Gamze Saraçoğlu'yla Ayakkabı Tasarımı Üzerine
Yazı Boyutu:
Koleksiyonlarına attığı imza ile çok beğenilen Gamza Saraçoğlu geçtiğimiz günlerde İDMİB’in düzenlediği Ayakkabı Tasarım Yarışması’nda kreatif direktör olarak rol aldı. Yarışmacıların çizimlerinden üretim sürecine her bir detayla yakından ilgilenen Gamze Saraçoğlu’yla yarışma süreci, ayakkabı tasarımı, yeni nesil tasarım anlayışı ve sürpriz projelerinden konuştuk.
Bu yıl İDMİB tarafından dördüncüsü düzenlenen Ayakkabı Tasarım Yarışması’nda kreatif direktörlüğü üstlendiniz. Sizin bir ayakkabı tasarımında önem verdiğiniz noktalar nelerdir?
Özgünlük, her alandaki tasarımın ve tasarımcının dikkat etmesi gereken en önemli noktaların başında geliyor. Ancak tasarımın özgün ve yaratıcı olurken aynı zamanda “üretilebilir” olmasına da özen göstermek gerekiyor. Bu noktaların ardından tasarımı hayata geçirirken doğru materyali seçmek ve tasarımı en iyi eşleşeceği materyal ve aksesuarla birleştirmek önemli detaylar arasında yer alıyor. Bir de tabii işin finalinde çizdiği tasarımlara ne kadar yakın bir üretim yaptığı da en önemli noktalardan biri bence.
Yarışmanın katılımcılarına ne gibi tavsiyeleriniz oldu?
Yarışmacılara en önemli tavsiyem üretim süreçlerini sıkı takip etmeleri oldu çünkü özellikle ayakkabıda kullanılacak ufacık bir detay ya da farklı bir materyal, tasarımı tamamen değiştirebiliyor. Değerlendirme aşamasında da en çok dikkat ettiğimiz unsur, paftalardaki tasarımlara ne kadar yakın bir üretim yapıldığı oldu. Bu nedenle üretim süreçlerinde özenli ve dikkatli olmalarını ilk günden itibaren hep tavsiye ettim. Bunun yanı sıra katılımcılara özgün, yaratıcı ve üretilebilir tasarımlar sunmalarının öneminin altını hep çizdim. Bu tasarım yarışmalarının amacı; adayların yaratıcılıklarının sınırlarını zorlarken aynı zamanda sektöre yeni bir tasarım katmaları ve ilerleyen dönemde kendi katma değerli tasarımlarıyla ekonomi ve ihracata katkı sağlamaları.
Tasarım yarışmalarının katılımcıların kariyerlerine ne gibi katkıları oluyor?
En başında bu yarışmalar İDMİB gibi birliklerin yıllardır sektöre sağladıkları katkılar ve misyonları ışığında hazırlanıyor. Dolayısıyla yarışmacılar her şeye bu bilgi ve donanımla, katkıyla başlıyorlar. Bunun yanı sıra yarışmacıları bekleyen en önemli ödül yurtdışında eğitim hakkı kazanmak. Her ne kadar ülkemizde çok iyi eğitim veren moda okulları olsa da öğrenciler yurtdışında farklı kültürleri gözlemleyip, etkileşime geçerek vizyonlarını genişletme imkanı buluyorlar. Aynı zamanda kendi kategorisinde dereceye giren öğrencilerimizi bekleyen para ödülü de geleceklerine ve kariyerlerine katkı sağlamaları ve yatırım yapmaları için harika bir fırsat oluyor.
Her konuda hızla giden bir dijitalleşme sürecinin içindeyiz. Tasarım dünyasında bunun yansıması ne yönlü oluyor? Elle çizim yerini dijital çizime mi bırakıyor? Sizin değerlendirme kriterinize göre ikisi arasında bir fark var mı?
Evet, düzenlediğimiz ayakkabı tasarım yarışmamız bile kadın, erkek ve dijital kategori olmak üzere üç kategoriden oluşuyor. El çizimi her ne kadar bizim için çok değerli olsa da içinde bulunduğumuz dijital çağda çok çeşitli programlar aracılığıyla öğrencileri tasarımlarını daha iyi ifade edebilecekleri dijital tasarımlara teşvik etmeyi amaçlıyoruz. Yarışmamızda da tasarımların birçoğu dijital ortamda hazırlanmış durumda. Elle çizim elbette değerini korumaya devam edecek ancak dijital çizim de ayrıca değer kazanmaya devam ediyor.
Ayakkabı tasarım süreci nasıl ilerliyor? Bir koleksiyon tasarlarken sizin ilk adımınız / çıkış noktanız ne oluyor?
Aslında ayakkabı tasarlama süreci bir kıyafet tasarlamaktan çok da farklı ilerlemiyor diyebilirim. Üretim süreçleri birbirinden tamamen farklı olsa da bir tasarım yaparken her zaman bana keyif veren, beni sosyal ve kültürel açıdan besleyen şeylerden ilham alıyorum. Bu seyahat ettiğim bir şehir, gezdiğim bir galeride gördüğüm sanat eseri ya da başlı başına hissettiğim bir duygunun kendisi bile olabiliyor.
Bir tasarımcı gözüyle siz kıyafet ve ayakkabı alışverişi yaparken nelere dikkat ediyor, neleri tercih ediyorsunuz? Kendi tarzınızı nasıl yorumlarsınız?
Tasarımcı olarak couture ürünler tasarlıyor olsam da her zaman zamansız, sürdürülebilir ve uzun ömürlü ürünler tasarlamak benim ana prensibim. Kendi tarzımda da zamansız ve basic ürünler kullanmayı çok seviyorum. Alışverişlerimde tercihlerim hep bu yönde oluyor.
Önümüzdeki dönemde sizden ne gibi sürprizler göreceğiz? Yeni tasarımlarınız ve projelerinizden bahseder misiniz?
Şu anda bir yandan Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde verdiğim dersler devam ederken atölye olarak kapsül bir pre-couture koleksiyon hazırlıyoruz. Aynı zamanda Türkiye’nin en önemli birkaç markasına da danışmanlık veriyorum.
