A'dan Z'ye Maserati
Zagato
1919’da Milano’da kurulan tasarım ve üretim markası Zagato, o yıllardan günümüze Maserati ile çalıştı. İki marka bugüne kadar A6 1500 Panoramica, 450S Costin Coupé, Spyder, Karif, GS Zagato ve Zagato Maserati Mostro gibi efsane üretimler gerçekleştirdiler. Sadece 5 adet üretilen 2016 Zagato Mostro Coupé, 900.000 Euro ile en son bir açık arttırmada yeni sahibine geçerken, yine 5 adet üretilecek 2022 Maserati Mostro Barchetta Zagato’nun fiyatı ise 3 milyon dolar olarak açıklanmıştı.
Zeda
Maserati GranTurismo’nun son üretim örneği olarak tanıtılan Zeda, maviden griye geçen rengiyle akıllara kazındı. Bu renk geçişleri, Maserati’nin geleneğinden geleceğe atılan adımları simgelerken özel teknikler de kullanılarak metal işçiliğinden boya uzmanlığına kadar farklı alanlarda bir şov niteliğindeydi. Modena’daki Viale Ciro Menotti Fabrikası’nda elektrifikasyon ve otonom sürüş yenileme çalışmaları başladığı dönemde tanıtılan Maserati GranTurismo Zeda, 40 bin adetten fazla üretilen seriye saygı niteliğinde dünya turuna çıktı.
Alfieri
5 kardeşten oluşan Maserati’nin kurucularından ortancası Alfieri Maserati, aynı zamanda Maserati adını taşıyan ilk otomobillerden biriyle 1926’daki Targa Florio yarışını kazanmıştı. 23 Eylül 1887’de doğan Alfieri Maserati, 1927 yılında Type 26 yarış otomobiliyle 312 km/s hızla giderken yaptığı kaza sonucunda hastaneye kaldırıldı. Kaza sonucunda böbreklerindeki rahatsızlık sebebiyle yıllarca tedavi gördü ve 3 Mart 1932’de bu sebepten geçirdiği bir ameliyatta yaşamını yitirdi. Alfieri Maserati, markanın kurucusu ve lideri olarak anılırken, yıllar sonra adı özel bir konsept otomobile verildi.
Alfieri Concept
2014 Cenevre Otomobil Fuarı’nda ilk olarak tanıtılan konsept araç, Maserati’nin kurularından Alfieri’nin adını taşıyordu. 2+2 oturma düzenli bu konsept, 1914’de Bologna’da kurulan Maserati’nin 100. yıl kutlamaları sebebiyle üretildi. 2016 yılında coupe ve cabrio versiyonlarıyla seri üretime geçeceği açıklanan Alfieri, Stellantis yönetimine geçildiğinden beri halen yeşil ışığı görmeyi bekliyor.
Bindo
Maserati kardeşlerden biri olan otomotiv mühendisi ve iş adamı Bindo Maserati, Alfieri’nin ölümüyle birlikte Maserati’nin yöneticisi konumuna geldi. Diğer kardeşler kadar yarışlarda yer almayan Bindo Maserati, 1927 yılındaki Mille Miglia’ya Isotta Fraschini 8A SS ile katılmıştı.
Birdcage 75 Concept
Maserati ile İtalyan tasarım evi Pininfarina arasındaki birlikteliği vurgulamak adına üretilen Birdcage Concept pek çok kutlamayı barındıran, tam fonksiyonlu bir kavram otomobiliydi. Pininfarina’nın 75’inci yaşının kutlaması olarak 2005 Genevre Otomobil Fuarı’nda ilk olarak sergilenen Maserati Birdcage 75, ayrıca Maserati’nin “Kuş Kafesi” olarak tanımlanan Tipo 60/61 modellerinin tasarımından esintiler taşıyordu. Maserati’nin pistlerde de yarışan MC12’nin karbon-fiber şasisi üzerinden sadece 2 aylık zamanda tasarımı tamamlanan Birdcage 75, 700 HP’lik muhteşem bir V12 motor ile hareket ediyordu. Kavram aracının en dikkat çekici tasarım detayı, kokpiti tamamen tek parça halinde kaplayan cam yüzeyin, öne doğru tek parça halinde açılmasıydı. Maserati Birdcage 75, sadece o yılın Cenevre Otomobil Fuarı’nda tanıtılan “En İyi Concept” ödülünü kazanmadı, ayrıca L’automobile’in “Dünyanın En Güzeli 2005” ve 2006 ‘Louis Vuitton Klasik Konsept Ödülü’nü de başarıları arasına ekledi.
Biturbo
1970’lerin ortasında Maserati’nin De Tomaso yönetimine geçmesiyle beraber şirketin yeniden kârlılığını artırmak adına, satış adetleri düşüş eğilimindeki ortadan motorlu otomobiller yerine, önden motorlu, nispeten ana akıma yakın tasarımlı ancak radikal donanımlı bir otomobil tasarlanmasına karar verildi. Biturbo adındaki bu seri, uzun ve kısa şasili olarak 1980’lerden 1990’ların yarısına kadar farklı karoser ve isimlerle üretilerek Maserati’nin bugünlere ulaşmasını ve satış adetlerini, dönemi için artırmasını sağladı. Seri üretim bir otomobilde ilk defa bir V6 motorda çift turbo beslemesi sunularak bir ilk gerçekleştirilmişti. Bu sebeple bu Maserati modellerine “Bi” yani Latince’de “İki” anlamına gelen ön isim koyuldu. Biturbo uzantılı Maserati modellerinden 224, 424, Shamal, Ghibli ve Karif gibi modeller 1990’larda Türkiye yollarında da önemli satış adetlerine imza attılar.
Boomerang
Maserati’nin otomotiv dünyasındaki tasarım akımlarına yön verdiği kavram otomobillerinden Boomerang, 1971’de Torino Otomobil Fuarı’nda tanıtılmasının ardından 1972’de tüm fonksiyonları çalışan bir örneğiyle 1972 Cenevre Otomobil Fuarı’nda arz-ı endam etti. Italdesign tarafından üretilen ve yaşayan en büyük otomobil tasarımcısı olarak bilinen Giorgetto Giugiaro’nun kaleminden çıkan Maserati Boomerang, efsane tasarımcının elinden çıkan onlarca köşeli, kama formundaki ve daha sonrasında Volkswagen Golf, Lancia Delta ve Lotus Esprit gibi satış rekorları kıracak seri üretimlerin de ilk örneği olması açısından, otomotiv tarihindeki en saygın çalışmalardan biri konumunda.
Bora
Adını bir rüzgardan alan Bora, Maserati’nin ilk seri üretim ortadan motorlu otomobiliydi. 1971’de yollara çıkan Maserati Bora, dört tekerleğinde bağımsız süspansiyon kullanılan ilk Maserati modeli de olarak, döneminin diğer spor otomobillerinin önünde yer aldı. Teknolojik olarak gelişkin mühendislik özellikleri sayesinde döneminin en başarılı performans otomobillerinden biri oldu.
Carlo
Maserati Kardeşler’in en büyüğü olan Carlo, 1881 yılında doğdu. Otomotiv mühendisi olan Carlo Maserati, bisikletler ve motorlu bisiklet (İlk motosiklet örnekleri) üzerinde uzmanlaştı. Kendi geliştirdiği tek silindirli içten yanmalı motoru bir bisiklete monte ederek ilk motosiklet çalışmasını sürülebilir bir hale getirdi. Yıllar içerisinde pek çok yarışa kendi geliştirdiği mekanik sistemleri barındıran motorlu bisikletler ile katıldı.
Carrozzeria Touring
Maserati’nin seri üretim ilk otomobili olan 1957 model 3500 GT’nin karoseri, İtalyan Carrozzeria Touring tarafından üretildi. 2+2 oturma düzenli alüminyum gövdeli bu GT otomobilde 3.5 litrelik sıralı 6 silindirli motor kullanılıyordu. Maserati ile Carrozzeria Touring birliktelikleri o günden günümüze, sayısız özel üretim ve konsepte süregeliyor.
Cielo
2020’de yollara çıkan ortadan motorlu Maserati MC20’nin tavanı açılan versiyonuna Cielo takısı ekleniyor. Maserati MC20 Cielo’daki “Cielo” takısı, “Gökyüzü” anlamına geliyor. Nettuno adındaki elde üretilen motorunu aynen koruyan bu MC20 serisi de 630 HP güç ve 730 Nm tork değerlerine sahip. 8 kademeli otomatik şanzıman ile kolaylıkla hareket ettirilebilen Maserati MC20 Cielo, 320 km/s maksimum hıza ulaşabiliyor. Coupe versiyonundan 65 kg daha olan Cielo, sadece 12 saniyede katlanabilen bir tavan mekanizmasına sahip. Kromatik bir camı kapsayan bu tavan, akıllı cam teknolojisi sayesinde bir tuşa basılarak tamamen saydam ya da buğulu bir hale getirilebiliyor.
Citroen
Citroen, 1968 yılında Maserati’yi satın alarak, otomobil tarihindeki en efsane otomobillerin üretilebilmesi için finansman sağladı. Lüks bir coupe olan Citroen SM’de Maserati üretimi bir V6 motor kullanılmıştı. Her iki markanın en iyi yönlerinin bir araya geldiği bu birleşmenin Maserati tarafındaki ilk meyvesi Indy olurken, takip eden yıllarda Bora ve Merak gibi diğer ikonlar da yollara çıktı.
De Tomaso
Arjantinli bir sanayici ve eski bir otomobil yarışçısı olan Alejandro de Tomaso, 1975 yılında Maserati’nin CEO’su görevine geldi. Citroen’den satın alınan ortaklık kapsamında De Tomaso’nun etkisiyle iki markanın ortak üretimleri başladı. Bu dönemde güçlü ancak lüks modellere odaklanıldı. Maserati Kyalami ve Quattroporte III gibi otomobiller, De Tomaso platformlarından yükselirken motorlar bir kez daha Maserati imzalıydı. De Tomaso, kademeli olarak Maserati’deki haklarını Fiat’a devrederken, takvimler 1993’ü gösterdiğinde yönetim Fiat’a geçti.
Diatto
Maserati şirketi kurulmadan önce Alfieri, Bindo ve Ernesto Maserati Kardeşler, Diatto markası için 2.0 litrelik yarış otomobilleri üretiyordu. 1926’da otomobil üretiminden çekilen Diatto markası, Maserati şirketini kurulmasındaki etkenlerden biridir. 1905’de kurulan ve 1955’de kapanan Diatto markasının logosu neredeyse Bugatti ile aynı olmasıyla dikkat çeker.
Ernesto
5 kardeşin en küçüğü olan Ernesto, abileri Birinci Dünya Savaşı’na katılınca işleri sürdürdü. 1924’de yarışmaya başlayan Ernesto Maserati, 1927’de Maserati Tipo 26 ile İtalya Pilotlar Şampiyonu oldu.
Ettore
5 kardeşin 4’üncüsü olan Ettore, 1894 yılında doğdu. Alfieri’nin ölümüyle beraber şirkette daha aktif bir rol alarak motorsporları departmanına odaklanan Ettore Maserati, 1966 yılında emekli oldu; 1990’da da hayatını kaybetti.
Ferrari
Dünyanın en değerli otomobil markası olan Ferrari, Fiat kapsamındayken Maserati ile çok sayıda ortak Ar-Ge çalışmasına ve üretime imza atmıştı. 1997’de Fiat içindeki Ferrari’ye yönetimde söz verilirken, 1998’de tam hisse aktarımı gerçekleşti. Uzun yıllardır ezeli rakip olan Ferrari ve Maserati’nin birleşimi ile birlikte 1940’lardan o tarihe kullanılan fabrika yerine yenisi inşa edildi. O dönemin Quattroporte modelini makyajlayarak işe başlayan Ferrari, 1998 yılında boomerang formlu LED stoplarıyla bir devrim yapan 3200 GT’nin de ilk gösteriminin gerçekleşmesini sağladı. Ferrari-Maserati ortaklığında üretilen motorlar tüm modellerde kullanılmaya başlanırken, Maserati’nin lüks-sportifliğe odaklanılmasına karar verildi. Bu sayede Ferrari ile Maserati’nin hedef kitlesi ayrıştı. Ferrari Enzo üzerinden geliştirilen MC12 ise Maserati tarihinin en pahalı ve hızlı otomobili unvanını kazandı.
Folgore
Maserati, tamamen elektrikli versiyonlarına, Latince’de “Parıldamak” anlamına gelen “Folgore” takısını ekliyor. İlk olarak 2022’de GranTurismo’da, sonrasında da Grecale’de kullanılan Folgore versiyonlar, kullanım esnasında karbon nötr olmalarıyla markanın emisyon değerlerini düşürüyor. Maserati Folgore’nin benzersiz ve ayırt edici sesi teknoloji ve motor tutkusunu gerçekten birleştirmeyi başaran bir hedefin sonucu. Modena’daki Maserati İnovasyon Laboratuvarı’ndaki mühendislerin yenilikçi çalışmalarıyla yaratılan çok yönlü bu ses, sürüşü daha önce hiç olmadığı kadar kontrol edebilen ve sürücüyü tamamen memnun edebilen fiziksel bir ses olarak tanımlanıyor.
Ghibli
Maserati tarihinde farklı dönemlerde kullanılan, -Libya’dan esen sıcak ve kuru bir rüzgar- Ghibli adı, günümüzde E-Segmenti’ndeki model için kullanılıyor. Maserati tarihinin ilk dizel motorlusu güncel kasadaki Ghibli’de kullanılmıştı. Günümüzde V6 ve V8 motorların kükremesine elektrikli motor desteği de sağlanıyor. Ghibli, 1967-1973 yılları arasındaki ilk neslinde fastback coupe, 1992-1998 arasındaki ikinci neslinde 2 kapılı coupe ve 2013’den günümüze üretilen üçüncü neslindeyse sportif bir sedan olarak karşımıza çıkıyor.
GranTurismo
“Büyük Turcu” anlamına gelen GranTurismo, Maserati’nin 2+2 kişilik oturma düzenindeki klasik ve de ikonik serisini günümüzde de sürdürüyor. Elektrikli Folgare versiyonuyla beraber, önde uzunlamasına yerleşimli-arkadan itişli içten yanmalı V8 motoruyla kükremeye hazır olan ama gerektiğinde gücünü gösteren GranTurismo, yollardaki en elegant otomobillerden biri olma pozisyonunu koruyor. 5 metre seviyesindeki uzunluğuyla coupe otomobiller arasındaki zirvede yer alan GranTurismo’nun bir de 4 kişilik üstü açık GranCabrio seçeneği mevcut.
Grecale
Levante’den sonra Maserati’nin ikinci SUV modeli olan Grecale, kompakt hatlarıyla model yelpazesini alt sınıflara doğru genişletiyor. Ancak buradaki “alt sınıf” ifadesi sizi yanıltmasın; Grecale’de tüm Maserati lüksleri eksiksiz sunuluyor. Pek çok Maserati’de olduğu gibi adını bir rüzgardan alan Grecale, güçlü ve serin Akdeniz rüzgarını yollarla buluşturuyor. 300 veya 330 HP’lik hafif hibrid tahrik sistemine ek olarak süper güçlü ancak verimli 530 HP’lik V6 Nettuno motor da seçenekler arasında.
Indianapolis 500
Maserati, 1939 ve 1940 yıllarında üst üste Amerika’daki Indianapolis 500 yarışını 8CTF modeliyle kazanarak, bu unvana ulaşabilen ilk ve tek İtalyan otomobil üretici konumundadır.
Indy
Maserati’nin 1969 ile 1975 yılları arasında sadece 1.100 adet ürettiği Indy modeli, 2+2 oturma karakterinde, açılıp-kapanan ön farları ve fastback gövdesiyle dönemin en etkili tasarımlarından birini sunuyordu. Vignale tarafından üretilen gövde, 4.2 litreden başlayarak yıllar içerisinde 4.7 ve 4.9 litreye uzanan hacimlerdeki V8’lerle güçlendiriliyordu. 5 ileri manuele ek olarak 3 kademeli otomatik opsiyonu da sunuluyordu. Indy adının verilmesinin sebebi, Maserati’nin Indianapolis 500 yarışını 2 kere üst üste kazanmasıydı.
Juan-Manuel Fangio
5 kere Dünya Şampiyonu olan Juan-Manuel Fangio, Maserati’nin motorsporlarındaki ve şimdiki adıyla Formula 1’deki en büyük pilotu olarak tarihe adını yazdırdı. Formula 1’de Takımlar Şampiyonlukları 1958 yılından itibaren devreye girdiğinden, Maserati’nin Juan-Manuel Fangio ile olan zaferleri bir takım şampiyonluğu olarak listelenmese de birlikte ilk zafer 1949 yılında geldi. 1949’daki yedi zaferin ardından 1950’de iki, 1953’de üç, 1954’de iki, 1955’de bir, 1957’de onbir, 1958’de de bir zafere birlikte imza atıldı. Maserati 250F ile olan 1957 sezonu, Juan-Manuel Fangio’nun en dominant olduğu yıldı.
Karif
Doksanlarda Türkiye’deki haftalık otomobil dergilerinin fiyat listelerini okuyanlar bu modeli çok net hatırlayacaktır. O yıllardaki Maserati’nin fiyat listesinin altında “Sadece 222 adet üretilmiştir” yazan Karif, kısaltılmış Biturbo şasinde sabit tavan uygulanan bir Spyder gibi değerlendirilebilir. 2.8 litrelik 90 derecelik çift turbo beslemeli V6 motorunda 285 km/s güç barındıran Maserati Karif, 0-100 km/s hızlanmasını 4.8 saniyede tamamlayabiliyordu.
Khamsin
Mısır Çölleri’nde 50 gün boyunca sıcak esen bir rüzgar olan Khamsin, aynı zamanda Maserati’nin 1974-1982 yılları arasında üretilen Bertone tasarımlı modeline verilen isim. Sadece 435 adet üretilmesiyle, koleksiyonerler arasında paha biçilemez bir otomobil olan Maserati Khamsin, Bertone’nin Maserati için tasarladığı ilk otomobildir. Marcello Gandini’nin kama formu adeta bir dönem simgesidir.
Kubang
Maserati’nin ilk seri üretim SUV’si Levante’nin ilk gösterimi olan Kubang, 2011 Frankfurt Otomobil Fuarı’nda sergilenmişti. Kubang, daha önce GT Wagon adlı bir konsept çalışmayla da sergilenmiş ancak seri üretim için yeşil ışık yanmamıştı. Italdesign tasarımı olan ilk Kubang, 3200 GT’nin V8 motorunu kullanan 5 kapılı bir GT olarak da değerlendirilmişti.
Kyalami
Maserati motoru taşıyan bir Cooper T81’in, 1967 Güney Afrika GP’sini kazanması sebebiyle yarışın yapıldığı Kyalami Pisti’nin adının verildiği bu model, De Tomaso kanatları altındaki markanın, birlikte geliştirilen ilk otomobiliydi. 1976-1983 arasında sadece 200 adet üretilen Maserati Kyalami, De Tomaso Longchamp ile çok benzer bir karakterdeydi. 260 ila 280 beygir güçlerindeki V8 motorlar, bu köşeli coupe’yi kolaylıkla 240 km/s’lik hızın üzerine çıkartabiliyordu.
Levante
Maserati’nin ilk SUV modeli olan Levante, adını Fransa’nın güneyinde, Akdeniz’in batısında Cebelitarık Boğazı’na kadar esen ılık, doğu rüzgarından alıyor. Rüzgarın adı Latince’de “Yükselmek” anlamına gelen “Levare” kelimesinden geliyor. Levante’nin ilk gösterimi 2011 Frankfurt Otomobil Fuarı’nda görücüye çıkan Kubang isimli konseptle olurken aracın seri üretime geçebilmesi 5 yıl sürdü. Benzinli, dizel ve hibrit seçenekleriyle üretilen Maserati Levante, markanın son yıllardaki lüks SUV akımına cevabı oldu. 4×4 aktarması ve Maserati’nin karizmatik tasarımıyla yollara çıkan Levante, Türkiye’de de hatırı sayılır satış adetlerine ulaşarak Maserati’nin en çok satılan modellerinden oldu.
Lorenzo Ramaciotti
Maserati’nin 100. yaş gününün kutlanması sebebiyle üretilen konsept araç Alfieri Concept’in Proje Başkanı olan Lorenzo Ramaciotti, 2007’de Fiat Stil Merkezi’nin yöneticisi olarak atandı.
Maria Teresa de Filippis
Maserati’nin yarış otomobilleri ekibinde yer alan Maria Teresa de Filippis, 1958 yılındaki Formula 1 Şampiyonası’nda direksiyona geçerek, Formula 1 tarihinde yarışan ilk kadın unvanını kazandı.
MC20
Maserati’nin MC12 isimli hiper otomobilinden sonra, bu alandaki ilk gerçek girişimi olan MC20, Mayıs 2020’de ilk defa gösterime çıktı. Ortadan yerleşimli Nettuno 90 dereceli çift turbo beslemeli 3.0 litrelik V6 motorunda 630 HP güç barındırarak 0-100 km/s hızlanmasını 3 saniye civarında tamamlayan Maserati MC20, yukarıya doğru açılan kapılarıyla da tam bir süperspor otomobil tasarımında.
Mistral
35000 GT’nin devamı niteliğindeki seri üretim Maserati modellerinin öncülerinden Mistral, 1963 ile 1970 yılları arasında 828’i Coupe, 125’i de Spyder olmak üzere toplamda 953 adet üretildi. Frua tarafından tasarlanan karoseri Maggiora tarafından üretilen Maserati Mistral, tam anlamıyla bir GT idi. Yıllar içinde hacmi büyütülen sıralı 6 silindirli motorları 235 ile 265 HP arasında değişti. 0-100 km/s hızlanması 7 saniye seviyesinde olan Maserati Mistrl modelleri 240 km/s maksimum hıza ulaşabiliyordu.
Modena
Dünyanın en performanslı otomobillerinin üretim merkezi olarak anılan Modena, Maserati’nin de fabrikasını ve genel merkezini barındırıyor.
Nettuno
İtalyanca’da Neptün anlamına gelen Nettuno, Su ve Deniz Tanrısı olarak bilinir. Yunan Mitolojisi’ndeki Poseidon olan Neptün, elindeki Trident (Mızrak) ile sembolleşmiştir. Maserati’nin amblemi de Neptün Heykeli’nin elindeki mızrak ucundan gelir. Marka için önemli bir simge olan Nettuno, günümüzdeki bazı motor serilerinin ismini de oluşturuyor.
Ottocilindri
İtalyanca’da “Sekiz Silindir” anlamına gelen Ottocilindri, Maserati için büyük önem taşıyor. En performanslı modellerinde 8 silindirli yapıyı kullanan Maserati, özellikle 90’lı yıllarda yollara çıkardığı Quattroporte serisinde kullanılan motorlarına bu adı vermişti. 20 yıla yakın turbo beslemeli motorlardan atmosferik V8’lere geçiş yapan Maserati, 90’lı yıllarda lüks sedan segmentinde V8 motor sunan tek İtalyan üretici olmuştu.
Project24
Maserati MC20 üzerinden türetilecek olan Project24, sadece 62 adet üretilmesi planlanan bir pist otomobili. Maserati’nin “Fuoriserie” adındaki özel üretim departmanı tarafından ortaya çıkartılacak otomobilin tasarımını, Maserati Tasarım Merkezi’nden Byung-yoon Min gerçekleştirdi. Yeni çift turbo beslemesiyle Nettuno motorunun 730 HP üreteceği iddia edilen Project24’ün, gücünü, 18 inçlik alüminyum jantlarını sarmalayan arka tekerleklerine 6 ileri sıralı bir şanzımanla aktarması planlanıyor. Böylesini bir gücü dizginlemek görevi ise soğutmalı karbon-seramik Brembo fren sistemine düşecek. Pistler için tasarlanmış bir otomobilde pek de alışkın olunmayan klima ve yolcu koltuğu da Maserati Project24’de sunulacak.
Quattroporte
Maserati’nin en uzun soluklu üretilen otomobili olan Quattroporte, İtalyanca’da “Dört Kapılı” anlamına geliyor. 1963’den günümüze 6 jenerasyonda üretilen Quattroporte, her zaman en prestijli, sportif lüks sedanların başında yer aldı. Son 3 nesli Türkiye’ye aralıksız ithal edilen Quattroporte, günümüzde 5.2 metreyi aşan uzunluğuyla sedan segmentinin en üst seviyesinde rekabet ediyor. Ana akım modellerden her zaman yüksek performansı, özel malzemelerle tamamlanan iç mekânı ve V8 motor seçenekleriyle ayrılan Quattroporte, günümüzde V6 ve V8 kükremeleriyle tüyleri -sadece gerektiği zamanlarda- titretiyor. Quattroporte’nin Trofeo versiyonu 580 HP’lik gücüyle 326 km/s maksimum hıza ulaşabiliyor ve 0-100 km/s hızlanmasını 4.5 saniyede tamamlıyor. Şık çizgiler ve dengeli oranlar Quattroporte’nin klasik soğukkanlılığını tanımlıyor. Çağrışım yapan görünümü, güçlü bir ayrıcalık hissi sunmak için son teknoloji aerodinamiklerle buluşuyor.
Royale
Büyük usta Giorgetto Giugiaro imzalı üçüncü nesil Quattroporte, aynı zamanda Maserati Royale olarak de bilinen seriye donörlük yapar. 1979-1990 yılları arasında, bir önceki jenerasyonunun önden çekiş aktarması yerine, arkadan itiş ve V8 motorlara dönen Quattroporte, Royale versiyonunda, Maserati’nin 60’ıncı yaşı sebebiyle sadece 120 adet planlandı ancak toplamda 53 adet üretilerek günümüzde koleksiyonerlerin favorileri arasına eklendi.
Sebring
3500 GT üzerinden türetilen Maserati Sebring, 1962 ile 1968 yılları arasında 593 adet üretildi. Amerika pazarı hedeflenerek üretilen Sebring, adını Maserati’nin 1957 12 Saatlik Sebring yarışındaki zaferinden alıyordu. Coupe tasarımlı Sebring’in Vignale tarafından sadece 1 adet üretilen 2 koltuklu Spyder (Cabriolet) versiyonu ne yazık ki seri üretime geçemedi.
Shamal
Maserati’nin 1990 ile 1996 yılları arasında sadece 369 adet üretilen efsane modeli Shamal, BiTurbo model serinin zirvesini oluşturuyordu. Mezopotamya’daki Kuzey rüzgarlarına verilen ad olan Shamal, adı gibi çok sert esen bir performans otomobiliydi. Marcello Gandini’nin tasarladığı, ön camın önündeki spoiler’ı ve çapraz kesimli arka çamurluğuyla ikonik bir görünüm sunan ve sadece 4100 mm uzunluğundaki Shamal, 3.2 litrelik çift turbo beslemeli V8 motorunda 322 HP barındırıyordu. 431 Nm’lik maksimum torkunu arka tekerleklerine Getrag 6 ileri manuel şanzımanla aktaran Maserati Shamal, 270 km/s maksimum hıza çıkabiliyor ve 0-100 km/s hızlanmasını 5.3 saniyede tamamlıyordu.
SUV
Sportif Yararlı Araçlar ya da daha bilinen adıyla Sportif Amaçlı Araçlar olan SUV’ler, arazi araçlarının günümüzdeki adı. Maserati’de ise Grecale ve Levante isminde iki farklı SUV model bulunuyor.
Stellantis
Toplamda 14 ikonik otomobil markasını barındırarak dünyanın en büyük otomobil topluluğu olarak 2021’de kurulan Stellantis, Maserati’nin de yönetimini elinde bulunduruyor.
Targa Florio
Dünyanın en eski motorsporları etkinliği olarak 1906’da ilk olarak İtalya’nın Sicilya Adası’ndaki Palermo’da düzenlenen Targa Florio, yarış haricindeki zamanlarda halka açık bir yol olarak kullanılmaya devam ediyor. Bu ikonik rotadaki son resmi yarış 1977’de düzenlenirken güvenlik gerekçeleriyle artık bu yol sadece özel etkinlikler için kapatılıyor. Targa Florio’nun Maserati için önemi, marka bu yarışı ilk yarış otomobillerinden biriyle 1926 yılında Alfieri Maserati pilotajında kazanmıştı.
Trident
Maserati’nin üçlü mızrak ucu şeklindeki logosunun adı Trident! Neptün’ün mızrağı olan Trident aynı zamanda gücün, canlılığın, cesaretin ve denizlere hakimiyetin simgesi. Maserati’nin bu logoda karar kılmasının ardından bir hikâye yatıyor. İtalya’nın Bologna kentinde güç ve dinçliği temsil eden bir şehir simgesi olan Piazza Maggiore’deki Geç Rönesans döneminden kalma Neptün Çeşmesi’ndeki heykel bu mızrağı da barındırıyor. Maserati Kardeşler’den sanata en yatkın olan Mario, Neptün’ün üçlü mızrak ucunu, motorsporlarında başarılı oldukları gibi diğer kardeşlerine, otomobillerinde kullanmak üzere yeniden tasarlıyor. O dönemde rekabetin çetin olması, Maserati Kardeşler’in başarılarıyla adeta Neptün gibi rakiplerini ekarte etmesini simgeliyor.
Viale Ciro Menotti Fabrikası
Maserati’nin Viale Ciro Menotti Fabrikası, 1939’dan günümüze elde otomobillerin üretildiği bir tesis. Modena’nın kalbinde yer alan bu fabrika, deneyimli çalışanların her aşamada devrede olduğu ve 400 binden fazla kişiselleştirme seçeneğinden süzülen siparişleri tek tek bir araya getiriyor. Elbette son teknolojinin de gerektiği yerlerde devreye alındığı Viale Ciro Menotti Fabrikası, elektrikli modellerin üretimi için kapsamlı bir yenilenmeden geçti.
Veloce
Maserati markalı bisiklet modelleri mevcut. Markanın kuruluşundaki ilk yıllardaki bisiklet tutkusu, Milani markasıyla birlikte yapılan pedallı ulaşım araçlarıyla devam ettiriliyor. Son derece dayanıklı ancak hafif yapıdaki Maserati-Milani Veloce haricinde bir de Turismo isimli bisiklet de bulunuyor. Bu bisikletler 4.000 ile 8.000 dolar arasında satılıyordu.
Venturi
Elektrikli mobiliteye yaptığı yatırımlarla dikkat çeken Venturi markası kapsamındaki ROKiT Venturi Racing, Maserati ile uzun soluklu bir iş birliğine 2022’de imza attı. Dünyanın ilk “Tamamen elektrikli motorsporları etkinliği” olan Formula E şampiyonasında “Gen3” isimli otomobille mücadele eden takımın oluşmasıyla Maserati de bu şampiyonadaki ilk İtalyan otomobil üreticisi unvanını aldı. 66 yıl sonra tek koltuklu araç yarışlarına geri dönen Maserati, bu işbirliği kapsamında özel bir model de tanıttı.
Zagato
1919’da Milano’da kurulan tasarım ve üretim markası Zagato, o yıllardan günümüze Maserati ile çalıştı. İki marka bugüne kadar A6 1500 Panoramica, 450S Costin Coupé, Spyder, Karif, GS Zagato ve Zagato Maserati Mostro gibi efsane üretimler gerçekleştirdiler. Sadece 5 adet üretilen 2016 Zagato Mostro Coupé, 900.000 Euro ile en son bir açık arttırmada yeni sahibine geçerken, yine 5 adet üretilecek 2022 Maserati Mostro Barchetta Zagato’nun fiyatı ise 3 milyon dolar olarak açıklanmıştı.
Zeda
Maserati GranTurismo’nun son üretim örneği olarak tanıtılan Zeda, maviden griye geçen rengiyle akıllara kazındı. Bu renk geçişleri, Maserati’nin geleneğinden geleceğe atılan adımları simgelerken özel teknikler de kullanılarak metal işçiliğinden boya uzmanlığına kadar farklı alanlarda bir şov niteliğindeydi. Modena’daki Viale Ciro Menotti Fabrikası’nda elektrifikasyon ve otonom sürüş yenileme çalışmaları başladığı dönemde tanıtılan Maserati GranTurismo Zeda, 40 bin adetten fazla üretilen seriye saygı niteliğinde dünya turuna çıktı.
Alfieri
5 kardeşten oluşan Maserati’nin kurucularından ortancası Alfieri Maserati, aynı zamanda Maserati adını taşıyan ilk otomobillerden biriyle 1926’daki Targa Florio yarışını kazanmıştı. 23 Eylül 1887’de doğan Alfieri Maserati, 1927 yılında Type 26 yarış otomobiliyle 312 km/s hızla giderken yaptığı kaza sonucunda hastaneye kaldırıldı. Kaza sonucunda böbreklerindeki rahatsızlık sebebiyle yıllarca tedavi gördü ve 3 Mart 1932’de bu sebepten geçirdiği bir ameliyatta yaşamını yitirdi. Alfieri Maserati, markanın kurucusu ve lideri olarak anılırken, yıllar sonra adı özel bir konsept otomobile verildi.
Alfieri Concept
2014 Cenevre Otomobil Fuarı’nda ilk olarak tanıtılan konsept araç, Maserati’nin kurularından Alfieri’nin adını taşıyordu. 2+2 oturma düzenli bu konsept, 1914’de Bologna’da kurulan Maserati’nin 100. yıl kutlamaları sebebiyle üretildi. 2016 yılında coupe ve cabrio versiyonlarıyla seri üretime geçeceği açıklanan Alfieri, Stellantis yönetimine geçildiğinden beri halen yeşil ışığı görmeyi bekliyor.
Bindo
Maserati kardeşlerden biri olan otomotiv mühendisi ve iş adamı Bindo Maserati, Alfieri’nin ölümüyle birlikte Maserati’nin yöneticisi konumuna geldi. Diğer kardeşler kadar yarışlarda yer almayan Bindo Maserati, 1927 yılındaki Mille Miglia’ya Isotta Fraschini 8A SS ile katılmıştı.
Birdcage 75 Concept
Maserati ile İtalyan tasarım evi Pininfarina arasındaki birlikteliği vurgulamak adına üretilen Birdcage Concept pek çok kutlamayı barındıran, tam fonksiyonlu bir kavram otomobiliydi. Pininfarina’nın 75’inci yaşının kutlaması olarak 2005 Genevre Otomobil Fuarı’nda ilk olarak sergilenen Maserati Birdcage 75, ayrıca Maserati’nin “Kuş Kafesi” olarak tanımlanan Tipo 60/61 modellerinin tasarımından esintiler taşıyordu. Maserati’nin pistlerde de yarışan MC12’nin karbon-fiber şasisi üzerinden sadece 2 aylık zamanda tasarımı tamamlanan Birdcage 75, 700 HP’lik muhteşem bir V12 motor ile hareket ediyordu. Kavram aracının en dikkat çekici tasarım detayı, kokpiti tamamen tek parça halinde kaplayan cam yüzeyin, öne doğru tek parça halinde açılmasıydı. Maserati Birdcage 75, sadece o yılın Cenevre Otomobil Fuarı’nda tanıtılan “En İyi Concept” ödülünü kazanmadı, ayrıca L’automobile’in “Dünyanın En Güzeli 2005” ve 2006 ‘Louis Vuitton Klasik Konsept Ödülü’nü de başarıları arasına ekledi.
Biturbo
1970’lerin ortasında Maserati’nin De Tomaso yönetimine geçmesiyle beraber şirketin yeniden kârlılığını artırmak adına, satış adetleri düşüş eğilimindeki ortadan motorlu otomobiller yerine, önden motorlu, nispeten ana akıma yakın tasarımlı ancak radikal donanımlı bir otomobil tasarlanmasına karar verildi. Biturbo adındaki bu seri, uzun ve kısa şasili olarak 1980’lerden 1990’ların yarısına kadar farklı karoser ve isimlerle üretilerek Maserati’nin bugünlere ulaşmasını ve satış adetlerini, dönemi için artırmasını sağladı. Seri üretim bir otomobilde ilk defa bir V6 motorda çift turbo beslemesi sunularak bir ilk gerçekleştirilmişti. Bu sebeple bu Maserati modellerine “Bi” yani Latince’de “İki” anlamına gelen ön isim koyuldu. Biturbo uzantılı Maserati modellerinden 224, 424, Shamal, Ghibli ve Karif gibi modeller 1990’larda Türkiye yollarında da önemli satış adetlerine imza attılar.
Boomerang
Maserati’nin otomotiv dünyasındaki tasarım akımlarına yön verdiği kavram otomobillerinden Boomerang, 1971’de Torino Otomobil Fuarı’nda tanıtılmasının ardından 1972’de tüm fonksiyonları çalışan bir örneğiyle 1972 Cenevre Otomobil Fuarı’nda arz-ı endam etti. Italdesign tarafından üretilen ve yaşayan en büyük otomobil tasarımcısı olarak bilinen Giorgetto Giugiaro’nun kaleminden çıkan Maserati Boomerang, efsane tasarımcının elinden çıkan onlarca köşeli, kama formundaki ve daha sonrasında Volkswagen Golf, Lancia Delta ve Lotus Esprit gibi satış rekorları kıracak seri üretimlerin de ilk örneği olması açısından, otomotiv tarihindeki en saygın çalışmalardan biri konumunda.
Bora
Adını bir rüzgardan alan Bora, Maserati’nin ilk seri üretim ortadan motorlu otomobiliydi. 1971’de yollara çıkan Maserati Bora, dört tekerleğinde bağımsız süspansiyon kullanılan ilk Maserati modeli de olarak, döneminin diğer spor otomobillerinin önünde yer aldı. Teknolojik olarak gelişkin mühendislik özellikleri sayesinde döneminin en başarılı performans otomobillerinden biri oldu.
Carlo
Maserati Kardeşler’in en büyüğü olan Carlo, 1881 yılında doğdu. Otomotiv mühendisi olan Carlo Maserati, bisikletler ve motorlu bisiklet (İlk motosiklet örnekleri) üzerinde uzmanlaştı. Kendi geliştirdiği tek silindirli içten yanmalı motoru bir bisiklete monte ederek ilk motosiklet çalışmasını sürülebilir bir hale getirdi. Yıllar içerisinde pek çok yarışa kendi geliştirdiği mekanik sistemleri barındıran motorlu bisikletler ile katıldı.
Carrozzeria Touring
Maserati’nin seri üretim ilk otomobili olan 1957 model 3500 GT’nin karoseri, İtalyan Carrozzeria Touring tarafından üretildi. 2+2 oturma düzenli alüminyum gövdeli bu GT otomobilde 3.5 litrelik sıralı 6 silindirli motor kullanılıyordu. Maserati ile Carrozzeria Touring birliktelikleri o günden günümüze, sayısız özel üretim ve konsepte süregeliyor.
Cielo
2020’de yollara çıkan ortadan motorlu Maserati MC20’nin tavanı açılan versiyonuna Cielo takısı ekleniyor. Maserati MC20 Cielo’daki “Cielo” takısı, “Gökyüzü” anlamına geliyor. Nettuno adındaki elde üretilen motorunu aynen koruyan bu MC20 serisi de 630 HP güç ve 730 Nm tork değerlerine sahip. 8 kademeli otomatik şanzıman ile kolaylıkla hareket ettirilebilen Maserati MC20 Cielo, 320 km/s maksimum hıza ulaşabiliyor. Coupe versiyonundan 65 kg daha olan Cielo, sadece 12 saniyede katlanabilen bir tavan mekanizmasına sahip. Kromatik bir camı kapsayan bu tavan, akıllı cam teknolojisi sayesinde bir tuşa basılarak tamamen saydam ya da buğulu bir hale getirilebiliyor.
Citroen
Citroen, 1968 yılında Maserati’yi satın alarak, otomobil tarihindeki en efsane otomobillerin üretilebilmesi için finansman sağladı. Lüks bir coupe olan Citroen SM’de Maserati üretimi bir V6 motor kullanılmıştı. Her iki markanın en iyi yönlerinin bir araya geldiği bu birleşmenin Maserati tarafındaki ilk meyvesi Indy olurken, takip eden yıllarda Bora ve Merak gibi diğer ikonlar da yollara çıktı.
De Tomaso
Arjantinli bir sanayici ve eski bir otomobil yarışçısı olan Alejandro de Tomaso, 1975 yılında Maserati’nin CEO’su görevine geldi. Citroen’den satın alınan ortaklık kapsamında De Tomaso’nun etkisiyle iki markanın ortak üretimleri başladı. Bu dönemde güçlü ancak lüks modellere odaklanıldı. Maserati Kyalami ve Quattroporte III gibi otomobiller, De Tomaso platformlarından yükselirken motorlar bir kez daha Maserati imzalıydı. De Tomaso, kademeli olarak Maserati’deki haklarını Fiat’a devrederken, takvimler 1993’ü gösterdiğinde yönetim Fiat’a geçti.
Diatto
Maserati şirketi kurulmadan önce Alfieri, Bindo ve Ernesto Maserati Kardeşler, Diatto markası için 2.0 litrelik yarış otomobilleri üretiyordu. 1926’da otomobil üretiminden çekilen Diatto markası, Maserati şirketini kurulmasındaki etkenlerden biridir. 1905’de kurulan ve 1955’de kapanan Diatto markasının logosu neredeyse Bugatti ile aynı olmasıyla dikkat çeker.
Ernesto
5 kardeşin en küçüğü olan Ernesto, abileri Birinci Dünya Savaşı’na katılınca işleri sürdürdü. 1924’de yarışmaya başlayan Ernesto Maserati, 1927’de Maserati Tipo 26 ile İtalya Pilotlar Şampiyonu oldu.
Ettore
5 kardeşin 4’üncüsü olan Ettore, 1894 yılında doğdu. Alfieri’nin ölümüyle beraber şirkette daha aktif bir rol alarak motorsporları departmanına odaklanan Ettore Maserati, 1966 yılında emekli oldu; 1990’da da hayatını kaybetti.
Ferrari
Dünyanın en değerli otomobil markası olan Ferrari, Fiat kapsamındayken Maserati ile çok sayıda ortak Ar-Ge çalışmasına ve üretime imza atmıştı. 1997’de Fiat içindeki Ferrari’ye yönetimde söz verilirken, 1998’de tam hisse aktarımı gerçekleşti. Uzun yıllardır ezeli rakip olan Ferrari ve Maserati’nin birleşimi ile birlikte 1940’lardan o tarihe kullanılan fabrika yerine yenisi inşa edildi. O dönemin Quattroporte modelini makyajlayarak işe başlayan Ferrari, 1998 yılında boomerang formlu LED stoplarıyla bir devrim yapan 3200 GT’nin de ilk gösteriminin gerçekleşmesini sağladı. Ferrari-Maserati ortaklığında üretilen motorlar tüm modellerde kullanılmaya başlanırken, Maserati’nin lüks-sportifliğe odaklanılmasına karar verildi. Bu sayede Ferrari ile Maserati’nin hedef kitlesi ayrıştı. Ferrari Enzo üzerinden geliştirilen MC12 ise Maserati tarihinin en pahalı ve hızlı otomobili unvanını kazandı.
Folgore
Maserati, tamamen elektrikli versiyonlarına, Latince’de “Parıldamak” anlamına gelen “Folgore” takısını ekliyor. İlk olarak 2022’de GranTurismo’da, sonrasında da Grecale’de kullanılan Folgore versiyonlar, kullanım esnasında karbon nötr olmalarıyla markanın emisyon değerlerini düşürüyor. Maserati Folgore’nin benzersiz ve ayırt edici sesi teknoloji ve motor tutkusunu gerçekten birleştirmeyi başaran bir hedefin sonucu. Modena’daki Maserati İnovasyon Laboratuvarı’ndaki mühendislerin yenilikçi çalışmalarıyla yaratılan çok yönlü bu ses, sürüşü daha önce hiç olmadığı kadar kontrol edebilen ve sürücüyü tamamen memnun edebilen fiziksel bir ses olarak tanımlanıyor.
Ghibli
Maserati tarihinde farklı dönemlerde kullanılan, -Libya’dan esen sıcak ve kuru bir rüzgar- Ghibli adı, günümüzde E-Segmenti’ndeki model için kullanılıyor. Maserati tarihinin ilk dizel motorlusu güncel kasadaki Ghibli’de kullanılmıştı. Günümüzde V6 ve V8 motorların kükremesine elektrikli motor desteği de sağlanıyor. Ghibli, 1967-1973 yılları arasındaki ilk neslinde fastback coupe, 1992-1998 arasındaki ikinci neslinde 2 kapılı coupe ve 2013’den günümüze üretilen üçüncü neslindeyse sportif bir sedan olarak karşımıza çıkıyor.
GranTurismo
“Büyük Turcu” anlamına gelen GranTurismo, Maserati’nin 2+2 kişilik oturma düzenindeki klasik ve de ikonik serisini günümüzde de sürdürüyor. Elektrikli Folgare versiyonuyla beraber, önde uzunlamasına yerleşimli-arkadan itişli içten yanmalı V8 motoruyla kükremeye hazır olan ama gerektiğinde gücünü gösteren GranTurismo, yollardaki en elegant otomobillerden biri olma pozisyonunu koruyor. 5 metre seviyesindeki uzunluğuyla coupe otomobiller arasındaki zirvede yer alan GranTurismo’nun bir de 4 kişilik üstü açık GranCabrio seçeneği mevcut.
Grecale
Levante’den sonra Maserati’nin ikinci SUV modeli olan Grecale, kompakt hatlarıyla model yelpazesini alt sınıflara doğru genişletiyor. Ancak buradaki “alt sınıf” ifadesi sizi yanıltmasın; Grecale’de tüm Maserati lüksleri eksiksiz sunuluyor. Pek çok Maserati’de olduğu gibi adını bir rüzgardan alan Grecale, güçlü ve serin Akdeniz rüzgarını yollarla buluşturuyor. 300 veya 330 HP’lik hafif hibrid tahrik sistemine ek olarak süper güçlü ancak verimli 530 HP’lik V6 Nettuno motor da seçenekler arasında.
Indianapolis 500
Maserati, 1939 ve 1940 yıllarında üst üste Amerika’daki Indianapolis 500 yarışını 8CTF modeliyle kazanarak, bu unvana ulaşabilen ilk ve tek İtalyan otomobil üretici konumundadır.
Indy
Maserati’nin 1969 ile 1975 yılları arasında sadece 1.100 adet ürettiği Indy modeli, 2+2 oturma karakterinde, açılıp-kapanan ön farları ve fastback gövdesiyle dönemin en etkili tasarımlarından birini sunuyordu. Vignale tarafından üretilen gövde, 4.2 litreden başlayarak yıllar içerisinde 4.7 ve 4.9 litreye uzanan hacimlerdeki V8’lerle güçlendiriliyordu. 5 ileri manuele ek olarak 3 kademeli otomatik opsiyonu da sunuluyordu. Indy adının verilmesinin sebebi, Maserati’nin Indianapolis 500 yarışını 2 kere üst üste kazanmasıydı.
Juan-Manuel Fangio
5 kere Dünya Şampiyonu olan Juan-Manuel Fangio, Maserati’nin motorsporlarındaki ve şimdiki adıyla Formula 1’deki en büyük pilotu olarak tarihe adını yazdırdı. Formula 1’de Takımlar Şampiyonlukları 1958 yılından itibaren devreye girdiğinden, Maserati’nin Juan-Manuel Fangio ile olan zaferleri bir takım şampiyonluğu olarak listelenmese de birlikte ilk zafer 1949 yılında geldi. 1949’daki yedi zaferin ardından 1950’de iki, 1953’de üç, 1954’de iki, 1955’de bir, 1957’de onbir, 1958’de de bir zafere birlikte imza atıldı. Maserati 250F ile olan 1957 sezonu, Juan-Manuel Fangio’nun en dominant olduğu yıldı.
Karif
Doksanlarda Türkiye’deki haftalık otomobil dergilerinin fiyat listelerini okuyanlar bu modeli çok net hatırlayacaktır. O yıllardaki Maserati’nin fiyat listesinin altında “Sadece 222 adet üretilmiştir” yazan Karif, kısaltılmış Biturbo şasinde sabit tavan uygulanan bir Spyder gibi değerlendirilebilir. 2.8 litrelik 90 derecelik çift turbo beslemeli V6 motorunda 285 km/s güç barındıran Maserati Karif, 0-100 km/s hızlanmasını 4.8 saniyede tamamlayabiliyordu.
Khamsin
Mısır Çölleri’nde 50 gün boyunca sıcak esen bir rüzgar olan Khamsin, aynı zamanda Maserati’nin 1974-1982 yılları arasında üretilen Bertone tasarımlı modeline verilen isim. Sadece 435 adet üretilmesiyle, koleksiyonerler arasında paha biçilemez bir otomobil olan Maserati Khamsin, Bertone’nin Maserati için tasarladığı ilk otomobildir. Marcello Gandini’nin kama formu adeta bir dönem simgesidir.
Kubang
Maserati’nin ilk seri üretim SUV’si Levante’nin ilk gösterimi olan Kubang, 2011 Frankfurt Otomobil Fuarı’nda sergilenmişti. Kubang, daha önce GT Wagon adlı bir konsept çalışmayla da sergilenmiş ancak seri üretim için yeşil ışık yanmamıştı. Italdesign tasarımı olan ilk Kubang, 3200 GT’nin V8 motorunu kullanan 5 kapılı bir GT olarak da değerlendirilmişti.
Kyalami
Maserati motoru taşıyan bir Cooper T81’in, 1967 Güney Afrika GP’sini kazanması sebebiyle yarışın yapıldığı Kyalami Pisti’nin adının verildiği bu model, De Tomaso kanatları altındaki markanın, birlikte geliştirilen ilk otomobiliydi. 1976-1983 arasında sadece 200 adet üretilen Maserati Kyalami, De Tomaso Longchamp ile çok benzer bir karakterdeydi. 260 ila 280 beygir güçlerindeki V8 motorlar, bu köşeli coupe’yi kolaylıkla 240 km/s’lik hızın üzerine çıkartabiliyordu.
Levante
Maserati’nin ilk SUV modeli olan Levante, adını Fransa’nın güneyinde, Akdeniz’in batısında Cebelitarık Boğazı’na kadar esen ılık, doğu rüzgarından alıyor. Rüzgarın adı Latince’de “Yükselmek” anlamına gelen “Levare” kelimesinden geliyor. Levante’nin ilk gösterimi 2011 Frankfurt Otomobil Fuarı’nda görücüye çıkan Kubang isimli konseptle olurken aracın seri üretime geçebilmesi 5 yıl sürdü. Benzinli, dizel ve hibrit seçenekleriyle üretilen Maserati Levante, markanın son yıllardaki lüks SUV akımına cevabı oldu. 4×4 aktarması ve Maserati’nin karizmatik tasarımıyla yollara çıkan Levante, Türkiye’de de hatırı sayılır satış adetlerine ulaşarak Maserati’nin en çok satılan modellerinden oldu.
Lorenzo Ramaciotti
Maserati’nin 100. yaş gününün kutlanması sebebiyle üretilen konsept araç Alfieri Concept’in Proje Başkanı olan Lorenzo Ramaciotti, 2007’de Fiat Stil Merkezi’nin yöneticisi olarak atandı.
Maria Teresa de Filippis
Maserati’nin yarış otomobilleri ekibinde yer alan Maria Teresa de Filippis, 1958 yılındaki Formula 1 Şampiyonası’nda direksiyona geçerek, Formula 1 tarihinde yarışan ilk kadın unvanını kazandı.
MC20
Maserati’nin MC12 isimli hiper otomobilinden sonra, bu alandaki ilk gerçek girişimi olan MC20, Mayıs 2020’de ilk defa gösterime çıktı. Ortadan yerleşimli Nettuno 90 dereceli çift turbo beslemeli 3.0 litrelik V6 motorunda 630 HP güç barındırarak 0-100 km/s hızlanmasını 3 saniye civarında tamamlayan Maserati MC20, yukarıya doğru açılan kapılarıyla da tam bir süperspor otomobil tasarımında.
Mistral
35000 GT’nin devamı niteliğindeki seri üretim Maserati modellerinin öncülerinden Mistral, 1963 ile 1970 yılları arasında 828’i Coupe, 125’i de Spyder olmak üzere toplamda 953 adet üretildi. Frua tarafından tasarlanan karoseri Maggiora tarafından üretilen Maserati Mistral, tam anlamıyla bir GT idi. Yıllar içinde hacmi büyütülen sıralı 6 silindirli motorları 235 ile 265 HP arasında değişti. 0-100 km/s hızlanması 7 saniye seviyesinde olan Maserati Mistrl modelleri 240 km/s maksimum hıza ulaşabiliyordu.
Modena
Dünyanın en performanslı otomobillerinin üretim merkezi olarak anılan Modena, Maserati’nin de fabrikasını ve genel merkezini barındırıyor.
Nettuno
İtalyanca’da Neptün anlamına gelen Nettuno, Su ve Deniz Tanrısı olarak bilinir. Yunan Mitolojisi’ndeki Poseidon olan Neptün, elindeki Trident (Mızrak) ile sembolleşmiştir. Maserati’nin amblemi de Neptün Heykeli’nin elindeki mızrak ucundan gelir. Marka için önemli bir simge olan Nettuno, günümüzdeki bazı motor serilerinin ismini de oluşturuyor.
Ottocilindri
İtalyanca’da “Sekiz Silindir” anlamına gelen Ottocilindri, Maserati için büyük önem taşıyor. En performanslı modellerinde 8 silindirli yapıyı kullanan Maserati, özellikle 90’lı yıllarda yollara çıkardığı Quattroporte serisinde kullanılan motorlarına bu adı vermişti. 20 yıla yakın turbo beslemeli motorlardan atmosferik V8’lere geçiş yapan Maserati, 90’lı yıllarda lüks sedan segmentinde V8 motor sunan tek İtalyan üretici olmuştu.
Project24
Maserati MC20 üzerinden türetilecek olan Project24, sadece 62 adet üretilmesi planlanan bir pist otomobili. Maserati’nin “Fuoriserie” adındaki özel üretim departmanı tarafından ortaya çıkartılacak otomobilin tasarımını, Maserati Tasarım Merkezi’nden Byung-yoon Min gerçekleştirdi. Yeni çift turbo beslemesiyle Nettuno motorunun 730 HP üreteceği iddia edilen Project24’ün, gücünü, 18 inçlik alüminyum jantlarını sarmalayan arka tekerleklerine 6 ileri sıralı bir şanzımanla aktarması planlanıyor. Böylesini bir gücü dizginlemek görevi ise soğutmalı karbon-seramik Brembo fren sistemine düşecek. Pistler için tasarlanmış bir otomobilde pek de alışkın olunmayan klima ve yolcu koltuğu da Maserati Project24’de sunulacak.
Quattroporte
Maserati’nin en uzun soluklu üretilen otomobili olan Quattroporte, İtalyanca’da “Dört Kapılı” anlamına geliyor. 1963’den günümüze 6 jenerasyonda üretilen Quattroporte, her zaman en prestijli, sportif lüks sedanların başında yer aldı. Son 3 nesli Türkiye’ye aralıksız ithal edilen Quattroporte, günümüzde 5.2 metreyi aşan uzunluğuyla sedan segmentinin en üst seviyesinde rekabet ediyor. Ana akım modellerden her zaman yüksek performansı, özel malzemelerle tamamlanan iç mekânı ve V8 motor seçenekleriyle ayrılan Quattroporte, günümüzde V6 ve V8 kükremeleriyle tüyleri -sadece gerektiği zamanlarda- titretiyor. Quattroporte’nin Trofeo versiyonu 580 HP’lik gücüyle 326 km/s maksimum hıza ulaşabiliyor ve 0-100 km/s hızlanmasını 4.5 saniyede tamamlıyor. Şık çizgiler ve dengeli oranlar Quattroporte’nin klasik soğukkanlılığını tanımlıyor. Çağrışım yapan görünümü, güçlü bir ayrıcalık hissi sunmak için son teknoloji aerodinamiklerle buluşuyor.
Royale
Büyük usta Giorgetto Giugiaro imzalı üçüncü nesil Quattroporte, aynı zamanda Maserati Royale olarak de bilinen seriye donörlük yapar. 1979-1990 yılları arasında, bir önceki jenerasyonunun önden çekiş aktarması yerine, arkadan itiş ve V8 motorlara dönen Quattroporte, Royale versiyonunda, Maserati’nin 60’ıncı yaşı sebebiyle sadece 120 adet planlandı ancak toplamda 53 adet üretilerek günümüzde koleksiyonerlerin favorileri arasına eklendi.
Sebring
3500 GT üzerinden türetilen Maserati Sebring, 1962 ile 1968 yılları arasında 593 adet üretildi. Amerika pazarı hedeflenerek üretilen Sebring, adını Maserati’nin 1957 12 Saatlik Sebring yarışındaki zaferinden alıyordu. Coupe tasarımlı Sebring’in Vignale tarafından sadece 1 adet üretilen 2 koltuklu Spyder (Cabriolet) versiyonu ne yazık ki seri üretime geçemedi.
Shamal
Maserati’nin 1990 ile 1996 yılları arasında sadece 369 adet üretilen efsane modeli Shamal, BiTurbo model serinin zirvesini oluşturuyordu. Mezopotamya’daki Kuzey rüzgarlarına verilen ad olan Shamal, adı gibi çok sert esen bir performans otomobiliydi. Marcello Gandini’nin tasarladığı, ön camın önündeki spoiler’ı ve çapraz kesimli arka çamurluğuyla ikonik bir görünüm sunan ve sadece 4100 mm uzunluğundaki Shamal, 3.2 litrelik çift turbo beslemeli V8 motorunda 322 HP barındırıyordu. 431 Nm’lik maksimum torkunu arka tekerleklerine Getrag 6 ileri manuel şanzımanla aktaran Maserati Shamal, 270 km/s maksimum hıza çıkabiliyor ve 0-100 km/s hızlanmasını 5.3 saniyede tamamlıyordu.
SUV
Sportif Yararlı Araçlar ya da daha bilinen adıyla Sportif Amaçlı Araçlar olan SUV’ler, arazi araçlarının günümüzdeki adı. Maserati’de ise Grecale ve Levante isminde iki farklı SUV model bulunuyor.
Stellantis
Toplamda 14 ikonik otomobil markasını barındırarak dünyanın en büyük otomobil topluluğu olarak 2021’de kurulan Stellantis, Maserati’nin de yönetimini elinde bulunduruyor.
Targa Florio
Dünyanın en eski motorsporları etkinliği olarak 1906’da ilk olarak İtalya’nın Sicilya Adası’ndaki Palermo’da düzenlenen Targa Florio, yarış haricindeki zamanlarda halka açık bir yol olarak kullanılmaya devam ediyor. Bu ikonik rotadaki son resmi yarış 1977’de düzenlenirken güvenlik gerekçeleriyle artık bu yol sadece özel etkinlikler için kapatılıyor. Targa Florio’nun Maserati için önemi, marka bu yarışı ilk yarış otomobillerinden biriyle 1926 yılında Alfieri Maserati pilotajında kazanmıştı.
Trident
Maserati’nin üçlü mızrak ucu şeklindeki logosunun adı Trident! Neptün’ün mızrağı olan Trident aynı zamanda gücün, canlılığın, cesaretin ve denizlere hakimiyetin simgesi. Maserati’nin bu logoda karar kılmasının ardından bir hikâye yatıyor. İtalya’nın Bologna kentinde güç ve dinçliği temsil eden bir şehir simgesi olan Piazza Maggiore’deki Geç Rönesans döneminden kalma Neptün Çeşmesi’ndeki heykel bu mızrağı da barındırıyor. Maserati Kardeşler’den sanata en yatkın olan Mario, Neptün’ün üçlü mızrak ucunu, motorsporlarında başarılı oldukları gibi diğer kardeşlerine, otomobillerinde kullanmak üzere yeniden tasarlıyor. O dönemde rekabetin çetin olması, Maserati Kardeşler’in başarılarıyla adeta Neptün gibi rakiplerini ekarte etmesini simgeliyor.
Viale Ciro Menotti Fabrikası
Maserati’nin Viale Ciro Menotti Fabrikası, 1939’dan günümüze elde otomobillerin üretildiği bir tesis. Modena’nın kalbinde yer alan bu fabrika, deneyimli çalışanların her aşamada devrede olduğu ve 400 binden fazla kişiselleştirme seçeneğinden süzülen siparişleri tek tek bir araya getiriyor. Elbette son teknolojinin de gerektiği yerlerde devreye alındığı Viale Ciro Menotti Fabrikası, elektrikli modellerin üretimi için kapsamlı bir yenilenmeden geçti.
Veloce
Maserati markalı bisiklet modelleri mevcut. Markanın kuruluşundaki ilk yıllardaki bisiklet tutkusu, Milani markasıyla birlikte yapılan pedallı ulaşım araçlarıyla devam ettiriliyor. Son derece dayanıklı ancak hafif yapıdaki Maserati-Milani Veloce haricinde bir de Turismo isimli bisiklet de bulunuyor. Bu bisikletler 4.000 ile 8.000 dolar arasında satılıyordu.
Venturi
Elektrikli mobiliteye yaptığı yatırımlarla dikkat çeken Venturi markası kapsamındaki ROKiT Venturi Racing, Maserati ile uzun soluklu bir iş birliğine 2022’de imza attı. Dünyanın ilk “Tamamen elektrikli motorsporları etkinliği” olan Formula E şampiyonasında “Gen3” isimli otomobille mücadele eden takımın oluşmasıyla Maserati de bu şampiyonadaki ilk İtalyan otomobil üreticisi unvanını aldı. 66 yıl sonra tek koltuklu araç yarışlarına geri dönen Maserati, bu işbirliği kapsamında özel bir model de tanıttı.
Zagato
1919’da Milano’da kurulan tasarım ve üretim markası Zagato, o yıllardan günümüze Maserati ile çalıştı. İki marka bugüne kadar A6 1500 Panoramica, 450S Costin Coupé, Spyder, Karif, GS Zagato ve Zagato Maserati Mostro gibi efsane üretimler gerçekleştirdiler. Sadece 5 adet üretilen 2016 Zagato Mostro Coupé, 900.000 Euro ile en son bir açık arttırmada yeni sahibine geçerken, yine 5 adet üretilecek 2022 Maserati Mostro Barchetta Zagato’nun fiyatı ise 3 milyon dolar olarak açıklanmıştı.
Zeda
Maserati GranTurismo’nun son üretim örneği olarak tanıtılan Zeda, maviden griye geçen rengiyle akıllara kazındı. Bu renk geçişleri, Maserati’nin geleneğinden geleceğe atılan adımları simgelerken özel teknikler de kullanılarak metal işçiliğinden boya uzmanlığına kadar farklı alanlarda bir şov niteliğindeydi. Modena’daki Viale Ciro Menotti Fabrikası’nda elektrifikasyon ve otonom sürüş yenileme çalışmaları başladığı dönemde tanıtılan Maserati GranTurismo Zeda, 40 bin adetten fazla üretilen seriye saygı niteliğinde dünya turuna çıktı.
Yazı Boyutu:
Maserati markasının modellerini, özelliklerini, geçmişi, bugünü ve geleceğine dair tüm detayları A’dan Z’ye keşfedin.
Dünyanın en köklü otomobil üreticilerinden Maserati, motosporlarından doğan markalar arasında şanlı geçmişini geleceğe taşıyor. Kuruluşunun ilk yıllarında rakipleri karşısında Neptün’ün 3 uçlu mızrağını simge olarak seçerek iddiasını gösteren Maserati, günümüzde elektrikli dönüşüme de yatırım yapıyor. Pek çok modeline rüzgar isimlerini veren Maserati, sportif ve lüks otomobil üretiminde sürücü odaklı ama aynı zamanda yolcuların da konforunu gözeterek her yeni modelini bantlardan indiriyor. Üst düzey malzemelerde İtalyan stilini yüzbinlerce kombinasyonda, deneyimli çalışanlarının emekleriyle birleştiren ikonik markaya dair geçmişten günümüz ve geleceğine dair tüm detayları bu derlemede bulacaksınız. İyi okumalar!