Türk Moda Tasarımcıları: Esen Sağıroğlu

Luna Per Noctes markasının tasarımcısı Esen Sağıroğlu ile bir araya geldik, zarif tasarımlarını ve kreatif sürecini ondan dinledik.

Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

Ben Esen Sağıroğlu, Lasalle International Academy mezunuyum. Okul sonrasında en büyük hayalimi gerçekleştirmiş ve artık kendi tasarımlarımı hayata geçirebilir duruma gelmiştim. Mezuniyetimin ardından tekstil sektöründe birçok markada tasarımcı olarak çalıştım. 2023 yılında da sektörde edindiğim tecrübeler ve gelişen tasarım anlayışımla Luna Per Noctes markasını kurdum ve İlkbahar/Yaz 2024 sezonunda ilk kreasyonumu çıkardım.

Markanızın kuruluşu hikayenizin hangi noktasına/zamanına denk geliyor?

Kendimi tamamlandığımı hissettiğim bir yaş aralığında Luna Per Noctes’in ilk adımlarımı attım. Aslında birlikte yepyeni bir yola girdiğimizi hissediyorum. Hayallerimin gerçekleşebileceğine marka kurmamla daha da inandım diyebilirim.

Markanızı birkaç kelime ile ifade etmenizi istesek…

Zarafet, sofistike ve modernlik. Bu üç kelime markamızın özünü ve koleksiyonlarımızın ruhunu yansıtıyor.

Tasarım yapmayı başka bir ‘şey’e benzetseydiniz bu ne olurdu?

Tasarım yapmayı orkestrayı yönetmeye benzetirim. Her detay, kumaş ve renk bir enstrüman gibi dikkatle seçilir ve uyum içinde bir araya getirilir. Sonuç, tüm bu unsurların mükemmel bir senfoni oluşturmasıdır.

Koleksiyon yaratım sürecinde nelerden besleniyorsunuz?

Koleksiyon yaratım sürecinde ilham kaynaklarım oldukça geniş. Seyahatlerim sırasında keşfettiğim farklı kültürler ve sanat eserleri, doğanın zarafeti ve renkleri, şehir hayatının dinamizmi ve modern mimarisi başlıca ilham kaynaklarım arasında yer alıyor. Ayrıca müzik, edebiyat ve sinema gibi sanat dallarından da esinleniyorum. Bu unsurların birleşimi, her koleksiyonumda özgün ve sofistike bir estetik sunmama yardımcı oluyor.

Koleksiyonunuzu oluştururken izlediğiniz kriterler ve bağlı kaldığınız prensipler var mı?

Evet, koleksiyonlarımı hazırlarken belirli kriter ve prensiplere sadık kalıyorum. Öncelikle en yüksek kalitede ve sürdürülebilir malzemeler kullanmak benim için vazgeçilmez. Her tasarımda estetik ve işlevselliği mükemmel bir dengede tutmaya özen gösteriyorum. Luna Per Noctes ile kadınların gardırobuna sofistike ve zamansız bir şıklık katmak, temel hedefim. Etik üretim sürecine de büyük önem veriyorum. Modern ve klasik unsurları harmanlayarak, her koleksiyonda özgün ve dikkat çekici görünümler yaratmayı amaçlıyorum.

Kullanmayı en çok sevdiğiniz malzemeler ve renkler neler?

Koleksiyonlarımda kullanmayı en çok sevdiğim malzemeler; yüksek kalitede saten, koton, poplin, işleme detaylı garnili kumaşlar ve deri. Bu materyaller şıklığı ve konforu bir araya getiriyor. Zarif metalik dokunuşların yanı sıra, inci ve kristaller de favori aksesuarlarım arasında. Renk paletinde ise genelde siyah, beyaz, bej ile pastel ve toprak tonları gibi zamansız seçimler yapmayı tercih ediyorum.

‘Trend’ kavramı sizin için ne anlam ifade ediyor?

Trend kavramı benim için moda dünyasında yenilik ve yaratıcılığı temsil ediyor. Trendler toplumsal değişimleri ve güncel estetik anlayışlarını yansıtırken, aynı zamanda yeni fikirler ve tasarımlar için bir platform sağlıyor. Diğer yandan, trendleri takip ederken özgünlüğü ve markanın tarzını korumak da çok önemli diye düşünüyorum.

Moda endüstrisinin aldığı bu yeni form hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu girdaba kapılmalı mı, yoksa çemberin dışında mı kalmalı?

Moda endüstrisinin aldığı yeni formu oldukça heyecan verici buluyorum. Hızla değişen vitrinler ve stiller, sürekli yenilik ve adaptasyon gerektiriyor. Bu değişim girdabına kapılmak, markaların güncel kalması ve tüketici beklentilerini karşılaması çok önemli. Fakat bu süreçte markanın özünü ve özgünlüğünü koruma konusu kritik. Hem yeniliklere açık olmak hem de markanın temel değerlerine sadık kalmak, uzun vadede başarıyı getiriyor. Dolayısıyla değişim rüzgarında dengeli bir yaklaşımı benimsemek en doğrusu.

İdeal bir moda haftası kurgulasanız bu nasıl bir organizasyon olurdu?

İdeal moda haftam, modayı bir zaman yolculuğuna dönüştüren bir etkinlik olurdu. Şehirdeki farklı mekanlar, geçmiş, şimdi ve gelecek temalı defileler için ayrılırdı. Geçmişi, tarihi bir bina, retro ve vintage koleksiyonların sergilendiği bir alan temsil ederdi. Burada ziyaretçiler, moda dünyasının efsanevi isimlerinin yeniden yorumlanmış tasarımlarını görme şansını yakalardı. Şimdi, günümüz trendleri ve sokak modasını yansıtan dinamik defilelerin düzenlendiği modern bir galeride canlandırılırdı. Gelecek ise fütüristik bir mekanda, ileri teknoloji yardımıyla sanal defileler gerçekleştirilirdi. Her gün bu üç konsept arasında geçişler yaparak, katılımcılara modanın zaman içindeki evrimini deneyimleme fırsatı sunardım.

OGGUSTO okurları markanıza ve koleksiyonlarınıza nereden ulaşabilir?

OGGUSTO okurları Luna Per Noctes ürünlerine şimdilik web sitemizden adresinden ulaşabilirler. Buna ek olarak Instagram hesabımızı da inceleyebilirler.