Boucheron New Maharajahs Koleksiyonunu Tanıttı
Yazı Boyutu:
Paris’in Place Vendôme’da bulunan lüks mücevher ve saat markası Boucheron, “New Maharajahs” koleksiyonuyla, 1928 yılında yaratılan görkemli tasarımlara egzotik ve modern bir dokunuş getirerek geçmişine saygılarını sunuyor. Boucheron’un “New Maharajahs” koleksiyonunu keşfedin.
“New Maharajas” koleksiyonunun 1928 yılına dayanan özel bir hikâyesi var. 2 Ağustos 1928 tarihinde Hindistan’ın Patiala Mihracesi Bhupindar Sing’in Paris’e ayak basması büyük bir yankı bulur. Yaklaşık kırk hizmetçisiyle birlikte Paris’i ziyaret eden Mihrace (Sanskritçe: Maharajah) için Paris’in ünlü oteli Ritz’de otuz beş suit rezerve edilir. Mücevherlere olan düşkünlüğü ile bilinen Bhupindar Sing, o yaz demir kasalar dolusu elmas, yakut, zümrüt ve inci taşıyan muhafızlarla birlikte Boucheron’un kapısını çalar. Burada Frédéric Boucheron’un oğlu Louis tarafından karşılanır. Louis kasalarda bulunan değerli taşlar ile tam 149 farklı tasarım yapmayı hayal eder: Zümrüt ve pırlanta yakalar, çok sıralı inci kolyeler, değerli taşlarla kaplı kemerler… Boucheron’un yarattığı bu eşsiz tasarımlar bugüne kadar güncelliğinden ve ikonikliğinden pek bir şey kaybetmedi.
Boucheron’un Tarihine Bir Saygı Koleksiyonu
1928 yılında Boucheron Place Vendôme tarihindeki en büyük ve özel sipariş ile görevlendirilmişti. Bugüne geldiğimizde ise Boucheron’un Kreatif Direktörü Claire Choisne, markanın unutulmaz tasarımlar tarihine “New Maharajas” koleksiyonu ile yeni bir sayfa ekleyerek Louis Boucheron’un ölümsüz tasarımlarını saygıyla selamlıyor.
Kendilerini Kraliçe ve Kral Gibi Hissetmek İsteyenlere Özel…
Boucheron’un Kreatif Direktörü Claire Choisne, 1928 yılında yaşananları “bir peri masalı, bir rüya” olarak tanımlıyor. Bu koleksiyon için ilham alınan 149 özgün tasarımın arşivlerde tutulduğunu ve tasarımları 21. yüzyıla aktararak günümüzün kişiliklerini ve tarzlarını ifade etmek isterken birer kraliçe ve kral gibi özel hissetmek isteyen kadınlar ve erkekler için oluşturduğunu belirtiyor.
Boucheron’un kreatif stüdyosu, “New Maharajas” için nilüfer çiçeği, türban süsleri veya düğün bilezikleri gibi tarihi bir sembol haline gelen ve Hindistan’ı simgeleyen unsurların yanı sıra taş oyma sanatının bir parçası olan “gliptik” gibi geleneksel tekniklere atıfta bulunan tasarımları öne çıkardı. Claire Choisne, yaratıcı ve çağdaş vizyonuna hayat vermek için beyaz ve transparanlığın duru ve asil yansımalarından yola çıkarak tasarımlarına, hem erkekleri hem de kadınları memnun edecek şekilde hayat verdi.
Gelin hep birlikte bu eşsiz koleksiyonu keşfedelim.
{774343}
New Maharajah: “The Consecration of Emeralds”
Platin, elmas, zümrüt ve kaya kristalinin kullanıldığı tasarımlar, beyaz ve transparanlığın duruluğunu önde tutan koleksiyonun tek renkli kısmını oluşturuyor. Claira Choisne bu tasarımlar için “Tarihin ağırlığını taşırmadan Patiala Mihracesi’nin heyetinin hikâyesini ve görkemini anlatıyor” ifadelerini kullanıyor.
Kolombiya’dan çıkarılan toplam 40 karatlık dokuz zümrüt, broş olarak da takılabilen merkezi motif oluşturuyor. Tasarım dönüştürülerek farklı bir aksesuar olarak kullanılabilme işlevini de beraberinde getiriyor. Göz alıcı kolye, baget kesimli zümrütlerle kaplı bir yaka haline gelecek şekilde de kullanılabiliyor. Boucheron 1928 tasarımında yer alan bu kolyeyi güzelliğini bozmadan aydınlatmak için uçlara yerleştirdiği yeşil taşları elmaslarla değiştirir. Sonrasında bu elmaslar, parlaklıklarını artıran ve akışlarını vurgulayan kaya kristali ile kaplanır.
1928 yılına ait tasarımlar içerisinde başka bir kolyeden ilham alan Claire Choisne, platin ve zümrütten oluşan halka formundaki küpeleri yaratırken ilham kaynağı Maharajah’ın kolyesindeki güneş motifi. Güneş sembolünü oluşturacak şekilde birleştirilen uzantıların hepsi toplamda 58 adet damla hipnotik zümrüt yeşil ile tamamlanıyor.
New Maharani
Beyaz altın, elmas ve kaya kristali kullanılarak oluşturulan tasarımlar birlikte takılmak üzere hazırlanan üç kolyeden oluşuyor: New Maharani kolye, New Maharani Kristal kolye ve New Maharani Sedef kolye.
“Bu üç kolye birlikte takılmak üzere tasarlandı. Kaya kristali, pırlanta ve sedeften yapılan bu monokrom parça, zenginliği şeffaflığa ve inceliğe dönüştürüyor.”
Claire Choisne, Kreatif Direktör
{773744}
New Maharani Kolye: Majestic Lotus
Beyaz altın, elmas ve kaya kristali.
Lotus motifini tüm estetikliği ile selamlayan bu monokrom gerdanlık, deriye elmastan bir dantel çizercesine beyaz altının aşağı ve yukarı vuruşlarıyla oynuyor. Gerdanlığın merkezinde ise 4,08 ayar bir yastık elmas yer alıyor. Claire Choisne, “Nihai sonuca daha da fazla hafiflik kazandırabilmek amacıyla bu parçaya formunu verirken gerdanlığı boş kısımlarından kestik ve elmaslarla ilişkilendirdik” diyor. Bu dönüştürülebilir kolye, hem şerit formundaki versiyonu hem de gerdanlık formundaki versiyonuyla sunduğu tüm zarafet ile dikkat çekiyor.
New Maharani Kristal Kolye: Plays of Transparency and Brilliance
Beyaz altın, pırlanta, kaya kristali, inci ve sedef.
Göz kamaştıran pırlantalarla bezenmiş beyaz altından bir kordona sahip bu ışıltılı kolye, geleneksel Hint kolyelerinden ilham alınarak tasarlanıyor. Püsküller ve kısa bir kolye ile bir gerdanlığa da dönüştürülebilir olan bu eşsiz parça, taş üzerine bir tasarımın oyulmasına dayanan bir teknik olan kaya kristaline uygulanan “gliptik” olarak bilinen geleneksel bir teknikle oluşturuluyor. Hindistanlılar, kaya kristalinin içinde taşlaşmış su gördüklerine inanıyorlardı.
New Maharani Sedef Kolye: A Textured Monochrome
Beyaz altın, pırlanta, kaya kristali, inci ve sedef.
Bu görkemli kolyede kullanılan 5.178 Japon incisi bir eşsiz bir şelaleyi andıran şekilde işleniyor. İncilerle sağlanan bu akış, elmasla kaplamalar ve içeriden parıldayan melon kesimli kaya kristalleri ile ahenkli hale getirilir. Sedefle yontulmuş lotus sembolü, yedi farklı görünüm sunan bu fonksiyonel mücevherin ana motifi olarak karşımıza çıkıyor.
Kolye, ister uzun ister kısa, ister gerdanlık olarak kullanılsın nefes kesici zarafetini korumaya devam ediyor. Tam parçadan çıkarılabilen tıpkı iki inci bilezik gibi; inci, pırlanta ve sedeften oluşan uzun ana motif, bir erkek takım elbise üzerinde broş olarak da kullanılabiliyor.
{773229}
New Padma: Modernity to Wear
Beyaz altın, elmas, kaya kristali, sedef, inci ve kaşolon.
Hindistan’da saflığın sembolü olan “Padma”, “Lotus” anlamına gelir. Boucheron, bu özel kulak mücevheri ile bu kutsal çiçeğe çağdaş bir boyut kazandırıyor. Ters minyatür bir kolye gibi görülen bu kulak mücevherinin gövdesini altın ve inci oluştururken, aksesuar; geleneksel bir taş oyma tekniği olan gliptik tekniğine övgü niteliğinde oyulan elmas ve sedef damlalarıyla estetize edilerek son şekline kavuşuyor.
Bu seti saflığı öne çıkaran tasarımı ile iki parlak yüzük tamamlıyor. Yüzüklerden ilki, gliptik tekniğiyle şekillendirilmiş şeffaflıkta lotus çiçeğini görebileceğiniz bir kaya kristali kubbesini gösteriyor. Bu kaya kristali kubbe, lekesiz bir kaşolon halkasına monte eklemlenerek Boucheron’un ikonik “Parfum” yüzüğüne ince bir referans sunuyor. İkinci yüzük ise armut şeklindeki kaya kristalinden oyularak, yuvarlak ve baget pırlantalarla kaplanmış; merkezinde armut biçimli bir pırlanta yer alan gözalıcı tasarımı ile dikkat çekiyor.
New Churiyans: Subtle Harmony
Beyaz altın, pırlanta, inci ve sedef.
Hint kültüründe kadınlar tarafından evlendikleri zaman takılan “Churiyan” bilezikler, bir tür koruma nişanesi olarak kabul edilir. Boucheron, bu geleneksel takıyı pırlanta, sedef ve incili beyaz altını birleştirerek yeniden yorumladı. Söz konusu değerli taşlar sayesinde bu bilezikler, bileğe yerleştiriliş biçimine göre değişen ince bir renk ve doku paleti sunuyor.
Her zaman Boucheron’un tarihinden ilham alan Claire Choisne, Boucheron’un yarattığı sanat eserlerine uygun olarak bu 10 bileziği kullanılmadığında saklamak için sedef bir bobin de tasarladı.
New Sarpech: Ornamental Curls
Beyaz altın ve pırlanta.
Sarpech adı verilen bu türban süsü, Claire Choisne’in tasarımı ile bir saç mücevheri veya broş olarak kullanılabilir hale geldi. Geçen yüzyılın başında Mihracelerin türbanlarının üzerine takarak gururla gösteriş yaptıkları aigretlerin çağdaş bir yorumu olarak karşımıza çıkıyor. Pırlantalarla süslenen bu parçanın kıvrımları, gül kesim pırlantaların varlığıyla vurgulanıyor.
Bir zamanlar Place Vendôme tarihinin en önemli siparişi olarak bilinen bu özel sipariş, tarihçi Vincent Meylan tarafından tutkuyla anlatılıyor:
“1928 yılının bu Ağustos sabahı Mihrace, kendisi kadar heybetli olan demir kasalarda değerli taşlar taşıyan muhafızlar ile çevriliydi. Onları 26 Numara Place Vendôme’daki butiğinde karşılayan Louis Boucheron, bu sandıkların içinde olağanüstü bir hazine keşfetti…”
