2025 Sonbahar/Kış Milano Moda Haftası Defileleri

Yazı Boyutu:
Moda haftaları hız kesmeden devam ederken gözler defilelerin sonraki durağı Milano’ya çevriliyor. Lüks İtalyan modaevlerinin 2025 Sonbahar/Kış koleksiyonlarının sunulduğu defileleri sizler için bir araya getirdik.
25 Şubat- 3 Mart tarihleri arasında gerçekleşecek Milano Moda Haftası, açılışını Gucci ile yapıyor. Geçtiğimiz haftalarda kreatif direktör Sabato De Sarno ile yollarını ayıran İtalyan modaevinin 2025 Sonbahar/Kış koleksiyonu markanın kreatif ekibi tarafından hazırlandı. Bu yıl 50. yıldönümünü kutlayan ve markanın kurucusu Guccio Gucci’ye saygı duruşu niteliğinde olan amblem de bu defile ile kutlanıyor olacak. Gucci’nin ardından Iceberg, Alberta Ferretti podyumda yer alıyor ve DsQuared2 ile Milano’nun ilk günü kapanıyor. Jil Sander, Fendi, Prada, Etro, Versace gibi İtalyan moda devlerinin yer alacağı Milano Moda Haftası’nın detaylı takvimine aşağıdan ulaşabilirsiniz.
*Bu içerik güncellenmeye devam etmektedir.


Gucci
Sabato De Sarno’nun dönemindeki Gucci, onun ayrılışıyla birlikte hızlı bir değişime girdi. Markanın kreatif takımı tarafından hazırlanan bu koleksiyonda Sarno’nun imza haline getirdiği Ancora bordosunu da artık görmüyoruz. Defile, markanın kurucusu Guccio Gucci’ye saygı duruşunda bulunan amblemin platforma işlendiği büyük, zümrüt yeşili bir podyumda gerçekleşti.

Koleksiyonda, hardal sarısı, kahve tonları ve defilenin konseptini tamamlayan zümrüt yeşili gibi renkler göze çarparken, kürk ceketler, Tom Ford imzalı 90’ların gösterişli kadife takımlarını hatırlatan parçalar da dikkat çekiyordu.




Alberta Ferretti
Alberta Ferretti’nin “Progressive Romantics” adlı 2025 Sonbahar/Kış koleksiyonu, Ferretti’nin romantik çizgisini, markanın kreatif direktörü Serafini’nin kişisel vizyonu ve bakış açısıyla harmanlıyor. Palazzo Donizetti’de gerçekleşen şov, markanın tarihinde önemli bir yere sahip. Ferretti’nin liderliğinde, Franca Sozzani’nin ilham verici etkisiyle, Serafini geçmişe yaslanmadan, Ferretti’nin zarif çizgisini modern bir bakış açısıyla harmanlamayı başardı. Koleksiyon, antik Yunan ve Roma’dan izler taşıyan kesimler ve 20. yüzyıl ortası mirasından ilham alırken, aşırı nostaljik referanslardan kaçındı.



DsQuared2

Dsquared2’in Sonbahar/Kış 2025 koleksiyonu için ikiz yaratıcı direktörler Dean ve Dan Caten, 30. yıldönümlerinde tarzlarını ve yol boyunca oluşturdukları topluluğu haklı bir şekilde kutluyorlar. Koleksiyonda, kovboy estetiğinde parçalar, disko kraliçeleri, glam rock’çılar ön plana çıkıyordu. Deri ve metalik kumaşlar, kovboy şapkaları, püskül detaylar tasarımlarda dikkat çeken unsurlardandı. Naomi Campbell’in de yürüdüğü defilede, deri korse detaylı bir bodysuit ile olan görünümü diz üstü deri çizmelerle tamamlanıyordu.








Jil Sander
Lucie ve Luke Meier, Jil Sander’daki yolculuklarını, güç ile inceliği, yapı ile akışkanlığı dengeleyen bir koleksiyonla noktaladı.



Keskin hatlı terzilik ile ruhani süslemeler arasındaki kontrast, koleksiyonun temel dinamiğini oluştururken, ham kesim detaylar, çelik delikler ve piercing etkili mücevherler modern bir sertlik kattı. Zımbalı botlar ve sıkılmış çift kemerler güçlü bir tavır sergilerken, tüylü dış giyim, yumuşak örgüler ve degrade çiçek baskılarıyla bezeli aerodinamik paltolar bu sertliği rafine bir zarafetle dengeledi. Transparan eteklerden uçuşan tüyler ve saten elbiselerdeki fiyonk detayları, finalde sessiz bir duygusal ağırlık taşıyan beyaz elbiseyle doruğa ulaştı.

Meier çifti, tepeden tırnağa siyah giyinerek el ele verdikleri vedalarıyla söze gerek bırakmadan sahneyi terk etti. Bu koleksiyon, onların Jil Sander’daki izlerini kalıcı kılan, modern kimliğin güçlü ve etkileyici bir özeti olarak moda arşivlerine kazındı.
Diesel

Diesel, küçüğe büyük oynuyor. İtalyan denim devi, 2025 Sonbahar/Kış koleksiyonunda minik jean’ler ve dev çantalar sunarken, cesur siluetler ve dokular arasında bir dinamizm yaratıyor.
Diesel’in kreatif direktörü Glenn Martens—ki yakında Maison Margiela’nın da başına geçerek oldukça yoğun bir döneme girecek—markaya Y/Project günlerinden miras kalan abartılı oyunbazlığı aşılamaya devam ediyor. Bu da bolca materyal deneyi ve sıra dışı ‘statement’ parçalar anlamına geliyor. Koleksiyondaki çapraz puffer ceketler ve yapay eskime efektleriyle tamamlanmış parlak deri takımlar, bu yaratıcı vizyonun birer yansıması.




Ancak Diesel her şeyden önce bir denim markası ve koleksiyonun asıl mesajını jean’lerde görmek mümkün.
FW25 podyumunda jean’ler dikkat çekici derecede küçük. Hacim olarak değil, bel yüksekliği açısından. Ultra düşük belli pantolonlar, yok denecek kadar kısa mikro şortlarla tamamlanan mini eteklerle birlikte defilede sıkça karşımıza çıktı.
Marni

Marni’nin 2025 Sonbahar/Kış Vol. 2 koleksiyonu “The Pink Sun,” markanın tarihsel mirasını, Francesco Risso’nun sanatsal vizyonuyla yeniden şekillendiriyor. Olaolu Slawn ve Soldier Boyfriend kolektifiyle gerçekleştirilen bu iş birliği, geleneksel işçiliği özgür ve deneysel bir yaklaşımla harmanlıyor.



Milano’nun sanat salonlarından ilham alan defile atmosferi, Marni’nin sürekli evrilen yaratıcı kimliğini vurgularken, koleksiyonun estetik dili alışılmış motifleri beklenmedik formlarla buluşturuyor. Keskin hatlı bir takım elbiseye dönüşen kurt postu, saten elbiselerden taşan çiçek formları ve tüylü dokular, giyilebilirlik ile sanatsal anlatım arasındaki dengeyi ustalıkla kuruyor.
Slawn’ın güçlü fırça darbeleri ve dinamik renk paleti, koleksiyonun baskılarını belirlerken, bu sanatsal enerji defilenin öne çıkan görünümlerinde hayat buluyor.
Fendi
Fendi’nin 2025 Sonbahar/Kış koleksiyonu, markanın 100. yılını kutlarken mirasını modern bir bakış açısıyla yeniden yorumluyor. Milano’da, dev bir Roma palazzo kapısıyla açılan defilede, Silvia Venturini Fendi’nin torunları kapıyı aralayarak markanın geçmişi ve geleceği arasındaki köprüyü simgeliyor.




Venturini Fendi, zamansız kodlara sadık kalarak, ikonik Baguette ve Peekaboo çantaları, suni vizon paltoları ve taş işlemeli giysileri koleksiyonun merkezine yerleştiriyor. Hayvan desenleri, tüylü aksesuarlar, parlak deri takımlar ve nötr tonlara eşlik eden çarpıcı renk vurguları, nostaljiye saplanmadan markanın özgün estetiğini ileri taşıyor.


“Fendi bana geleceği hatırlatıyor,” diyen Venturini Fendi, arşivlere sıkışmaktansa kişisel anılar ve günümüzün ruhuyla şekillenen bir anlatıyı tercih ediyor. Koleksiyon, geçmişten güç alarak geleceğe yönelen, kendine güvenen ve zamansız bir vizyon sunuyor.

Max Mara

Max Mara’nın 2025 Sonbahar/Kış koleksiyonu, markanın zamansız zarafetini günümüz kadınının dinamizmiyle birleştiriyor. Güçlü terzilik ve yumuşak formlar arasındaki denge, koleksiyona hem yapı hem de akışkanlık katıyor.





İkonik kaşmir ve yün paltolar, heykelsi siluetler ve maskülen kesimli takımlar, Max Mara’nın özünü yansıtırken, nötr palet araya serpiştirilen zengin mücevher tonlarıyla canlanıyor. Bel vurgulu kabanlar, geniş paça pantolonlar ve kusursuz örgüler, hareket özgürlüğüyle güçlenen sofistike bir tavır sergiliyor.
Koleksiyon, klasik kodları koruyarak işlevselliği ve çağdaş şıklığı aynı potada eritiyor.
Blumarine
David Koma, Blumarine’in 2025 Sonbahar/Kış koleksiyonunda markanın romantik kimliğine keskin bir güç katıyor. Stromboli’nin siyah kumlarından ilham alan koleksiyon, derin kırmızılar ve koyu tonlarla şekillenirken, Sicilya devedikeni motifleri işleme ve metal detaylarla güç kazanıyor.



Korse benzeri ceketler, akışkan pantolonlar ve Chantilly dantel elbiseler yapı ve hafiflik arasında dengeli bir kontrast sunuyor. Metal güller, zımbalar ve üç boyutlu çiçek işlemeleri dokusal zenginlik katarken, streç rugan çizmeler ve keskin hatlı aksesuarlar koleksiyonun iddialı duruşunu tamamlıyor.






Koma, Blumarine’in nostaljik duyarlılığını modern bir tavırla yeniden şekillendiriyor. Romantik ama kararlı, narin ama güçlü… Bu koleksiyon, geçmişi geride bırakmadan geleceğe doğru cesur bir adım atıyor.
Prada

Prada’nın 2025 Sonbahar/Kış koleksiyonu, markanın köklü mirasını günümüz estetiğiyle buluştururken, klasik terziliği modern detaylarla yeniden yorumluyor. Miuccia Prada ve Raf Simons, maskülen ve feminen çizgiler arasında akıcı bir geçiş sağlarken, koleksiyon genelinde yapı ve akışkanlık arasındaki kontrast dikkat çekiyor.



Sert kesimli kabanlar ve askeri esintiler taşıyan ceketler, hafif transparan katmanlar ve yumuşak drapelerle dengeleniyor. Renk paleti çoğunlukla nötr tonlara odaklanırken, dokuların zenginliği koleksiyona derinlik katıyor. Aksesuarlar ve ayakkabılar ise gösterişten uzak ama güçlü bir tavır sergiliyor.



Prada, geçmiş referansları fazla vurgulamadan zamansız bir duruş ortaya koyuyor. Keskin, rafine ve markanın özüne sadık ama aynı zamanda güncel bir bakış açısı sunuyor.
MM6 Maison Margiela
MM6 Maison Margiela, 2025 Sonbahar/Kış koleksiyonunda dekonstrüksiyonu özgün ve incelikli bir yaklaşımla ele alıyor. “Giysi Askısı” omuz pedleri, keskin siluetler ve şeffaf katmanlar markanın imza estetiğini yansıtırken, parçalar gizli detaylarla zenginleştiriliyor.




Kadın koleksiyonunda, erkek giyimindeki siyah-beyaz hakimiyeti yerini toprak tonları ve kırmızı-mavi dokunuşlara bırakıyor. Trençkotlar bel hizasında kesilirken, çıkarılabilir omuz pedleri ve kesilmemiş dikiş detayları, her parçaya kendine özgü bir hareket katıyor.
Glenn Martens’in Maison Margiela’daki rolü henüz resmileşmese de, koleksiyonun Diesel ve Jean Paul Gaultier iş birliklerindeki dekonstrüksiyon ruhunu yansıtması dikkat çekiyor. MM6, Margiela mirasını koruyarak minimalizmi yeni ve iddialı bir bakış açısıyla yeniden tanımlıyor.
Roberto Cavalli



Roberto Cavalli’nin Sonbahar/Kış 2025 koleksiyonunda Fausto Puglisi, markanın gösterişli ruhunu daha incelikli bir yaklaşımla ele aldı. İlhamını, Vezüv’ün küllerine gömülen antik Pompeii ve Dionysos’un mistik dünyasından aldı. Tarihi freskler, lav akıntıları, mermer desenleri ve Cavalli’nin klasik leopar baskıları koleksiyona güçlü bir görsellik sağladı.









Dévoré kadife elbiseler, doğadan esinlenen üç boyutlu işlemeler ve batik efektli slip modeller koleksiyona zarif ama iddialı bir hava kattı. 1940’ların keskin omuz detayları, Cavalli’nin cesur çizgisiyle buluşarak modern bir siluet oluşturdu. Gösterişli kodlar korunurken, işçilik ve detaylara verilen önem markanın yeni yönünü gözler önüne serdi.
Etro

Etro’nun Sonbahar/Kış 2024-2025 koleksiyonu, bu sezon podyumlarda sıkça görülen kürklerle etkileyici bir şekilde karşımıza çıkıyor. Marco De Vincenzo, Paisley ve markanın özgün desenlerini abartıya kaçmadan kullanarak, hem zamansız hem de kült bir koleksiyon ortaya koydu. Giysiler, podyum arka planıyla uyum içinde sunuldu ve sade, gündelik giyilebilecek silüetlerle desenli kumaşlar ön plana çıktı.




Koleksiyonun kapanışını yapan elbisede, payetler modern bir dokunuş oluştururken, farklı renklerle desenlendirilen tasarım, markanın özüne sadık kalınarak hazırlandı. Etro’nun bu sezonki anlatısı, derin bir mirasla modern evrimi birleştiriyor ve markanın neyi temsil ettiğini hem kutluyor hem de yeniden şekillendiriyor.
Tod’s

Tod’s 2025 Sonbahar/Kış defilesi, misafirlerini deriden yapılmış geniş bir elbiseyle, iğne ve iplik tutan süpermodel Carla Bruni’nin bulunduğu bir sanat enstalasyonu ile karşıladı. Sanatçı Nelly Agassi’nin tasarımı olan bu enstalasyon, markanın zanaatkarlık konusundaki ustalığını ve el işçiliğine olan bağlılığını vurguladı.
Defilenin genelinde, zanaatkarlığa yönelik bir vurgu dikkat çekti. Eller, zarif eldivenlerden, el şekli kolyelere kadar birçok detayda öne çıkarken; Matteo Tamburini, markanın atölyesinin el işçiliğini yumuşak deriler ve keskin hatlara sahip yün ceketlerle öne çıkardı. Dış giyim, modern bir dokunuşla, fransız dokulu bouclé ceketler ve beyaz kıvrımlı geniş kürk paltolarla zenginleşti.




Lüks aksesuarlar da koleksiyonun dikkat çeken öğelerinden olup, deri ile kaplanmış gözlükler ve rengarenk parlayan çantalar, sezona damgasını vururken, yılan derisi sürüş ayakkabıları ve vücuda oturan botlar, markanın klasik tasarımlarını günümüzce yansıtan detaylardan oldu.




Moschino
Moschino’nun Sonbahar/Kış 2025 defilesi, “Luxury is relative” sloganı ve eğlenceli, sıradışı tasarımlarla dikkat çekti. Defile, sosyal medyada yayımlanan teaserlarla başladı; birinde model, “C’est Trash Chic!” yazılı bir çöp torbasıyla çöp atıyordu. Yaratıcı yönetmen Adrian Appiolaza, koleksiyonda katmanlı görünümler ve geçmiş silüetlerinden ilham alarak özgün bir stil oluşturdu.



Defilede, babydoll elbiselerden kağıt bebek silüetlerine, Milano kurabiyesi çantası taşıyan bir haute couture şeften, 2025 Buon Moscvino şişesi tutan bir şarap üreticisine kadar yaratıcı karakterler yer aldı. Moschino’nun aksesuarları ise spagetti çantalar, kostüm inciler ve broş şeklindeki Polaroid fotoğraflar gibi dikkat çekici unsurlar içeriyordu.




Appiolaza, defilenin kapanışında “Save our Sphere” yazılı bir tişörtle moda dünyasında sürdürülebilirliğe dikkat çeken Moschino’nun 2025 koleksiyonu, eğlenceli ve şık tasarımları birleştirerek hem hayal gücüne hem de gerçeğe hitap ediyor.






Versace
Gianni Versace’nin 1997’deki trajik kaybından sonra markayı yöneten kardeşi Donatella Versace’nin bu defile ile son kez sahneye çıkacağına dair söylentiler uzun süredir gündemde. Arşivlerden büyük ölçüde yararlanılan bu defilede, Versace’nin DNA’sı en dinamik şekilde vurgulandı. Koleksiyonda, önceki sezonda tanıtılan yenilikçi 3D baskılı parçalar daha cesur şekillerde ve büyük taşlarla süslenmiş olarak yer aldı. Ayrıca, taş işlemeli kot pantolonlar, genç nesle hitap ederek bağlantı kurma amacını taşıyordu.




Koleksiyonun en dikkat çeken parçalarından biri, Donatella’nın 1998 Sonbahar/Kış haute couture defilesinden ilham alarak tasarladığı, metalik ipliklerden yapılmış iki elbiseydi. Özellikle altın rengi olan elbise, ödül kazanacak kadar etkileyiciydi. Versace’nin ve Donatella’nın geleceği ne olursa olsun, bu defile, onun gurur duyacağı bir anıydı.






Ferrari

Ferrari’nin Sonbahar/Kış 2025 koleksiyonunda, yaratım süreci markanın kalbi olan Officina’da şekilleniyor. Bu alan, bir zanaat atölyesi, bir araştırma merkezi, bir tasarım laboratuvarı ve koleksiyonun üretime dönüşmesini sağlayan bir taslak olarak farklı boyutlarıyla karşımıza çıkıyor.



Yaratıcı Direktör Rocco Iannone için Officina, Ferrari’nin tarihini ve görsellerini özünde barındıran bir alan. Bu mekan, gelenek ve yenilik arasında, düşünce ve eylem arasında sürekli bir diyalog içinde her şeyin başladığı ve evrildiği yerdir. Iannone, Ferrari’nin estetik kodlarını yeniden keşfederken, zengin kumaşlar, dokusal zarafet, özgün terzilik ve dikişlerin süslemelere dönüşmesi gibi unsurlarla sofistike bir anlayış ortaya koyuyor. Bu koleksiyon, markanın değerlerini, tutkularını ve duygularını daha derinlemesine yansıtarak, stilin zarif bir şekilde yeniden şekillendiği bir alan yaratıyor.




Ferragamo



Ferragamo’nun Sonbahar/Kış 2025 koleksiyonunda Maximilian Davis, Alman Tanztheater akımının özgürleşmiş koreografilerinden ilham alıyor. 1920’ler ve 1980’lerin ekspresyonist dans sahnesine göndermeler yapan koleksiyon, hareket ve duyguların moda ile buluştuğu bir anlatı sunuyor.
Dönemin özgürlükçü ruhu, düşük belli dantel aplikeli ipek elbiselerden, shearling şeritlerle zenginleşen formlara kadar detaylarda hissediliyor. Keskin terzilikle buluşan işlevsel deri parçalar ve akışkan saten trençkotlar, romantizmle kontrol arasındaki dengede ilerliyor. Kürkle kaplı çantalar, sahne arkası hissi veren jersey örgüler ve rüya gibi desenler koleksiyona sürreal bir dokunuş katıyor.




Davis, Tanztheater’ın beden diliyle anlattığı tutkuyu kumaş ve silüetlerde yeniden yorumluyor. Yumuşak kaşmirin parlak deriyle kontrastı, yassılaştırılmış tüyler ve ince şeritler halinde süzülen gelincikler koleksiyonun hem sanatsal hem de duyusal dünyasını tamamlıyor.
Dolce & Gabbana
Sakin bir başlangıç ve ışıltılı bir kapanış—her ikisi de “cool girl” tanımına fazlasıyla uyuyor. Bu sezonun konseptini “cool girls” olarak belirleyen Domenico Dolce ve Stefano Gabbana, tasarımlarında ve görünümlerinde tanıdıkları modellerin giyim tarzlarından ilham aldı. Vintage tişörtler, dantelli üstler, kargo pantolonlar ya da denimler, botlar ve tamamlayıcı bir kaban… Domenico Dolce, açıklamasında Irina Shayk, Vittoria Ceretti ve Mona Tougaard gibi modellerin günlük hayatta tercih ettikleri sokak görünümlerinden ilham aldıklarını belirtiyor.









Giorgio Armani



Bu sezon kürkün podyumlara dönüşü dikkat çekerken, Giorgio Armani de Milano Moda Haftası 2025 koleksiyonunda bu dönüşü kendi çizgisiyle ele alıyor. Desenli etekler, ipek pantolonlar ve çinçilla kürkünden tasarlanan kabanlar, markanın klasik stilini yansıtırken, etik moda anlayışına da bağlı kalıyor. 2016’dan bu yana birçok lüks marka gibi Armani de gerçek kürk yerine shearling (Kırkılmış kuzu postu ve alternatif materyalleri kullanıyor.
Koleksiyonda yeryüzü tonları, akışkan siluetler ve belirgin terzilik detayları öne çıkıyor. Uzun elbiselerdeki jeolojik desenler ve tül mantolar, koleksiyona hareket katıyor. Armani’nin klasik formları, günümüz dokularıyla birleşerek dengeli bir görünüm sunuyor.




Genel olarak koleksiyon, markanın tanıdık çizgisini korurken günümüz moda dünyasına uyum sağlayan net bir yaklaşım sunuyor. Gösterişten uzak ama güçlü, klasik ama güncel bir duruş.
Haber Görseli: @milanfashionweek