Türk Aksesuar Tasarımcıları: Rita

Her mücevherinde bir hikâyeyi anlatan Rita Fine Jewelry‘nin tasarımcısı Talya Oran Çarpar ile bir aradayız.

Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

Girişimci bir ailede büyüdüm; manevi değerlerin ve üretkenliğin ön planda olduğu bir ortamda yetiştim. Annem ve anneannemin moda sektöründe markalarının olması sayesinde tasarıma her zaman derin bir ilgim oldu. Üniversite eğitimimi Vancouver, Kanada’da tamamladıktan sonra moda sektöründe markalaşma ve dijital pazarlama üzerine çalıştım. Çocukluğumdan beri mücevher tasarlamak en keyif aldığım hobilerimden biriydi. Ailemin bu alandaki yeteneğimi desteklemesiyle tasarımlarımı geliştirmek için Belçika’da mücevher tasarımı eğitimi aldım. Bu sayede, RITA’nın temelleri atılmış oldu.

{25326}

Mücevherlere olan tutkunuzu ne zaman fark ettiniz?

Mücevherlere olan tutkum, çocukluk yıllarımda anneannem ile başladı. Mücevherlerin manevi değeri ve nesiller boyu aktarılabilmesi fikriyle büyütüldüm. Küçük yaştan itibaren farklı mücevher markalarını takip etmek ve trendlerini incelemek her zaman ilgimi çekmiştir. Boş zamanlarımda, kara kalem ile değişik formlar ve motifler tasarlardım. Tanıdığım mücevher atölyelerini gezmek ve bu sanatın inceliklerini öğrenmek en keyif aldığım aktiviteler arasındaydı. Şu anda en keyif aldığım şey mücevher tasarlamak ve çocukluktan gelen bu hayali gerçekleştirebilmek.

Markanızın kuruluş sürecini anlatır mısınız?

2019 yılında babamı aniden kaybetmemiz, hayatımda büyük bir dönüm noktası oldu. Babamla en büyük arzumuz benim mücevher tasarımlarımla bir marka kurmaktı. Onunla kurduğumuz bu hayali, annem ve kız kardeşimle birlikte hayata geçirdik ve 2022 yılında Rita’yı kurmaya karar verdik. Bu sayede, çok eskiye dayanan hobimi profesyonel bir yöne evirmiş oldum.

Aile olarak birbirimize çok bağlıyız, tüm tasarımlar da bu bağı simgeliyor ve markamızın ruhunu oluşturuyor. Hatta Rita’nın ismi, ailemizin baş harflerinden meydana geliyor. Babamın baş harfi ile başlayıp anneminki ile bitiyor.

Markanızı 3 kelimeyle anlatın desek?

Zamansız, aileden ilham alan, zarif.

Koleksiyonlarınızı hazırlarken nelerden ilham alıyorsunuz?

Koleksiyonlarımızın her biri benim için çok derin bir anlama sahip. Her parçasında, aileden alınan ilhamı ve bağı yansıtıyor. Geometrik hatların diliyle “bağ” kavramını vurgulamak, koleksiyonların temel taşını oluşturuyor. Her koleksiyon, modern ve çağdaş hatları odağa alırken, geleneksel tarzlardan da esinlenen bir çizgiye sahip. Klasik formları günümüzün çağdaş detaylarıyla harmanlayarak, her dönemde kullanılabilir ve modası geçmeyen parçalar yaratmaya çalışıyorum.

Günümüz moda dünyasında bu zamansız yaklaşım, sürdürülebilirliğin ve kalitenin önem kazandığı bir dönemde oldukça değerli bir yer buluyor. Moda dünyası hızla değişirken, zamansız tasarımlar, sürekli yeniyi arayan tüketicilere bir denge ve devamlılık sunuyor. Kalıcı ve çok yönlü parçalar, hem tüketim hem de çevresel açıdan daha sürdürülebilir bir seçenek oluşturuyor.

Son koleksiyonumda ‘Echoes’ ile hayatın içindeki tüm telaşı bir kenara bırakıp, içimizdeki sesi dinleme ve onun yankısı olma fikrinden ilham aldım. Ana hatları geometrik şekillerden oluşurken, birbirini tekrar eden motifler ile o yankı hissini yansıtıyor. Sadece bir mücevher koleksiyonu olmaktan öte, iç sesin ve özün somut bir yansıması haline getiriyor.

Hayatınızın sonuna kadar tek bir mücevher takmak zorunda olsanız neyi seçerdiniz?

Hayatımın sonuna kadar sadece tek bir mücevher takmak zorunda olsaydım, kesinlikle annemin hediyesi olan küpelerimi seçerdim. Küpelerin yüz hatlarını öne çıkardığını ve kişinin görünümüne estetik bir dokunuş kattığını düşünüyorum. Günlük tarzımı zenginleştiren, basit bir kıyafeti bile şık hale getiriyor. Bir yandan da manevi bir aksesuarı üzerimde taşımak bana kendimi iyi hissettiriyor.

Gelecekte mücevheri nerede görüyorsunuz?

Mücevher asırlardır insanlık tarihine var olan, döneminin estetik algısını yansıtan, kişinin iç sesini dışa vuran ve en önemlisi benim için vazgeçilmez birer aksesuar. Teknolojinin gelişmesiyle mücevherde inovasyonun gelişeceğini daha modüler ve çok fonksiyonlu hale gelebileceğini düşünüyorum. Ayrıca, sürdürülebilir ve etik kaynaklı mücevherin yükselişi, çağdaş kadınların tüketim tercihlerinin çevresel ve sosyal etkileri konusunda farkındalığının artmasıyla etik kaynaklı mücevherin de daha ön planda olacağına inanıyorum.

{25483}

Mücevheri en güzel taşıyan kadınlar sizce kim?

Bana göre mücevher kullanmayı seven, stiline uygun parçaları günlük hayatına entegre edebilen ve bu parçalarla kendi iç sesini yansıtan kişilerdir. Ben mücevherleri, kişinin karakterini ve tarzını ifade etmenin bir yolu olarak görüyorum. Bu nedenle, bir mücevheri en güzel taşıyan kadın, onu sadece bir aksesuar olarak değil, kişiliğinin ve duygularının bir uzantısı olarak gören kadındır. İster gösterişli, ister sade olsun, mücevheri özgüvenle taşıyan ve kendi tarzıyla bütünleştiren herkes, bu güzelliği ve zarafeti yansıtabilir.

Çok sevdiğiniz birine hediye edeceğiniz mücevher hangisi olurdu?

Geçmişin esintilerinin modern dokunuşla taçlandığı Heirloom Gemstone yüzüklerimiz olurdu. Her ana eşlik edebilecek çok zarif bir tasarım. Temelde üç ana değerli taş renginden oluşan bu yüzüklerin enerjileri kullanana geçiyor. Bu sebeple sevdiğim birine bu değerli tasarımı hediye etmekten çok mutlu oluyorum.