Paris Couture Haftası 2019/20 Sonbahar Kış
Yazı Boyutu:
Moda dünyasının en üst noktası olan couture koleksiyonlarının sergilendiği Paris Couture Haftası 2019 Sonbahar/Kış defilelerini inceledik.
Elie Saab
Elie Saab’ın couture 2019 koleksiyonundaki semboller, motifler ve detaylarla Asya’nın etkileri apaçık ortadaydı… Kırmızı halıların vazgeçilmez markası olan Elie Saab, yine son derece görkemli bir koleksiyona imza attı. Bu sezon için Çin ve Doğu Asya’ya yönelen marka, kadının gücünü kusursuz bir şekilde ortaya koydu. Omuz hatlarına özel bir vurgu yapan koleksiyonda; işlemeler, danteller ve tüller dikkat çekti. Kendinizi her zaman içinde prenses gibi hissedebileceğiniz Elie Saab tasarımları, önümüzdeki sezon için ipekler ve detaylı kolları hedef aldı.
Givenchy
Givenchy’nin Artistik Direktörü Claire Waight Keller, şıklığı en cool haliyle yansıtmaya devam ediyor. Meghan Markle’ın gelinliğiyle kavuştuğu popüleriteyle aslında tüm hayatını geçirebilecek olan Keller, bunun yerine daha da çok çalışarak ortaya müthiş bir couture koleskiyonu çıkardı. Haziran ayındaki Pitti Uomo’da misafir tasarımcı olarak erkek giyimine farklı bir yorum katan Keller, dikkatini bu sefer kadınlardan çok daha genç kızlara çevirdi.
Chanel
Chanel’de Virginie Viard dönemi, Karl Lagerfeld döneminin sona erdiği yerde tam anlamıyla başladı. Lagerfeld’in ani ölümünün ardından yerine geçen Kreatif Direktör Virginie Viard, kütüphane ortamında koleksiyonunu sergiledi. Lagerfeld’in elinin değmediği ilk defile olarak büyük önem taşıyan koleksiyon için Grand Palais, dev bir kütüphaneye dönüştürüldü. Lagerfeld’in kitaplara olan tutkusundan yolan çıkan Viard, bu ilk defilesiyle ünlü tasarımcıya da saygısını göstermiş oldu. Koleksiyonda ipek kumaşlar, tül elbiseler ve etek takımlar dikkat çekerken Chanel’in vazgeçilmez tüvitleri de yerini aldı.
Armani Prive
Giorgio Armani, kristal süslemelerle tasarımlarıyla yarattığı göz alıcı couture koleksiyonunu sergilemek için bol güneşli bir alan seçti. Ay ve güneş ışığını yansıtan berrak sudan etkilenerek yapılmış tasarımlar, her kıyafette kendini gösteriyordu. Siyahın asilliğini ve su yeşilinin naifliğini mükemmel bir ustalıkla yansıtan tasarımcının defilesine hayran olmamak elde değil.
Giambattista Valli
Ünlü tasarımcı Giambattista Valli, 100’lerce saat sürerek yapılan couture tasarımları, 10 saniyeden az görüneceği için bu sezon podyumdan vazgeçti! Konuklara tasarımlarını daha yakından gösterebilmek için defile yapmak yerine kıyafetleri mankenlerin üzerinde bir alanda göstermeye karar veren marka, biraz şaşırttı. 300 saatlik el işçiliği gerektiren tül elbisesinden farklı tasarımlarına 30 elbise Shangri-La Paris’te 3 saat boyunca davetlilerle buluştu. Bu sezon H&M ile yaptığı iş birliğiyle adından sıkça söz ettiren Valli, bu işbirliği için en doğru zamanın olduğunu dile getirdi.
Maurizio Galante
İtalyan tasarımcı Maurizio Galante, Paris Couture Haftası’nın ilk gününde, yerli kültürlerden nasıl ilham alındığının dersini verdi. Üzerinde oldukça çalışılmış 21 parçanın her bir parçayı mankenler, yerli sanatçı Antonio Rendon Cornelio ve Carlos Piedras tarafından yapılan güneş biçimli mücevherlerle taşıdılar. Koleksiyondaki etnik desenler oldukça dikkat çekerken, bunların yeni bir trend olup olmayacağı ise merak konusu…
Schiaparelli
Schiaparelli’nin yeni Artistik Direktörü Daniel Roseberry, bambaşka bir marka ortaya çıkardı. Nisan ayında markaya gelen Amerikalı tasarımcı, Schiaparelli’nin çalışmalarını ¨modern ustası¨ olarak yansıtmak istediğini ve biraz da içinde bulunduğu çalkantılı dönemi yansıtmak istediğini söyledi. Uzun çalışmalar sonucunda koleksiyonda muazzam ve fantastik elbiseler karşımıza çıktı. Şovunu kafasını kapladığı modeller ve kel mankenlerle açan direktörün ilk couture şovu olduğu için heyecanla izlendi.
Iris Van Herpen
Iris Van Herpen koleksiyonlarının her zaman bir çizgisi var… Tasarımlarındaki yaratıcılığı ve kendine hayran bırakan kreasyonlarıyla öne çıkan marka, yine çizgisini bozmadı. Amerikalı sanatçı Anthony Howe’den esinlenen Hollandalı tasarımcı, insanların doğanın yaşam döngüleri üzerindeki güzelliğini ortaya çıkardı. Her zamanki gibi geometrinin öne çıktığı koleksiyonda, bir elbise adeta bir akarsu gibi dalgalanıyordu. Muhteşem bir uyumun ön planda olduğu defileye damga vuran, adeta kelebek şeklindeki elbise ve tasarımcının sona sakladığı tüy kanatları olan elbise oldu.
Christian Dior
Christian Dior’un Kreatif Direktörü Maria Grazia Chiuri, Paris Couture Haftası’nın ikinci gününde koleksiyonunu sergiledi. Chiuri, bu koleksiyonla adeta modern couture’ün kurallarını baştan yazdı… Yıllardır siyahla bütünleşmiş, adeta bir renkte uzmanlaşmış olan markanın defilesi yine ağırlıklı olarak siyahtı… Koleksiyonunun açılışını yapan dökümlü beyaz tasarımın üzerinde ¨bu kıyafetler modern mi?¨ yazması herkesi defilenin sonunda ne çıkacağına dair meraka düşürdü. İlk başta aslında koleksiyonun temasını da belirleyen defilenin sonuna, vücudu tamamen fileyle kaplanmış mankenin üzerinde elbise niyetine karton bir ev taşıması damga vurdu.
Ralph & Russo
60’lı yılların cömert topraklarından ilham alan Ralph & Russo, Art Deco dokunuşları içeren koleksiyonuyla karşımıza çıktı. Her zaman kendine özgü zarif bir çizgisi olan markanın sonbahar kış couture koleksiyonunda, şifon elbiseler ve parıltılı boncuklar dikkat çekti. Çoğu zaman tasarımlarında tüyleri ve katları kullanmayı oldukça seven marka, defilesini couture’ün hakkını veren son derece görkemli bir elbiseyle kapanışı yaptı.
