtalyan molası. Mevsimlik değişen paylaşımlık yemeklerle dolu menüsü ile sıcak ve rahat havasıyla uzunca vakit geçirebileceğiniz bir ortam sağlıyor. Kuşkonmazlı risottosu, taş fırından çıkan “pizette”leri ve ev yapımı taze makarnaları hem karnınızı hem ruhunuzu doyuracak. Kuzey İtalya mutfağını Barselona’ya getiren Bronzo, kullandığı malzemelerin tazeliğini ve tadını öne çıkaracak tabaklar çıkarıyor. Ayrıca yol üstündeki masalarıyla da açık havanın tadını çıkarırken yoldan geçen Barselonalıların günlük hayat koşturmalarını gözlemleme şansı da tanıyor.
GoXo
Süperstar Şef David Munoz’un yenilikçi, yaratıcı ve deneyimsel mekânı GoXo, üç Michelin yıldızlı restoranı DriveXo’dan sonra Barselona yemek sahnesine yeni bir soluk getirdi. Asya esintili sokak yemeklerini abartılı sunumlarla, yüksek müzikle, hareketli ve çarpıcı tasarımıyla birleştiriyor. Hong Kong- Madrid tavuk dumpling’ler, sütlü, mısırlı udon ve Mumbai lazanya ve daha bir çok ağız sulandıran seçenekleriyle menü kesinlikle ilginizi çekecek.
Granja Petitbo
Sagrada Familia ve ya Arc de Triomphe’u gezerken acıktıysanız ve güzel bir ziyafete hazırsanız Granja Petitbo aradığınız yer. Yüksek tavanları, deri koltukları ve vintage masalarıyla rahat ve kucaklayıcı bir atmosfer sunuyor. Sabah 09:00’dan akşam 23:00’ a kadar gün boyu hizmet veren restoran, kahvaltı ve öğle yemekleri için ideal.
Yakumanka by Gaston Acurio
Belki de listenin en ilgi çekici mekânı Yakumanka. Modern Peru mutfağının babası sayılan Gaston Acurio’nın otantik tariflerle hazırladığı tabakları Avrupa’nın ortasında tadabilmek büyük bir şans. Acurio’nun amacı ise Peru mutfağının pişirme tekniğini Akdeniz’den gelen taze ürünlerle birleştirmek. Ve restoranını “denizin tadından gelen zevk” olarak anlatıyor. Cevicheleri ise başka yerde tadamayacağınız cinsten.
{774895}
Kahvaltı ve Brunch Mekânları
El Brunch del Majestic
Majestic Hotel’in kahvaltı ve brunch servisi, 2018’de Avrupa’nın en iyi otel kahvaltısı seçildi. Menüsünün danışmanlığını ise Şef Nandu Jubany yaptı. Kaliteli malzemelerle hazırlanmış Akdeniz mutfağından seçkiler sunan restoran pazarları Barselona brunchlarının favorisi oldu. Tarladan sofraya mantıcıyla tedarik edilen meyveler, yerel peynir ve şarküteri ürünleri, günlük çıkan taze fırın ürünleri, sıcak yemekler ve tatlı büfesiyle tam bir şölen.
La Papa
Geç saatlere kadar kahvaltı servisi sunan La Papa, Barselona’nın Instagram sever kahvaltı mekânlarından biri. Taş rengi, sakinleştirici ortamıyla güne başlamak için huzurlu bir ortam. Pancake, waffle, tortilla gibi klasik brunch lezzetlerinin sağlıklı versiyonlarını bulabileceğiniz kafe, zengin kahve seçenekleri de sunuyor.
The Federal Café
Eğer karnınız açsa ve büyük bir tabağa hazırsanız The Federal Cafe sizin yeriniz. Sakin ve ferahlatıcı havasıyla gün boyu oturup çalışmak isteyenlerin de tercihi. Çırpılmış yumurta tabakları, kahvaltı burgeri, yumuşak pancakeleri ve kocaman brunch tahtası güne başlarken modunuzu yükseltecek. Sabah menüsü için hazırlanmış kokteylleri ise atlamak istemezsiniz.
Hardware Société
Melbourne’de bir kahvaltıcıyla başlayan Avustralyalı çift, hayallerini Paris ve Barselona’ya taşıyor; ismi de Hardware Société oluyor. Karides Benedict, kocaman French Toastlar, ahududu soslu krep ağzınızı sulandıracak. Bloody Mary severlerdenseniz kaçırmamanızı öneririm.
Barselona’da Tatlı Önerisi: Granja Dulciena
Denemeden dönmemeniz gereken yerlerden biri de 1941’de kurulan, Barselona’nın en ünlü ve ironik çikolatacısı Granja Dulcinea. İsviçre usulü yapılmış yoğun sıcak çikolatası ve taze churros’larını kafede denerken evinize Barselona anılarınızı hatırlatması için paketli çikolatalarından götürebilirsiniz.
{774278}