Fairmont Quasar İstanbul’un Şefi Sedat Buğday’ın Restoran Önerileri
Yazı Boyutu:
Fairmont Quasar İstanbul’un leziz menülerinin arkasında bulunan Executive Şef Sedat Buğday, İstanbul’da vazgeçemediği lezzet duraklarını OGGUSTO için özel olarak yazdı.
Kendi restoranınızda misafir olsanız hangi yemekleri tercih edersiniz?
“Günümüzde çok az sebze opsiyonu buluyoruz, ben sebze çok seviyorum, dolayısı ile Türk restoranımız Aila’daki tüm mezeleri önerebilirim.”
Türk mutfağının lezzet mirasını kusursuz bir servis anlayışı ile birleştiren Aila, Türk mutfağının dört bir yanından çeşitli lezzetleri, yöresel malzemelerle ve mevsiminde hazırlayarak sunuyor. Fairmont Quasar İstanbul’un bahçe katında yer alan restaurant, Mısır Çarşısı’nın rengarenk baharatlarının bulunduğu Baharat Kütüphanesi’yle misafirlerine baharat alışverişi yapabilme imkanı da sağlıyor.
İstanbul’da vazgeçilmez lezzet duraklarınız nereleri?
“Kadiköy çarşısındaki Çiya. Otantik yemekleri seviyorum, doğal değişmemiş lezzetler ve bunları mevsimine göre Çiya’da buluyorum.”
Adı gibi yüksek dağ başlarını ve dağ çiçeklerini çağrıştıran Çiya, Kadıköy Balıkçılar Çarşısı’nda bir gün mutlaka uğrayacağınız bir mekandır. Türk mutfağı’nın en güzel yemeklerini salaş bir mekanda birleştiren restaurant, Kadıköy’ün ara sokaklarında misafirlerini en iyi şekilde ağırlıyor.
Romantik bir buluşma için tercihiniz neresi olur?
“İstanbul’da çok sayıda yer sayabiliriz ama Anadolu yakasındaki Lacivert uzun yıllardır en romantik bulduğum mekandır.”
Gün ortası, gün batımı ve özel günlerde; yüzyıllardır bolluğun ve bereketin simgesi olmuş Akdeniz Mutfağı’nın seçkin lezzetleri, İstanbul Boğazı’nın en romantik manzarasıyla Lacivert’te buluşuyor. 1999 yılından beri bir boğaz yalısında hizmet veren Lacivert, romantik buluşmaların vazgeçilmezleri arasındadır. Eşsiz atmosferiyle harika dakikalar geçirmenizi sağlayan restaurant, sizi boğazın maviliğiyle bütünleşmeye davet ediyor.
Conrad Hotel Bosphorus’un Şefi Alexis Atlamazoğlu’nun Restoran Önerileri
Keyifli bir kahve molası için nereye gidersiniz?
“Moc Nişantaşı, en iyi ve güzel bulduğum kahve mekanı.”
“Kahvenin üstünde gezinen kara bulutları dağıtmak için geldik.” diyen Moc, hem toptan satışı hem de nitelikli kahve sunumu konusunda oldukça başarılıdır. Moc’un en önemli özelliklerinden biri ise; dünyanın en özellikli ve hassasiyet gerektiren teknikleri ile kahveyi Avustralya usulü kavurması ve sunmasıdır. Moc’un keyifli ve sıcak ortamında kahve içmek, şehrin kargaşasına ufak bir mola vermek için doğru tercih.
Harika bir pazar kahvaltısı için aklınıza gelen yerler nereler?
“Cihangir’deki Van Kahvaltı Evi’ni, yine yöresel ve özgün tatları nedeniyle seviyorum.”
Van Kahvaltı Evi’nin ferah ve otantik havası, gören herkesin ilgisini çekiyor. Kahvaltıların oldukça doyurucu ve fiyatların çok makul olması sebebiyle özellikle hafta sonları yoğun bir talep görüyor. Bu yoğun talep içinde çok sıra beklemek de gözünüzü korkutmasın, mekanın sıra bekleyen müşterilerine çay hizmeti yapması ise daha girmeden servis kalitesini gözler önüne seriyor.
Yabancı bir misafiriniz gelse hangi Türk restoranında ağırlarsınız?
“Matbah’a götürebilirim, hem bulunduğu yer itibariylle İstanbul’u çok güzel simgeliyor hem de güzel yemekler sunuyorlar.”
Yüzyıllar boyunca Osmanlı’nın kalbi olan Sultanahmet’te, Osmanlı saraylarında servis edilen yemekleri tatmaktan keyifli ne olabilir ki! Bu keyfi yaşayabileceğiniz en güzel noktalardan biri olan Matbah; sizi yalnızca yemek yemeye değil, mutfak kültürünü tekrar keşfetmeye de davet ediyor. Bu benzersiz restaurant İstanbul’un buram buram tarih kokan semtinde, muhteşem atmosferi ve eşsiz yemekleriyle, yabancı bir misafirin İstanbul’u yakından tanıması için büyük fırsat.
Lezzetlerine karşı koyamadığınız pastane neresi?
“Laduree, gerçekten karşı konulmaz ve buna ragmen hep hafif…”
Fransa’da çok ünlü olan Laduree, makaronlarının güzelliğiyle biliniyor. Tatlılarının ağızda dağılışı ve tadı çok farklı olan pastanede, frank üzümlü ve vanilyalı makaronları ile çok tatlı dakikalar geçirebilmek mümkün.
Damak zevkiniz için en doğru lezzet kaçamağı neresi?
“Haseki’de Mis köfte çok iyi bir kaçamak adresi benim için.”
Tam bir esnaf lokantası olan Mis Köfte, Aksaray’ın ara sokaklarında bulunuyor. Köftesinin oldukça lezzetli ve fiyatların da gayet uygun olduğu mekan, İstanbul’un en iyi köftecileri arasında sayılıyor. Ayrıca, köftenin dışında piyazı ve kemal paşa tatlısı ise mutlaka denenmeli.
Canınız hamburger çektiğinde nereye gidersiniz?
2011 yılının Haziran ayında hayat bulan Virginia Angus, kısa sürede popular oldu. Tamamı kendi çiftliğinden olan Black Angus’ların yanı sıra çözüm ortakları olan Manisa ve Sakarya hayvan çiftlikleriyle beraber Namet, Etçi ve Et Balık Kurumu’ndan tedarik ettiği lezzet harikası etleri ile müşterilerinden tam not alıyor.
Canınız meze ve balık çektiğinde ilk tercihleriniz ne olur?
“Kurutmadan balık pişirmek gerçekten zor iştir. En hassas pişirme teknikleri kullanmanız gerekir. Arnavutköy’deki Sur Balık bu konuda çok iyi. Mezeleri de öyle.”
Sur Balık, ürünlerin satın alınmasından, hazırlanması ve misafirlere sunulması süreçlerine kadar titiz bir gıda güvenliği politikası uyguluyor. Alanlarında uzmanlaşmış şef ve aşçılarıyla, Akdeniz mutfağı ve dünya mutfaklarının en seçkin deniz ürünleri ve mezelerini sunan Sur Balık, doğru mevsimde doğru avlanma teknikleriyle her daim taze balık ve mezeleri sunuyor. Arnavutköy’ün eşsiz ambiyansıyla bütünleşen restaurantta, balık ve meze keyfi ise paha biçilemez bir deneyim.
Le Meridien İstanbul’un Şefi Erol Sarıdoğan’ın Restoran Önerileri
Dostlarla keyifli bir muhabbet için en sevdiğiniz meyhaneler nereler?
“Duble Meze; zaten eski şefi Umut Karakuş şimdi bizimle.”
Tarihi Pera’da, Palazzo Donizetti Hotel’in muhteşem manzaralı terasında yerini alan Duble Meze Bar, şehrin merkezinde sunduğu özgün, huzurlu ve keyifli atmosferini, modernleştirdiği meze yorumlarıyla birleştirerek unutulmaz bir lezzet deneyimi vaad ediyor. Türk mutfağının geleneksel tatları mekana özel dokunuşlarla hayat bularak ilginç olduğu kadar cezbedici lezzetler de sunan meyhane, keyifli bir gece geçirmek isteyenlerin ilk adreslerinden biri.
Canınız et çektiğinde ilk tercihiniz neresi olur?
“En iyi et lokantası bence Nusret.”
İstanbul’da artık et denince akla gelen ilk yerdir Nusret. Sunduğu zengin lezzetler, sıcak ortamı ve servisiyle fark yaratan steakhouse restaurantı, konuklarının lezzet alışkanlıklarını ve konforlarını daima ön planda tutuyor. Ete kattığı farklı yorumları ve özgün seçenekleriyle herkesin kalbinde taht kuran restaurantın etini mutlaka denemelisiniz.