Tablo Okumaları: Édouard Manet’nin "Saint-Lazare Garı" Adlı Eseri
Yazı Boyutu:
Ocak ayında doğan ünlü izlenimci ressam Édouard Manet’nin “Saint Lazare Garı” adlı tablosunu okuyarak onu anmaya ve hatırlamaya ne dersiniz?
“Saint Lazare Garı” ya da kısaca “Demiryolu” olarak isimlendirilen tablo, Édouard Manet tarafından 1873 yılında yapılmıştır. Tablo Washington’da Ulusal Sanatlar Müzesi’nde sergilenmektedir.
Tabloda görülen manzara 19. yüzyıl Paris şehrine aittir. İki tane figürün yer aldığı eserde bir kadın, şık giyimli bir kız çocuğu, parmaklıklar arasından resmin büyük bir kısmını kaplayan yoğun duman ve kenardan sıyrılarak ortaya çıkan panjurlu ev manzarası yer alıyor.
Şapkalı, elinde köpek ve kitap tutan kadın, ressamın diğer iki ünlü tablosunda da modellik yapan Victorine Meurant’tır. Hatta bu tabloda onun Manet için son kez modellik yaptığı söylenir. Diğer tabloları olan “Kırda Kahvaltı” ve “Olympia” isimli çalışmalarda Manet, Victorine Meurant’ı çıplak resmetmiştir. Burada ise Victorine giyimli, donuk ve biraz da üzgün, izleyiciye bakmaktadır. Manet ile olan ilişkilerinin bir ifadesi olarak yorumlanan tablo aynı zamanda geleneksel Manet tablolarından farklıdır. Çünkü ressam genellikle figürlerin arkasına doğal manzaralar yerleştirmeyi tercih ederken burada bir tren garını tercih etmiştir.
Tren garını parmaklıkların arkasından izleyen küçük kızın bir vedayı, ayrılığı sembolize ettiğini söylemek mümkündür. Yine Victorine Meurant’nın kucağındaki köpek sadakati temsil eder. Sanat tarihinde kitap ile betimlenen kadın figürleri, entelektüelliğe ve okur-yazarlığa dair bir göndermedir. Yani modellik yapmasına rağmen Victorine, zanaatkâr bir ailede yetişmiş bir ressamdır. Babası bronz ustası, annesi ise kadın şapka tasarımları yapar. Hatta resimdeki şapkanın Victorine’nin annesinin bir tasarımı olabileceği de tahmin edilir.
Ressam olan Victorine’nin çalışmalarının Paris Salonu’nda 1876 yılında yapılan sergide sergilendiği, aynı sergide de Manet’nin eserlerinin jüri tarafından elendiği bilinir.
Saint Lazare Garı görüntüsü yine Paris’in modernleşmesini göstermesi adına da bir eleştiridir. Arkada dumanın görüntüsüyle kaybolan eski ev görüntüleri fark edilir. Manet bu eserinde parmaklıkların arkasından resmi betimleyerek bir bakıma sanayi devrimiyle birlikte gelen tutsaklığa atıfta bulunur.