Skinfluencerlar Cevaplıyor: 5 Soruda K-Beauty Bakımı
Yazı Boyutu:
Güney Kore’den doğan çok adımlı bakım hareketi K-Beauty’i skinfluencerlar anlatıyor.
K-Beauty için etkili sonuçları, bütünsel yaklaşımı, ulaşılabilir fiyatları, kanaat önderlerinin etkisi ve yenilikçi içerikleriyle son dönemlerin en hızlı yükselen cilt bakım rutini ve felsefesi dersek yanlış olmaz. Güney Kore’den doğan çok adımlı bakım hareketi K-Beauty’i cilt bakımında görüş ve değerlendirmelerine en güvendiğim skinfluencerlar’a sordum. Onlar da değerli görüşlerini tarafsız olarak içtenlikle paylaştılar.
- K-Beauty’i bu kadar ayrıştıran ve farklı yapan nedir sizce?
- Hiç deneyimlememiş birine ilk nerden başlamasını önerirsiniz?
- Sizce bir defa K-beauty kullanan biri bir daha neden vazgeçemiyor? Sizce K-Beauty bağımlılık yaratıyor mu?
- Kullanmamalı veya memnun kalmaz dediğiniz bir kullanıcı profili var mı?
- Bu durumda, K-beauty ürünleri diğer kozmetik ürünlerle kombineli kullanılabilir mi?
K-Beauty’i bu kadar ayrıştıran ve farklı yapan nedir sizce?
Ceyda Sinağ/bollove_beauty
K-Beauty’nin diğer kozmetiklere göre en önemli farkı bence şu; yıllardır peşinden koştuğumuz “güzel cilt” hedefinin aslında “sağlıklı cilt”ten geçtiğini ilan etti ve tüm formüllerini ve ürün iddialarını bu yönde oluşturdu. Fakat sağlıklı cilt, bulanık bir terim. Nedir sağlıklı cilt? Hemen bunun tanımını da yaparak “Sağlıklı cilt eşit cilt tonlu, güneşten korunmuş ve parlayan bir cilttir” dedi. Yani bize hangi hedeflerin peşinden koşmamız gerektiğini de söyledi.
Tüm ürün formüllerinin bu hedefleri yansıttığını düşünüyorum; bol nem içerikleri, antioksidanlar, cilt tonu açıcı aktifler gibi. Öyle başarılı oldu ki, günümüzde güzellik algısını da değiştirdi. Bugün peşinden koştuğumuz “glowing skin/parlayan cilt” sağlıklı cilttir yani eşittir güzel cilttir; güzel budur; tanımı budur; ona ulaşmak için yapılacaklar budur; rutinler ve içeriklerle buna ulaşabiliriz, algısı artık hepimize hakim.
Begümhan Coşkun/skinadvocate
Kore kozmetiğinde Doğu tıbbının botanik özlerden faydalanma kökenlerini sıklıkla görüyoruz. Bitki özlerini, formüllerine, diğer kozmetik markalarında olmayan bir çeşitlilikte dahil ediyorlar ve bu konuda da trend belirleyici olabiliyorlar. Bu noktada da merak uyandıran ürünler çıkabiliyor. Özellikle cildi nemlendirme ve güneş koruması konusundaki hassasiyetleri, çok keyifli ve etkin ürünler bulmamıza olanak sağlıyor.
Çisem Çakır
Daha erişilebilir fiyatlara, bazı çok yüksek fiyatlı markalardan çok daha iyi verim alabileceğimiz ürünler tasarlıyor ve çoğunlukla kendi Kore Hanbang tıbbi bitkilerinin özlerini kullanıyorlar. Ayrıca cilde ihtiyacı olanı vermeyi hedefleyen, essence, nemlendirici tonik, toner pad, kağıt maske gibi pek çok farklı ürün segmentini, bir sektöre dönüşmesiyle de ön plana çıktı diyebiliriz.
Genelleme yaparak bir değerlendirme yapacak olursam; benim için en önemli farkı, içeriğe ve formülasyona önem veriyor olmaları ve bunu olabilecek en uygun fiyatlara sunmaları. Elbette, Sulwhasoo gibi, daha pahalı Kore markaları da var ve bu markalar da içeriklerinin pahalılığı ve senelerce süren arge-teknoloji çalışmaları sebebiyle yine gözümde özel bir yere sahipler.
Elif/eljfthings
Ben bu cevaplara ek olarak şunu söyleyebilirim; K-beauty’de ürünlerin sahip olduğu bitki özlerinin çeşitliliği, bazı diğer kozmetik markalarında karşılayamayacağımız seviyelerde. Bu çeşitlilik de bende, üründen alınabilecek potansiyel etkiyi merak etmemi ve K-beauty’e daha hevesli yönelmemi sağlıyor.
Liliana Berber/blondy_beauty_lab
Kore kozmetiğinin kalitesiyle ve yenilikçi gelişmeleriyle fark yarattığını düşünüyorum. Ürünlerini sürekli olarak yeni teknolojilerle ve diğer üreticilerde çok sık görmediğimiz içerik ve aktif maddelerle geliştiriyorlar. Güzellik ve cilt bakımı alanındaki son trendleri ve bilimsel keşifleri yakından takip ediyorlar. Diğer bazı büyük üreticiler formülleri değiştirme konusunda uzun süre “düşünürken”, Koreliler yeni formül geliştirmede hız kesmiyor. Ayrıca Kore kozmetik markaları ülkenin kültüründen ve hükümet desteğinden büyük ölçüde faydalanıyor.
Orta fiyat segmentindeki kozmetikler bile her zaman çok kaliteli, özenli ambalajlara, cilde hoş gelen eriyen dokulara ve neredeyse algılanamayan kokulara sahip. Çoğu zaman formülleri, kalite açısından diğer ülkelerin yüksek segmentinde yer alan markalarla benzerlik gösteriyor. Son olarak da bana göre en büyük fark; Kore kozmetik ürünleri cilt sorunlarının sonuçlarını çözmek yerine o sorunların sebeplerine yöneliyor. Hâl böyle olunca da çoğu üründe sert ve tahriş edici formülleri görmek neredeyse imkansız oluyor.
Arzu Betül Çelik
K-beauty cilt bakımının ne kadar çok ciddiye alınabileceğini hem doğal içeriklerle hem de titizlikle oluşturulan çok aşamalı rutinlerle tüm dünyaya gösterdi. Kozmetik ürün kullanma algısının sadece hoş kokulu içeriklerle cildi beslemek olmadığını ve kullanıcıların da içerik bilgisiyle cildini anlayıp söz sahibi olabileceğini kanıtladı. Aynı zamanda sağlıklı cilt vurgusu yaptığından doğallıktan uzak makyaj algısını da sorgulattığını düşünüyorum.
Hiç deneyimlememiş birine ilk nerden başlamasını önerirsiniz?
Dilara/skinguardiann
Ben de bitki özleriyle geliştirilen nemlendirici essence’ları söyleyebilirim. Kendimden örnek vermek gerekirse, Kore ürünlerine ilk, I’m From’un Mugwort Essence ve Rice Toner ürünleriyle başlamıştım. Kore’nin sağlıklı cilt hedefini destekleyen, sade ve çözüm odaklı ürünler. Ek olarak her cilt tipinin sevebileceği farklı farklı güneş kremi seçenekleri var. Bu güneş kremleri güneşten koruma dışında antioksidan etkili ya da cildi yatıştırıcı içerikler de barındırdığı için dermokozmetikten ayrışıyor. O yüzden güneş kremiyle de başlanabilir.
Begümhan Coşkun/skinadvocate
K-beauty’de diğer markalarda çok sık görmediğimiz bir ürün grubu var, o da “essence”. Missha Time Revolution the First Treatment Essence Türkiye’den de erişimi olan kült bir esans olarak ilk aklıma gelenlerden.
Editörün Notu: K-Beauty’de esans, temizleme ve toniklemeden sonra, serum ve nemlendiricilerden önce uygulanan hafif, su bazlı bir cilt bakım ürünüdür. Genellikle K-güzellik rutininin “kalbi” olarak tanımlanır ve nemlendirme, bakım yapma ve cildi diğer ürünlere hazırlama konusunda önemli bir rol oynar.
Ceyda Sinağ/bollove_beauty
Niasinamidi formülde kullanmayı çok iyi başardıklarını düşünüyorum. Denediğim Niasinamidli ürünlerini hep çok beğendim. Eşit cilt tonu, nem ve parlaklık için Niasinamid içeren bir serum ya da esans tavsiye ederim. Spesifik olarak Manyo Niasin Esans ya da Axis-y Dark Spot Correcting Glow Serum derim.
Arzu Betül Çelik
Mizon All in One Snail Repair Cream, hem akne izleri hem çizgi bakımı hem de elastikiyet için farklı yaş gruplarına da hitap edebilecek, çözüm odaklı müthiş bir destek ürünü. Başlangıç için anlamlı olabileceğini düşünüyorum.
Çisem Çakır
Ciltlerine uygun bir essence veya nemlendirici tonik denemekle başlayabilirler. Zaten ana hedef nemli ve suya doymuş parlak cilt olduğu için bu amaçla üretilmiş çok ürünleri var. Güneş kremi formülasyonları da çok başarılı ve konforlu oluyor. Size, her gün, güneş kremi sürmeyi istetecek kadar iyi formüller çalışıyorlar. Kağıt maskeler bana biraz israf gibi gelse de özel günlerde cildi bolca nemlendirmek makyaja hazırlamak için tercih edilebilir.
Elif/eljfthings
İlk başlayanlara önerim esansları denemeleri olacaktır, çünkü kullanılmadan ciltte ne kadar fark yaratacakları kesinlikle anlaşılmıyor. Özellikle neme doygunluk, sağlıklı parlama için Cosrx Snail 96 Mucin Power Essence ve Manyo Galactomy Essence’ın benim için her zaman yeri farklıdır.
Liliana Berber/blondy_beauty_lab
Ben de güneş koruyucu diyebilirim. Kore’nin kar beyazı ten kültürü kozmetik kategorisine de yansımış durumda. Koruyucu özelliği yüksek, yeni nesil kararlı filtrelere ek olarak ürünlerin hızla emilen ve yağlı bir tabaka bırakmayan, konforlu ve hafif dokuda olmaları çok etkileyici. Birçok Kore markası koruma faktörünü doğrulama amacıyla farklı laboratuvarlarda yaptırdıkları bağımsız testler sayesinde de daha güçlü bir güven duygusu yaratıyor. Güneş ürünlerine ek olarak onarıcı ürünleri söyleyebilirim.
Çünkü hemen hemen tüm onarıcı ürünlere aynı zamanda cildin koruma bariyerinin ihtiyacı olan; seramid, kolesterol, yağ asitleri gibi, tüm gerekli lipitleri içeriyor. Birçok formülde hassasiyet ve kızarıklığı hızlı bir biçimde azaltmayı destekleyen nöropeptitleri görebiliyoruz.
Sizce bir defa K-beauty kullanan biri bir daha neden vazgeçemiyor? Sizce K-Beauty bağımlılık yaratıyor mu?
Dilara/skinguardiann
Ben cilt bakımını genel anlamda bir terapi yöntemi olarak görüyorum. K-Beauty’nin de birkaç adımlı cilt bakımı uygulamasıyla, kullananlara bu terapi deneyimini yaşattığını düşünüyorum. Aynı zamanda ürünlerin cilde faydaları da gözle görülür seviyede olduğu için vazgeçilemez hale geliyor.
Ceyda Sinağ/bollove_beauty
Ben bu durumun K-Beauty özelinde değil, ürün özelinde olduğunu düşünüyorum. Bazı ürünler gerçekten ciltte fark yaratıyor, dolayısıyla insan da vazgeçmek istemiyor. Bu etki K-Beauty ürünlerinden birinde yaşandıysa vazgeçilememesi çok muhtemel. Ben de işim gereği birçok marka denemeseydim K-Beauty’de vazgeçmeyeceğim ürünler; daha önceki soruda da bahsettiğim Axis-y Dark Spot Correcting Glow serum, Manyo Niasin Esans ve ek olarak Wishtrend UV Defense Moist Cream olurdu. Umarım unuttuklarım yoktur!
Çisem Çakır
K-Beauty’de ürünlerin formülasyonları genel olarak çok iyi oluyor. Markaların belli bir vizyonu oluyor ve bunu ürünlerine de iyi bir şekilde yansıtıyorlar. Üstelik premium markalara göre daha etkili ürünleri de oluyor, haliyle insanlar da daha fiyatlı ürünler yerine bu ürünlere yöneliyor. Daha fazla etki gördüklerini düşündükleri ürünlere hem daha hesaplı hem de harika bir kullanıcı deneyimiyle ulaşabiliyorlar. Çok adımlı rutinler, her ne kadar herkese uymasa da essence, nemlendirici tonik, asit ürünleri, serumlar gibi ürün çeşitliliği arttıkça, rutine ayırdığınız vakit de artabiliyor.
Bu durum da insanlardaki ‘self care’ duygusunu tatmin edebiliyor. Son olarak k-dramaların, k-pop dünyasının, yani kısaca k-wave’in de yaygınlaşmasıyla genel olarak K-beauty e olan ilgi daha da arttı. Çünkü hem dizilerde ciddi anlamda ürün yerleştirmelere denk geliyoruz hem de k-pop ve dizi artistlerinin marka yüzü olması bu etkiyi yaygınlaştırıyor.
Begümhan Coşkun/skinadvocate
Bu durum benim için pek geçerli değil mesela, o kadar sıkı tutkunu olduğumu söyleyemem. Sadece güneş kremleri özelinde bir şey ekleyebilirim; inanılmaz hafif güneş kremi formüle ediyorlar. En konforlu güneş kremlerini K-beauty markaları sunuyor. Bir dönem çıkan SPF test skandalları mesafe koymamıza sebep olsa da aslında konunun üzerine gitmiş olduklarını ve bir daha böyle bir skandalı tolere edemeyeceklerini gözeterek daha iyi denetim mekanizmaları kurduklarını düşünüyorum.
Editörün Notu: 2019 ve 2020 yıllarında, bazı popüler Kore güneş kremi markalarının GKF (Güneş Koruma Faktörü) derecelerini yanlış beyan ettiği bir dizi olay sonrası, cilt kanseri ve güneş hasarını önlemede güneş korumasının önemi göz önüne alındığında, tüketiciler arasında yaygın endişe ve güvensizlik durumu oluştu.
Ceyda Sinağ/bollove_beauty
Begüme katılıyorum güneş koruyucuları çok hafif ve güneş koruyucu sevmeyenlere sevdirecek cinsten. Örneğin Dr.Ceuracle güneş koruyucunun jel yapısı ve hafifliği inanılmaz!
Liliana Berber/blondy_beauty_lab
Hem konforlu formülleri ve kullanımlarıyla hem de kalite performans oranının yüksek olmasıyla kaliteli ve sevilen marka imajını hızla oluşturuyor. Etkili sonuçları hızla gören kullanıcılar da üründen memnuniyet duyuyor. Farklılaştıkları nokta gerek kullandıkları aktif içerikler olsun gerekse üretim yöntemleri veya kurumsal prensipleri olsun, kullanıcılarının marka değerini çok net okuyabildiğine ve kendi değerleri ile ilişkilendirebildiğine inanıyorum.
Arzu Betül Çelik
K-beauty cildi agresif içeriklere boğmaktansa “önlemek sonrasında tedavi etmekten daha kolaydır” felsefesine daha yakın bir duruş sergiliyor. Cildi özenli adım adım beslerken son aşamada güneş kremiyle koruma altına alma mantığını zihinlerimize kazıyıp aynı zamanda yenilikçi içerikler ve dokular sunduğundan bence bağımlılığı hak ediyor.
Kullanmamalı veya memnun kalmaz dediğiniz bir kullanıcı profili var mı?
Çisem Çakır
Bence çok hassas cilt tipine sahip kişilere, kabarık içerik listeli ürünlerden uzak durmalı. Roza ve egzamaya meyilli ciltler daha basit içerikli ürünlere yönelebilirler. Kullanmadan önce kesinlikle yama testi yapılmalı, çünkü K-beauty de kullanılan salyangoz musini, artemisia özü gibi bazı popüler içerikler her ciltle anlaşamayabiliyor ve alerjik reaksiyona neden olabiliyor.
Editörün Notu: Yama test, kozmetik ürünlerde, potansiyel alerjenleri tanımlamak için kullanılan bir teşhis prosedürüdür ve az miktarda ürün, kişinin sırtında, genellikle kürek kemikleri arasına, hipoalerjenik bantlarla yapıştırılan yamanın üzerine, 48 saat çıkartılmadan duracak şekilde uygulanır. 48 saatin sonunda çıkartılan yamaların altında ve çevresinde kızarıklık, şişlik veya kaşıntı gibi herhangi bir reaksiyon belirtisi varsa bu durum olası alerjeni tespit etmeye yardımcı olur.
Begümhan Coşkun/skinadvocate
Bence cilt bakımında, az ve öz ürünle, tüm rutini tamamlamak isteyenlere çok hitap etmiyor. Bana daha çok, genç ve az sorunlu ciltlere yönelik güzel nem ürünleri vadediyor gibi geliyor. Sorunlar yaş veya yaşam tarzı gibi başka açılardan derinleştikçe yetersiz kalabilir diye düşünüyorum.
Ceyda Sinağ/bollove_beauty
Bu cevaplara katılıyorum, özellikle hem içerik listesi kalabalığı hem de salyangoz musini konusunda. Sadece şöyle bir ekleme yapabilirim; sivilce sorunu olan tepkili ciltler de Kore’nin uzun adımlı rutinlerini harfiyen uygulamalıyım diye düşünmesinler çünkü bu kadar çok ürün iyi gelmeyebilir. Cildinizin tepkisine göre en az adımla başlamak daha faydalı diye düşünüyorum.
Ayrıca bu esnekliği ürün kombinasyonunda da göstermek lazım. Rutindeki her ürün K-beauty olmak zorunda değil. Bunları göz önünde bulundurup, kendine uygun rutini şekillendirdiği sürece, herkes K-Beauty kullanabilir.
Liliana Berber/blondy_beauty_lab
Daha önce hiç Kore kozmetiği kullanmayan bir kişinin gözünü korkutabilecek çok fazla şehir efsanesi var bence; modası geçen bir trend olan 10 adımlı cilt bakımı rutini veya k-beauty’nin sadece asya cildi için uygun olduğu ve diğer ciltler için uygun olmadığı gibi. Asya cildinin daha hassas ve nemsiz olduğu, pigmentasyona daha yatkın olduğu doğru olmakla beraber, diğer hiçbir cilt tipinden farklı olmadığını düşünüyorum.
Söyleyebileceğim tek eksi yanı, formülasyonlarının çok uzun bir listeye sahip olması ve çok sayıda bitki özü içermeleri. Son dönemde birçok marka minimal formülasyonlara ve konumlandırmaya yöneldiler ve ben bu trendi gerçekten çok sevdim.
Bu durumda, K-beauty ürünleri diğer kozmetik ürünlerle kombineli kullanılabilir mi?
Arzu Betül Çelik
Bence Fransız eczane ürünleriyle Kore ürünleri rahatlıkla kombine kullanılabiliyor. Yıkama jelleri, termal ve miselar sular ile Kore’nin essence, serum ve ampülleri beraber düşünülebilir.
Begümhan Coşkun/skinadvocate
Bence de kesinlikle kullanılabilir. Ben batı markalarının birden çok aktifi kombinleyen serumları ile daha az ürünlü bir rutin oluşturup, bu rutini sakinleştirici, nem etkili ve güneş koruyucu K-Beauty ürünleri ile tamamlamayı seviyorum.
Liliana Berber/blondy_beauty_lab
Elbette yapabilir ve çok iyi sonuçlar alabilirsiniz. Tüm markalar hemen hemen aynı içerikleri kullansa da Kore kozmetik ürünlerinde özellikle AHA , BHA asitleri veya Retinoidler gibi belirli aktif maddelerin yüksek konsantrasyonlarda kullanılmıyor olması, bazı cilt problemlerini çözmede yetersiz gelebiliyor. Ben bu tarz içerikleri onarıcı ve nemlendirici Kore ürünleriyle desteklediğimde çok daha hızlı sonuçlar alabiliyorum.
Elif/eljfthings
Ben de essence, tonik ve güneş kremlerini diğer ürünlerle kombinlemeyi seviyorum. Özellikle retinol gibi aktif icerikleri kullanırken elim hep essencelara ve nem toniklerine gidiyor. Nemlendirici hafifliğinde güneş kremlerini de, dermokozmetik tercihlerimin üzerine, yaz, kış keyifle kullanıyorum.
{27260}