Türk Moda Tasarımcıları
Yazı Boyutu:
Tasarımlarıyla göz önünde bulunan Türk moda tasarımcılarıyla moda ve markaları hakkında konuştuk.
Knitology, Bahar Ceren Aslan
Kendi moda markasını kurma hayaliyle hızlı moda markalarından birinde marka yönetimi yaparak kariyerine başlayan Bahar Ceren Arslan, moda ve dijital dünyayı birleştirdiği markası Knitology’i ‘futuristik, geçmişin ve Türk kültürünün dokusunu üzerinde taşıyan ama aynı zamanda gelecek ve dijital dünyaya adapte’ olarak tanımlıyor. İlhamını sanat ve teknolojiden alan Knitology’nin hikayesini Bahar Ceren Arslan’dan dinledik.
“Moda kitleleri belirgin akımlarla sürükleyebileceğiniz bir güç, metaverse ve teknolojiyi erkeklerin dünyasından koparıp tüm dünyaya yaymak istiyorsanız kadınla birleştirmeniz gerek. Bu noktada moda markalarının dijitalleşmeye başlaması ile birlikte yakın gelecekte fijital olmanın tüm moda markalarına sirayet edeceğini hep birlikte deneyimleyeceğiz.”
Devamını okumak için tıklayın.
House of Silk, Nilay Kum
Güçlü ve çalışan kadınlardan ilham alan House of Silk, “lüks ev stili” felsefesiyle kadına sahip olduğu özgüveni ve mükemmelin bütünlüğünü hatırlatıyor. Aslında güzelliğin ve ışığın önce kişinin kendisinden ve en özel alanı olan evinden çıktığını farketmesini amaçlıyor. Koleksiyonda pijama, gecelik, sabahlık, iç çamaşırı gibi ürünlere ek olarak ev aksesuarları ve gelin temalı ürünler de yer alıyor. Lüks ev giyimini modernize eden ve zamansız parçalarıyla dikkat çeken House Of Silk’in kurucusu Nilay Kum ile sohbet ettik.
“Stilini ev giyimine yansıt mottosuyla yola çıkan House of Silk’in ilham kaynağı her zaman özgüvenli, güçlü ve çalışan kadınlar olmuştur. Kendim de ailemdeki güçlü kadın hikayeleri ile büyüdüğüm için bu serüvendeki en büyük ilham kaynağı kendine yetebilen ve özgüvenlerini sokak ve ev stiline çekinmeden adapte eden kadınlardır.”
Devamını okumak için tıklayın.
Allsome, Özlem Sunay, Burçak Avcı ve Diana Yıldız
Hem rahatlık hem de şıklıktan vazgeçmeyen Allsome’ın mottosu ‘biz biriz, birlikte yaratıp, büyütüp, yaşatabiliriz.’ Zamansız, doğal ve özgür tasarımlarıyla bir sonraki nesillere de devredebilecekleri özel bir tat bırakmak isteyen 3 arkadaşın bir öğle yemeği sırasında kurduğu hayalle başlayan Allsome’ı, markanın kurucuları Özlem Sunay, Burçak Avcı ve Diana Yıldız anlattı.
“Uzun zamandır arkadaş olan, karakter olarak birbirinden farklı ama ortak zevklere sahip 3 kişi olarak; elbiseyi günlük hayatın kurtarıcısı olarak tanımlama düşüncemizden yola çıkarak bu markayı kurduk. Yaşadığımız dönemde iş, aile ve sosyal hayat koşuşturmasında hem rahatlığımızı hem de şıklığımızı koruma isteği bu fikri doğurdu. Bizler Burçak, Özlem ve Diana her birimiz kendi alanında profesyonel olarak çalışan, birbirinden bağımsız ama birlikte bütün olan bir ekibiz, kurduğumuz bu markada da her birimizin ayrı bir sorumluluğu olmakla birlikte, bütüne hepimiz hakimiz.”
Devamını okumak için tıklayın.
Farnaz Salmani
Farnaz Salmani kumaş ve moda tutkusunun peşinden giderek ilk defa 2008 yılında kendi koleksiyonunu tanıttı. 10 yıldan fazla bir süredir bütün tasarımlarında çağdaş kreasyonları ayrıntılara verdiği önemle kucaklıyor. Modern ve zarif tasarımlarında geleneksel detayları kullanmayı seven Salmani, çiçekler, tüyler ve eşsiz kumaşlar tasarım kodlarının başında yer alıyor. 2012 yılında Tahran’da kendi showroom’unu açtıktan sonra 2018 yılında ikinci showroom’unu ise İstanbul’da açan Farnaz Salmani ile sohbet ettik.
“Moda tasarımcılarının bir bedeni resmettiğini, şekillendirdiğini düşünüyorum. Bu hissiyatla da tasarım yapmayı mimariye benzetebilirim. Yani bir şeyi sıfırdan şekillendirmek, ona bir ruh katmak ve en önemlisi de bir tavra sahip olmasına aracılık etmek tasarımla mimariyi aynı çizgide buluşturuyor.”
Devamını okumak için tıklayın.
Femponiq, Buket Meşelik Duran
İlhamını modernist yaşam biçimi ve modern sanat kültüründen alan Femponiq’i, kurucusu ve kreatif direktörü Buket Meşelik Duran feminen, güçlü ve benzersiz olarak tanımlıyor. Sürdürülebilirlik kavramını benimseyen Femponiq’i ve benzersiz hikayesini Buket Meşelik Duran’a sorduk.
“Koleksiyonlarımızın zamansız güzelliği, bütünsel bir sürdürülebilir moda modeli ile çalışma şeklinin meyvesini oluşturuyor. Tasarımcı olarak, geri dönüşümlü kumaşlar ve etik üretim yöntemleri bulmak için oldukça fazla zaman harcıyorum ve kaliteli ürün oluşturmayı temel prensip ediniyorum.”
Devamını okumak için tıklayın.
Tuba Ergin
Tuba Ergin, La Salle Academy’nin moda tasarımı ve pazarlama bölümünü tamamladı. Eğitimimin ardından iç pazarda faaliyet gösteren bir hazır giyim firmasının tasarım departmanında çalışmaya başladı. Sonrasında denim endüstrisine girdi ve 5 sene boyunca Avrupa’nın en önemli zincir grupları için tasarım yaptı. 2007’de kendi tasarım ofisini ve atölyesini kurdu. Türkiye’nin en önemli markalarına ve yurt dışında İtalya, İspanya, Kanada, Fransa, Tunus ve Çin’de farklı firmalara tasarımlar yaptı. Hala birçok firmaya tasarım yapıyor ve marka danışmanlığı hizmeti veriyor. 2013’de kendi adı olan Tuba Ergin markasını kuran tasarımcıyla sohbet ettik.
“Yaratıp ürettikçe nefes aldığımı, var olduğumu, benliğimi, ruhumu hissediyorum. Sürekli yenilik peşinde olmak, öğrenmek, keşfetmek ve bunları harmanlayarak yeni sentezler oluşturmak, bu işin en keyifli yanı benim için… Her yeni koleksiyon, yeni bir araştırma konusu olup, konsept, kültür ve imge hakkında derinleşme fırsatı veriyor.”
Devamını okumak için tıklayın.
Lumoths, Funda Cengiz
Sanatı ipek eşarplara taşıyan Lumoths; yaratıcı, sanatsal ve özgün bir marka kimliği taşıyor. Yaratıcısı ve tasarımcısı Funda Cengiz’in, sanata çocukluk yaşlarında başlayan tutkusu ve özgün bakış açımıyla şekillenen Lumoths’u OGGUSTO okuyucularına anlattı.
“İlk koleksiyonum olan Filozofların Seremonisi’nde ormanda kaybolmuş bir yabancının gizli bir şaman törenine tanık olması ile başlayan ve erk hayvanlarının büyülü dünyasına yolculuk etme serüveninin hikâyesini anlatıyorum.”
Devamını okumak için tıklayın.
Eclectic Concept Store, Gizem Esendemir
Önce uzun yıllar marka yönetiminde aktif rol oynayan, sonra ise styling alanına geçerek ünlü isimlerin stil danışmanlığını üstlenen Gizem Esendemir aslında tekstilci bir aileden geliyor. Bu anlamda tekstile ve tasarıma hep çok yakın olmuş. Stil danışmanlığı yaptığı dönemde de kıyafetlere küçük dokunuşlar yapmaya, birkaç parçayı birleştirerek sahne kostümleri tasarlamaya başlamış. Tekstil ve tasarım dünyasına yakınlığı sayesinde kendi markasını kurmaya karar vermiş ve ‘Eclectic Concept Store’u hayata geçirmiş. Tasarımcı markasını OGGUSTO’ya anlattı.
“Trend benim için çok anlamlı bir kavram değil. Marka olarak trendleri takip ettiğimizi söyleyemem. Biz kendi trendlerimizi oluşturuyoruz. Bu yüzden ismimiz ve mottomuz ‘Eclectic’.”
Devamını okumak için tıklayın.
Soul Spiritz, Alara Büyükkoyuncu
Adıyla bağlantılı olarak alt teması spiritüel içerikli olan Soul Spiritz; ilhamını renklerden, sanattan, uzak doğu akımlarından ve zamansız parçalardan alıyor. Monokrom tonlara, mimari detaylara ve grafiksel dokunuşlara sahip olan; maskülen ve feminenliğin buluştuğu markasını Alara Büyükkoyuncu’dan dinledik.
“Tüm koşullara rağmen daha da derinlere inmek istersiniz, sizi neler beklediğini merak edersiniz. Tasarım da denizlere dalmak gibi. Sizi neler beklediğini bilmiyorsunuz ama merak içine çekiyor sizi. Bitmek bilmeyen bilgiye açlık duyuyorsunuz. Araştırmaya ve altından ne çıkacağını bilme aşkıyla yeni bir şeyler yaratmaya çalışıyorsunuz. Bu duygularla olunca da tasarlamak maceraya dönüşüyor.”
Devamını okumak için tıklayın.
Kleris Strumza
Kleris Strumza, Amerika’da psikoloji lisans eğitimini tamamladıktan sonra moda tasarımı okumaya karar verir. Ardından kendi markasını kuran Strumza, antik broşlar ve altın işleme detaylarını kullanmayı seviyor. Tasarımlarını oluştururken antika koleksiyoncusu olan babasının antik objelerinden etkileniyor. Markasını, zamansız ve çarpıcı olarak nitelendiren Kleris Strumza markası ve moda dünyası üzerine sohbet ettik.
“Yaratmış olduğum ama bir türlü hayata geçiremediğim koleksiyonum ve ben sıkışmış kalmıştım. Bir gün bu korkularımın beni olduğum yerde tuttuğunu ve hiçbir şey yapmamakla reddedilmenin aslında aynı sonuçlara varacağını fark ettim. O zaman bir şeyler yapıyım ve reddedilirsem de en azından yapmış olacağım için bunun beni tatmin ve mutlu edeceğine karar verdim.”
Devamını okumak için tıklayın.
Simay Bülbül, Simay Bülbül Sarıpınar
Moda tasarımcısı Simay Bülbül Sarıpınar, koleksiyonlarında ağırlıklı olarak deriyi kullanarak ve özellikle deri ile örmeyi bir arada sunarak ülkemiz moda tasarım sektörüne farklı bir bakış açısı getirmiştir. İngiltere ve Hollanda’da aldığı eğitimlerde kazandığı vizyonunu ve tasarım alanında yaptığı çalışmalara dayanan birikimlerini kendi koleksiyonlarında bir araya getiren Simay Bülbül ayrıca çeşitli firmalara tasarım ve marka danışmanlığı hizmeti vermenin yanı sıra eğitim, film, ve çeşitli sanat aktivitelerinde bulunmaktadır. Marka kimliğini “Bohem Şıklık“ olarak tanımlayan Simay Bülbül ile sohbet ettik.
“Bugüne kadar tüm defilelerimde hep bir kadın hikayesini anlattım. Kimi zaman bir Cumhuriyet kadını kimi zamanda bir şaman kadını defilelerimin karakteri oldu. Kapıları Aralayan Kadınlar koleksiyonum ve defilem ise benim için çok özel bir organizasyon. Çünkü içinde sanat, tarih, moda ve sosyal sorumluluk var. Koleksiyon yaratım sürecinde baş roldeki kadının izinden giderek birçok şeyden besleniyorum.”
Devamını okumak için tıklayın.
Rivus, Dicle İpek Öztaşkın
Dicle İpek Öztaşkın, maliye bölümünden mezun olduktan sonra yurt içi ve yurtdışında önemli markalarda çalıştı. Daha sonrasında kendi markası Rivus’u kurarak zamansız ve mevsimsiz tasarımlar yapan bir marka ortaya çıkardı. Markanın misyonu, başta cinsiyet olmak üzere her türlü ayrımcılığa ”hayır” demesi… Rivus için sade ürünleriyle, çabasız şıklığı temsil eden, kimlik sahibi tasarımlar sunmak en önemlisi! Rivus markasının yaratıcısı Dicle İpek Öztaşkın, markasını OGGUSTO okurları için anlattı.
“Kendimi ‘’Neden bu işi yapıyorum ve neden ben?’’ diye sorular sorarken, hayatımı sorgularken buldum. Bize verilen yeteneklerin -ya da her ne ise bu- bir amacı olmalı. Bu sorular ve sorgulamalar ekseninde yeni bir marka yaratma isteğimi keşfettim ve Rivus markası doğdu.”
Devamını okumak için tıklayın.
Nocturne, Can Tarlan
2012 yılında deneyimli ve bir o kadar da genç bir takım ile kurulan Nocturne markası, 6 yıl gibi kısa bir sürede Türk kadının benimsediği bir marka haline geldi. Adını Frederic Chopin’in bir bestesinden alan marka, tasarımda özgünlüğe, kullandığı malzemelerde doğallık ve kaliteye verdiği önem ile şehirli kadının gardırobunda kısa sürede yerini almayı başardı. Markanın kurucusu Can Tarlan markası hakkında merak ettiklerimizi yanıtladı.
“Nocturne, doğal kumaş ve sentetik olmayan materyallerle bir şeyler oluşturmayı seviyor. Her zaman en kalitelisi için uğraşıyoruz. Bu tasarımları kimi zaman dikkat çekici, kimi zaman ise ufak tamamlayıcı aksesuarlarla bitiriyoruz. Renk olarak siyah ve beyaz, tüm koleksiyonlarımızda vazgeçilmezimiz diyebilirim.”
Devamını okumak için tıklayın.
Nammu, Müge Ersin
“Tam olarak nasıl devam edeceğimi bilmediğim bir dönemde Ebru sanatı ile karşılaştım. Suyun üzerindeki desenler ve oluş şekli beni çok büyüledi ve şu anki markamın DNA’sını oluşturdular.” Nammu markasının yaratıcı Müge Ersin, ebru sanatından ilham alarak yarattığı ve “sanatsal, renkli, feminen, çabasız ama farklı” olarak tanıttığı markasının hikayesini OGGUSTO okurları için anlattı.
“Hayat çok hızlandı, artık teknoloji çağındayız. Moda dünyası da tabii ki bundan payını alıyor. Çemberin dışında kalıp kalmamak çok kişisel bir şey. Ben tasarımcı olarak biraz girdabın içinde, biraz da dışında kalıp kendi çizgimde ilerlemeyi tercih ediyorum.”
Devamını okumak için tıklayın.
Ezra Tuba, Ezra ve Tuba Çetin
İkonik kelebek elbise ve kalp krizini haber veren tişört gibi giyilebilir teknoloji tasarımlarının yanı sıra sürdürülebilir kumaşlarla yarattıkları parçalar ile dikkat çeken Ezra ve Tuba’ya markaları hakkında merak edilenleri OGGUSTO okuyucularına anlattı.
“Bizim koleksiyonumuzdan tercih ettiğiniz herhangi bir ürünü istediğiniz kadar kullanabilirsiniz ama lütfen çöpe atmayınız, bir saksıya bir bahçeye bir avuç toğrağa gömmeniz yeterli. 3 ay içerisinde toprakta çözülerek 1 yıl içerisinde toprakta yok olacaktır. Artık geleceğe daha fazla duyarlı olmalıyız üretici olarak da tüketici olarak da.”
Devamını okumak için tıklayın.
Gamze Saraçoğlu
Parson’s School of Design’da moda tasarımı eğitimi aldıktan sonra DKNY’da staj yapan Gamze Saraçoğlu, 2004 senesinde kendi markasını kurdu. O günden beri Türk moda dünyasını başarıyla temsil eden tasarımcı, modayı ve markasını OGGUSTO için anlattı.
“Kendimi asla kısıtlamıyorum. Sokaklar, insanlar, hikayeler hepsi hayalimde bir kapı açıyor. Beni heyecanlandıran şeylerin peşinden gidiyorum. Araştırdıkça heyecanım artıyor. Bu heyecan beni yönlendiriyor. Bir tasarımcı bakmak ve görmek arasındaki farkı iyi biliyor olmalı. Ancak bu şekilde hayatın sürprizlerini değerlendirebiliriz.”
Devamını okumak için tıklayın.
İpek Kıramer
1979 senesinde atölyesini kurup yaptığı çizimleri hayata geçiren İpek Kıramer, 1985 yılında iç giyim dalında adını bütün Türkiye’ye duyurmuştur. Bugüne dek 7000’in üzerinde model hazırlayan modacı tüm çizimlerinde 4 faktörden etkilenmiştir; çok renklilik, romantizm, sportif ve çekicilik… İpek Kıramer, markasının tüm detaylarını OGGUSTO’ya anlattı.
“Sanatsal bir bakış açısına sahip olduğumu düşünüyorum ve farklı hayat tarzlarından, renklerden, davranış biçimlerinden ilham alıyorum. Sinemalar, Amerikan filmleri, seyahatlerim, sanat akımları ve ailem esin kaynaklarım arasında.”
Devamını okumak için tıklayın.
KNITTS, Duygu Boz
İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde sinema okurken kendine bir dünya yaratmaya karar veren Knitts markasının kurucusu ve kreatif direktörü Duygu Boz, İMA’da 3 sene moda tasarımı ve yönetimi eğitimini tamamladıktan sonra geometrik form ve şekillerden ilham aldığı markasını kurdu. KNITSS, en yüksek kalite İtalyan ipliklerini kullanarak tasarlanan parçalar, kolaylıkla farklı tarzlara adapte edilebilen, şık bir gardırop sunuyor. KNITSS’in kurucusu ve kreatif direktörü Duygu Boz, markasını OGGUSTO okurları için anlattı.
“Önce zihninize o sezonun ilhamı ve imgeleri düşer. Daha sonra hikaye yaratmak için görsel, dokunsal, işitsel tüm öğeleri toplamaya ve biriktirmeye başlarsınız. Her zaman iyi ki sinema okumuşum diyorum çünkü bana gelişen dünyaya ve etrafıma sınırsız bakma ve görme alışkanlığımı sundu. Koleksiyonları tasarlarken her zaman mimari yapılardan, grafik-geometrik detaylarla birlikte modern sanattan besleniyorum.”
Devamını okumak için tıklayın.
Mehtap Elaidi
Boğaziçi İşletme mezunu olan Mehtap Elaidi, kurucusu ve kreatif direktörü olduğu markası ile 2000 senesinden beri sofistike çizgisi ve zamansız tasarımlarıyla dikkat çekiyor. Mehtap Elaidi, 18 senedir içinde bulunduğu modayı ve markasını OGGUSTO için anlattı.
“Ben Mehtap Elaidi markasını kurduğumda 36 yaşındaydım, arkamda bir kariyer bıraktım. Geç kalmış bir çocukluk hayalinin cahil cesaretiyle başlatıldığı bir hikayeydi. İşi açtığımda sektör hakkında hiçbir bilgim yoktu. İlk iki sene bir model makineci ve bir modelistimle birlikte çalışarak öğrendim bir çok şeyi. İlk bulabildiğim 3 top kumaşla da maceram başladı.”
Devamını okumak için tıklayın.
Meltem Özbek
Meltem Özbek, MA ve Vakko Esmod gibi okullarda moda eğitimi aldıktan sonra 2014 senesinde markasını kurdu. Deri konusunda oldukça tecrübeli olan tasarımcı başarılı tasarımları ile dikkat çekiyor. Yetenekli ve başarılı Türk moda tasarımcısı Meltem Özbek, kariyerini ve markasını anlattı.
“Trendleri araştırmayı ve kısmen de olsa koleksiyonuma katmayı seviyorum. Ama her zaman markamın çizgisini koruyarak ilerliyorum. Trend geleceği ifade ediyor benim için. Gelecekte merak uyandırıyor.”
Devamını okumak için tıklayın.
Jaquette, Elvan Tığlıoğlu
2014’ten itibaren kurduğu Jaquette markası ile kendine özgü tasarım ve desenlerle oluşturduğu ceket, palto ve kimonoları moda severlerle buluşturan Elvan Tığlıoğlu, markasını OGGUSTO okurları için anlattı.
“Hangi sektörün içerisinde olursak olalım o değişim, girdap hep var ama markanın mottosunu ve durusunu bozmadan hareket etme taraftarıyım. Jaquette’in mottusu ‘Kendini Keşfetmek’ / ‘(Dis)covering You(rself)’ Benim hayallerimin ‘hayata kavuştuğu yerde ‘ceket’ vardı. Farklılıklardan bir bütün yaratmak, kendi bedenimi keşfederken sizi de keşfetmek amacıyla çıktım yola.”
Devamını okumak için tıklayın.
Lug Von Siga, Gül Ağış
Lug Von Siga markasının kurucusu ve kreatif direktörü Gül Ağış ile koleksiyon yaratım süreçlerini ve modaya olan bakış açısını konuşuyoruz.
“Tasarımcı olmak bir yaşam biçimidir. Dünyayı farklı bir vizörden gören, algılayan ve yansıtan yapıları olduğu için uğraştıkları her alan yoğun bir duygu yoğunluğu taşır. Sandık işleri, eski Anadolu motifleri ve muhteşem renkleri benim en büyük tutkum. Bunun dışında görsel hafızamı besleyen her şey benim için çok değerli. O nedenle sık sık sanat sergilerine ve zanaat atölyelerine giderim, okurum ve tarihten, filmden, gerçek sanatçılardan ilham alırım.”
Devamını okumak için tıklayın.
Arzu Kaprol
Kullandığı renklerle, materyallerle ve diğer ince detaylarla sıradanlıktan uzaklaşan Arzu Kaprol ile tasarımlarını ve moda dünyasını konuşuyoruz.
“Koleksiyon yaratım sürecim, çok yönlü ve ilham kaynağı açısından zengin bir süreç. Farklı disiplinlerden, deneyimlerden ve duygulardan beslenerek özgün ve ilham verici tasarımlar ortaya çıkarmaya çalışıyorum. Ancak yaşamın kendisi, doğa ve dinamikleri tasarım ilhamının kendisini oluşturuyor.”
Devamını okumak için tıklayın.
Luna Per Noctes, Esen Sağıroğlu
Luna Per Noctes markasının tasarımcısı Esen Sağıroğlu ile bir araya geldik, zarif tasarımlarını ve kreatif sürecini ondan dinledik.
“Tasarım yapmayı orkestrayı yönetmeye benzetirim. Her detay, kumaş ve renk bir enstrüman gibi dikkatle seçilir ve uyum içinde bir araya getirilir. Sonuç, tüm bu unsurların mükemmel bir senfoni oluşturmasıdır.”
,Devamını okumak için tıklayın.
Muse For All, Yasemin Öğün
Moda dünyası için Yasemin Öğün çok tanıdık bir isim. Yıllar önce stilini yansıttığı blog’u ile birçok kişinin radarına takıldı, sonrasında yine stilini gösterdiği girişimleriyle beğenileri topladı. Son yıllarda ise göze çarpan stillerde sık sık gördüğümüz parçalara imza atan markası Muse for All ile konuşuluyor. Yasemin Öğün ile bir araya geldik ve onun bu denli beğeniliyor olmasının sırlarını ona sorduk.
“Koleksiyonlarımı oluştururken, ilham kaynaklarım sonsuz diyebilirim. Sokakta karşılaştığım insanlardan izlediğim filmlere, seyahat ettiğim şehirlerden sanat eserlerine kadar her şey beni etkileyebilir. Her günün, her anın içinde bir parça büyü bulmak ve bunu tasarımlarıma yansıtmak en büyük tutkum. Moda, hayatın kendisinden beslenmeli; bu yüzden günlük hayatın içindeki küçük detaylar, büyük ilham kaynaklarım oluyor.”
Devamını okumak için tıklayın.
Zeynep Tosun
Detaylarda öne çıkan güzellik, ilk bakışta kendini belli eden kendine özgü imza bir stil ve hayranlık uyandıran kreatif detaylar… Zeynep Tosun yıllar önce adım attığı moda dünyasında, beğenilen tasarımlarına her yeni koleksiyonda yenilerini ekliyor. Yeteneğinin yanında hayata dokunan detayları kullanması da tasarımcının hayranlık uyandıran yanlarından. Her yönüyle çok sevdiğimiz Zeynep Tosun ile bir araya geldik; koleksiyonlarını, yaratma sürecini ve modaya dair çok daha fazlasını konuştuk.
“Geleceğin ve değişimin kadınların ellerinde olduğuna inanan birisiyim. Bir kadın olarak ve kadınlarla çalışarak kendi ayaklarımızın üzerinde durdukça etrafımızı ne kadar pozitif bir şekilde değiştirebildiğimize bizzat şahit oldum. Ürünlerimizin neredeyse yüzde 80-90’ında el işi var. Seneler boyunca üretimimizi büyüttük, yüzlerce kadınla çalışmaya başladık. Kapımızı çalıp iş isteyene iş verdik. Ve en önemlisi sürdürülebilir ve yeni nesle aktarılabilir olması için tüm bunları hep adil kazanç ve doğru ücretlendirme politikalarına uygun yaptık.”
Devamını okumak için tıklayın.
Zeynep Ağırbaş
Farklı coğrafyaları dolaşarak zanaat ve moda arasındaki sınırları, dengeleri değiştiren, sosyal sorumluluk projeleriyle adından söz ettiren genç ve dinamik tasarımcı Zeynep Ağırbaş ile tanışma zamanı! Geleneksel Anadolu zanaatlarını modern tasarımlarla buluşturup küresel moda sahnesinde Türkiye’nin sesini duyuran genç modacı ile bir araya gelerek neler yaptığını ve gelecek planlarını konuştuk.
“Oturduğumuz evin giriş katında ise bir modacı bir kadın tarafından işletilen bir moda evi vardı. Hafta sonları çocuklar için renk ve kumaş dokuları tanıma dersleri verirdi. Hafta sonları o derslere katılırdım. Okuldan daha çok heyecanlanırdım ve ders gününün gelmesini beklerken. Farklı ülkelerde farklı kültürden insanlarla okumak ve yaşamak dünyaya bakış açımı değiştirdi. Farklı ülkelerin mutfakları, müzikleri, el işleri ve sanatları beni hep içine çekti. Cesurca ve cüretkarca yeni işlere girmeye başladım. Farklı zanaatkârların el işi ürünlerini dönüştürerek kendi kıyafet tasarımlarımı yaratmaya başladım.“
Devamını okumak için tıklayın.
Bora Aksu
Kendi adını taşıyan markasıyla Bora Aksu Londra’da yaşayan Türk asıllı moda tasarımcısıdır. Londra’daki tasarım okulu Central Saint Martins College of Arts & Design’da aldığı üniversite eğitimi ardından Master yaparak 2002 yılında mezun olmuş. Hayatının dönüm noktasıysa tam olarak master eğitiminden mezun olurken yaptığı defile ile gerçekleşmiş. Defilenin başarısı The Times, The Guardians, The Daily Telegraph gibi önemli gazetelerde yer almış ve Aksu’nun hayatındaki değişime katkı sağlamış. Defilenin ardından koleksiyonun Dolce & Gabbana tarafından satın alınması Bora Aksu’nun moda sahnesine çıkması için büyük bir fırsat yaratmış.
Aldığı ilk sponsorluk ödülüyle 2003 yılında ilk defa Londra Moda Haftası’nda bir defile gerçekleştirmiş. Bu defile The Guardian gazetesinde “yapılan en iyi beş şovdan biri” olarak yer alması Aksu’nun kariyerindeki önemli anlardan biri olmuştur. 2003’teki defilenin ardından British Fashion Council tarafından “En İyi Yeni Nesil Tasarımcı” ödülüne layık görüldü ve bu ödülle birlikte adı ve markası Londra Moda Haftası’nın resmi listesine alındı. Bora Aksu hala daha Londra’da başarıları ve defile haftasında sergilediği koleksiyonlarla markasını ve dolaysıyla kendi adını duyurmaya devam ediyor. Hazırladığı koleksiyonların ardındaki hikayeler ve bu tasarımlarının biraz yaramaz ve feminenliklerini sonradan keşfetmiş kadınlar için olması bir Bora Aksu kadınını anlamak için ilham verici noktalar.
Dilara Fındıkoğlu
Ünlü isimlerin sıklıkla tercih ettiği Dilara Fındıkoğlu’nun 19 yaşındayken Londra’ya Central Saint Martins College of Arts & Design’a gitmesiyle başlıyor serüveni. İstanbul’da doğup büyüyen Dilara, Londra’ya moda eğitimi almak için gitti. Mezuniyet sonunda sadece birkaç öğrencinin yakalayabileceği defile şansını protesto ederek kendi düzenlediği alternatif bir defileyle basının dikkatini üzerine çekti ve bu olay Dilara’nın moda dünyasında adının duyulmasına olanak sağladı.
Dilara Fındıkoğlu’nu Londra Moda Haftalarından takip ediyoruz. Kendine özgü stili ve cesur tasarımları ünlü isimlerin de radarına giriyor. Madonna’dan Bella Hadid’e, Doja Cat’ten Cardi B’ye, Kylie Jenner’dan Barbie basın turunda Dilara Fındıkoğlu imzalı kırmızı mini bir elbise giyen Margot Robbie’ye kadar Hollywood’un spot ışıklarını tasarımları üzerinde görüyoruz. Geçtiğimiz 2023 sezonunda maddi zorluklar nedeniyle defilelerin başlamasına yaklaşmışken gösterisini iptal etmek zorunda kaldı. Tabii ki bu durum Dilara’nın iç dünyasını ustalıkla yansıttığı ve merak uyandıran hikayeler taşıyan tasarımlarını heyecanla bekleyen moda severlerin kalbinde burukluk bıraktı ancak kırmızı halılarda veya ünlü bir ismin sokak stilinde Fındıkoğlu imzalı bir tasarım hala görenleri heyecanlandırıyor.
İngiliz Moda Konseyi tarafından düzenlenen Moda Ödülleri’nde Dilara, “En İyi Yeni Kadın Giyim Markası” ödülüne aday olarak gösterilse de yeni nesil umut vaadeden tasarımcıların maddi zorluklara karşılaşıyor oluşu üzücü bir gerçek. Vizyonunun ve tasarımlarının ayrıca dünya çapında tanınan ve ilgiyle takip edilen isimlerin desteğiyle onu ileriye taşıyabilecek fırsatlar yaratabilmesiyse olası görünüyor. Yakın zamanda Rihanna’nın Interview Magazine ile yaptığı çekimde Dilara Fındıkoğlu’nun tasarımını tercih etmesi de bunun iyi bir örneği olabilir.
Özgür Masur
2009 yılında gerçekleştirdiği defilesiyle ilk koleksiyonunu tanıttığından bu yana, İstanbul Moda Haftası takviminde yer alan Özgür Masur, bugün Türk modasının en güçlü isimlerinden biri. Gelenek ve modernite arasında yer alan Özgür Masur evreninde, Masur’un tasarımlarındaki kadınsı çekicilik ve zarif siluetlere sahip sofistike hatlar, klasik giyime benzersiz bir yaklaşım katıyor.
Dünyanın belirli noktalarında global markalar ile birlikte satışa sunulan hazır giyim koleksiyonlarının yanı sıra couture ve gelinlik tasarımları da oluşturan Özgür Masur; tasarımlarıyla kendinden söz ettirirken, yaptığı her defileyleyse adından söz ettiriyor. Genç tasarımcıları da oldukça destekleyen Özgür Masur, aynı zamanda Özlem Kaya ile birlikte Moda Tasarımcıları Derneği’nin başkanlığını yürütüyor.
Özlem Kaya
Mimar Sinan Üniversitesi Tekstil bölümünü bitiren ve eğitimi sırasında tanıştığı Hakan Yıldırım’ın altı sene boyunca asistanlığını yaparak sektöre giriş yapan Özlem Kaya, 2004 yılında bugün moda dünyasında özel bir yer edinen kendi markasını kurdu. Giyilebilirliği cesur, yenilikçiliği ise zamansız tasarımlarla buluşturan; moda sahnesinde kalitenin yanı sıra farklı ve ses getiren tasarımlara imza atan Özlem Kaya, 2018 yılından beri aynı zamanda Özgür Masur ile birlikte Moda Tasarımcıları Derneği Eş Başkanı olarak görev yapıyor.
Özlem Süer
Tasarımlarında deneysel ve yeni olanı arayan, bunu yaparken kavramlarla tasarımlarını ilişkilendiren Özlem Süer, moda dünyasında 30 yılı geride bırakırken tasarımları ve sunumlarıyla da dünyada anılan bir tasarım markası oldu. Dünya otoriteleri tarafından avant-garde, neo-romantik, deneysel, kavramsal ve disiplinler arası olarak tanımlanan Özlem Süer her sezon farklı öykülerden esinlenerek eşsiz koleksiyonlar yaratıyor.
Bunun yanı sıra farklı disiplinleri, kavramsal bakış açısı ile sentezlediği sanat enstalasyonlarıyla da dünya genelinde solo veya karma performanslar gerçekleştiren Özlem Süer; Düsseldorf, Tokyo, Londra, Milano, Paris, New York ve Berlin gibi dünyanın moda merkezi olarak nitelendirilen noktalarında yaptığı gösterilerle tüm dünyada adından söz ettiren bir tasarım markası. Diğer yandansa, 1997 yılından bu yana iki yıl sonrasının renk ve trendlerinin belirlendiği Dünya Renk ve Konsept Birliği INTERCOLOR’da Türkiye’yi temsil eden iki isimden birisi.
Tuvanam, Tuvana Büyükçınar
16 yaşında moda editörlüğü yaparak moda sektörüyle tanışan Tuvana Büyükçınar Demir 2002’de Nişantaşı’nda ilk atölyesini açtı ve 2005 yılında ise ilk profesyonel koleksiyonunu oluşturarak Tuvanam markasını hayata geçirdi.
Bu koleksiyonuyla modanın başkentleri olarak kabul edilen Paris, New York ve Milano’daki moda fuarlarına katılan Tuvana Büyükçınar Demir’in markası böylelikle uluslararası bir ün kazandı. Bugünse Tuvanam markası 10 farklı ülkede 25 satış noktasıyla uluslararası bir marka niteliğine sahip.
Raisa & Vanessa, Raisa Sason – Vanessa Sason
Lisede çanta tasarımıyla başlayan tasarım yolculukları bikini tasarımı ve yurt dışında bir polo takımına tasarladıkları kıyafetlerle devam eden Raisa ve Vanessa Sason kardeşler bugün moda sahnesinde dünya çapında isimlerini duyurmuş bir markaya sahipler. London College of Fashion’da tiyatro ve kostüm tasarımı eğitimi alan ikiz kardeşler, tasarımı da bir oyun olarak gördüklerini ifade ediyorlar. Tasarımlarına da bunu imza detaylar ve sıra dışı kumaş kombinasyonlarıyla çok yönlü parçalar olarak yansıtan Raisa ve Vanessa Sason, 2011 yılından beri moda sahnesinde güçlü, bağımsız ve kural tanımayan kadınları vurgulayan Haute Couture vizyonuyla bambaşka bir duruş, anlayış ve ustalık sergiliyor.
Raisa & Vanessa markasıysa bugüne kadar Taylor Swift, Katy Perry, Paris Hilton ve Elisabeth Moss gibi Hollywood dünyasının önde gelen isimleri tarafından tercih edildi. Global markalarla yaptıkları iş birliklerinin yanı sıra 2020 İlkbahar / Yaz koleksiyonlarıyla ilk kez 2019 New York Moda Haftası’na katılma ayrıcalığına da sahip oldular.
Görsel: @raisasason
SELMACILEK, Selma Çilek Çiftçi
Bilkent Üniversitesi’nde aldığı işletme eğitiminin ardından hayallerinin ve tutkusunun peşine düşerek Instituto Marangoni Milano’da Moda Tasarımı eğitimi alan ve hayallerini gerçekleştiren isimlerden biri Selma Çilek Çiftçi. Master sırasında Milano’da kaldığı süre içinde Armani’de ve Ermanno Scarvinno’da staj yapma imkanı bulan Selma Çilek Çiftçi, Türkiye’ye dönünce atölyesini açtı ve bugünkü markası SELMACILEK’i kurdu. Stil duygusu ve moda sezgisiyle ilk günden beri Türkiye’de adından söz ettiren Selma Çilek Çiftçi dünyaca ünlü birçok isim tarafından da tercih edilerek yurt dışında büyümeye devam ediyor.
Tasarımcının tamamı elde dikilerek modern, şık ve feminen tasarım öğeleriyle oluşturulan koleksiyonları günlük ve fonksiyonel kullanım imkanı sunuyor. 2016 yılında, 2017 İlkbahar/Yaz koleksiyonunu Mercedes-Benz İstanbul Moda Haftası’nda yaptığı defile ile görücüye çıkaran SELMACILEK, 2017 yılının Mart ayında ise 2017 Sonbahar/Kış koleksiyonunu Paris Palace Vandome’da bulunan Hotel D’evreux’de gerçekleştirdiği, dünyaca ünlü isimlerin katılım gösterdiği görkemli bir defile ile yabancı moda severlere sundu.
Raşit Bağzıbağlı
Moda dünyasının önde gelen isimleri arasında yer alan Raşit Bağzıbağlı, kumaşlara ve tasarıma olan tutkusuyla tasarımcı olmaya karar verdiğinde 12 yaşındaydı. 1985 yılında Londra’da doğan ve eğitimini burada alan tasarımcı, kariyerine de bu tutkusuyla yön verdi ve henüz okulu bitmeden 21 yaşında ilk koleksiyonunu çıkardı. 2007 yılında oldukça ses getiren bir “Couture” koleksiyonu ile adından söz ettirmeye başlayan Raşit Bağzıbağlı, hayranlık uyandıran bu koleksiyonun yarattığı sükse ile tasarımcılık kariyerine ilk adımını attı. Türkiye’de “Yılın En İyi Genç Tasarımcısı” ödülü, New York’taki Face of Fashion yarışmasında “En İyi Umut Veren Genç Tasarımcı” ödülü ve FTV ödüllerinde “Yılın Moda Tasarımcısı” ödülü ile kariyer yolculuğunda ödülleri toplayan bir isim haline geldi. 2015 yılından beri İstanbul Moda Haftası’nda koleksiyonlarını sergileyen Raşit Bağzıbağlı 2017 yılında ise hazır giyime adım atarak RASHID markasını kurdu. Tasarımlarında kullandığı el işlemesiyle hazırlanmış kumaşlar tasarımlarının adeta vazgeçilmezi.
Elif Cığızoğlu
Marmara Üniversitesi Moda Tasarımı bölümünü bitiren Elif Cığızoğlu, üniversite eğitiminden sonra Fransa, İngiltere ve Amerika’da moda eğitimleri almaya devam etti. Ardından Donna Karan erkek koleksiyonları tasarım departmanında üç sene tasarımcı olarak çalışan Elif Cığızoğlu bu deneyiminin ardından Türkiye’ye döndü ve 2008 yılında kendi markasını kurdu. Tasarımlarında giyilebilir, sofistike ve romantik bir çizgiye sahip olan tasarımcı kendi markasının yanı sıra NetWork’ün kadın koleksiyonları baş tasarımcılığını da yapıyor.