Feyhan Yaşar ile DYO Resim Ödülleri Yarışması Üzerine Söyleşi
Yazı Boyutu:
Bu yıl otuz dokuzuncusu gerçekleşen DYO Resim Ödülleri Yarışması’nın İstanbul sergisi Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi’nde 30 Kasım tarihine kadar devam ediyor.
Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı İdare Heyeti Başkan Yardımcısı Feyhan Yaşar ile DYO Resim Ödülleri Yarışması ve gelecek projeleri hakkında sohbet gerçekleştirdik.
Yaşar Holding ve Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı olarak sanata verdiğiniz bu kıymetli desteğin hikâyesini sizden dinleyebilir miyiz?
Sanata verdiğimiz desteği kurumsal bir yapı altında sürdürülebilirlik olarak benimsedik. Babamın etkileşimi, kuzey ülkelerinde Danimarka’da gezdiği özel müzelerdeki etkilenmesinden kaynaklanıyor. Boya dünyasının renkleri içerisindeyiz. Renk ve sanatçıyla da bu şekilde bir ilişkimiz var. Biz de aslında bu şekilde sanat yolculuğumuza başladık. Yola çıkarken jüri çok önemliydi. Değerli jüri üyeleri ve sanatçılar bu yolculukta bizlere en büyük destekti. Bu yarışmaların ilklerini yaptıktan sonra giderek talepler gelmeye başladı.
Önceleri aslında bu yarışmaları devlet kurumları yaparken şimdi özel sektörün de bu işe girmesiyle bizler için de sanat işimiz gibi oldu. Bu oluşum yirmi beş yıl gibi bir sürede büyüyüp geliştiği için vakfımızın bünyesine aldık.
Bu sene otuz dokuzuncusu gerçekleşen resim yarışma sergisini sadece İstanbul’daki sanatseverler mi izleyebilecek?
Geçen sene yarışmayı tamamlamıştık ama pandemi nedeniyle sergileme imkânımız olmamıştı. Ödüllerimizi de vermiştik ama sergimiz Türkiye’yi dolaşamamıştı. Türkiye’de sergiyi son on senedir beş altı şehirde dolaştırıyoruz. Bir kere de Romanya‘ya ve başka ülkelere de gittik. Yani aynı sergiyi ödül ve sergilenmeye değer olanları taşıyoruz.
Kurumunuzda bu yarışmalardan dolayı bir koleksiyonunuz oluştu mu?
Yıllar içerisinde ödüllerde oluşan 200-250 civarında koleksiyonumuz oluştu. Özgün baskı, yağlı boya, figüratif, seramik gibi farklı malzemeler. Çünkü her seneki jüri ekibi farklı yorumlar getirerek değişik malzemelerden yapılan sanat eserlerine de ödül vermişler. Bu özel koleksiyonu da 1985 yılında Selçuk Yaşar Müzesi diye eski bir Rum evinden dönüştürülmüş olan bir mekânda sergiledik. Şimdi de iki senedir üzerinde çalıştığımız bir müze projemiz var. Daha büyük bir sanat müzemiz olacak. İçerisinde hem halı hem arkeoloji koleksiyonumuz hem de bu eserlerden koleksiyon sergisiyle açılış yapılacak.
Bu yarışma devam edecek mi? Gelecek için hedeflerinizi öğrenebilir miyiz?
Sanatçıyla beraber bu projenin devamlılığını sağlamayı hedefliyoruz. Daha fazla bu projeye nasıl sanatçı katılır? Daha farklı neler yapılabilir? Bunları sağlamayı hedefliyoruz. Tüm bunlarla beraber jürinin objektif bir seçim yapması da çok kıymetli. Sonrasında eserleri sergilenen sanatçıların kariyerlerine bir fayda sağlanması bizler için çok önemli.
Pandemi sırasında da sanatçıların üretimlerinin çok artmış olduğunu fark ettik. 1000 adetin üzerinde eser geldi. Jüri kurulu bu sayının içerisinden seçimlerini yaptılar.
Yarışmalar için belirlediğiniz konseptlerde nelere dikkat ediyorsunuz?
Her yarışmada bir tema belirleniyor. Temayı geniş tutuyoruz. Resimden ziyade bizler için değerli olan kavramlardan seçiliyor. Dünyanın değer verdiği konuları biz de gündeme alıyoruz. Vakıfta jüri üyeleriyle yaptığımız toplantı sonucuna göre yarışmanın teması belirleniyor.
39 yıl süren bu yarışmalarda ne değişti? Gözlemlerinizi öğrenebilir miyiz?
Anadolu’da üniversitelerdeki sanat bölümlerinin çok değiştiğini ve geliştiğini söyleyebiliriz. Yarışmalara daha çok büyük şehirlerdeki üniversitelerden katılım varken şimdi Niğde, Kayseri ve Malatya şehirlerinden de katılan sanatçılar var. Sosyal medya sayesinde de izleyiciler arttı. İnternet sayesinde sanal müzeler gibi sanata erişebilirlik kolaylaştı. Seyahat etme imkânları arttı. Teknik ve akımları sanatçılar daha iyi takip ettiler. Resimlerin içerik ve boyutları da bunlara doğru orantılı olarak gelişti ve büyüdü.
İstanbul’da 30 Kasım 2022 tarihine dek görülebilecek olan sergiyi kaçırmayın derim. Hem genç yetenekleri keşfetmek hem de bu güzel sanat eserlerini görmek için güzel bir fırsat. Sergi, İstanbul sonrasında Eskişehir’de Atatürk Kültür Sanat ve Kongre Merkezi, Ankara’da Cer Modern, Mardin’de Sakıp Sabancı Kent Müzesi ve İzmir’de yeni açılacak olan Yaşar Müzesi’nde sanatseverler ile buluşacak.
