Grammy Adayı Türk Besteci Esin Aydıngöz’un Hayatı,Eserleri ve Bilinmeyenleri

Hayalperest, çalışkan ve yetenekli… The Rolling Stones’un klasik eseri “Paint It Black” şarkısının aranjmanı ile Grammy Ödülleri’ne aday gösterilen Türk besteci Esin Aydıngöz’ün ilham verici hayatını yakından inceleyelim.

Küçük yaşlarda yeteneği keşfedilen besteci, aranjör, piyanist, müzik direktörü ve söz yazarı Esin Aydıngöz‘ün yeteneği ve azmi hem eğitim hayatı boyunca hem de liseden beri katıldığı yarışmalarda adından sık sık söz ettirmesini sağlamıştır. Geçtiğimiz günlerde Tim Burton’un Netflix dizisi “Wednesday” için aranjörlüğünü üstlendiği The Rolling Stone’nun klasikleşmiş eseri “Paint It Black” ile 66.’sı düzenlenen Grammy Ödülleri’ne aday olan Esin Aydıngöz’ün şimdiye kadar çalıştığı projeleri, dünyanın en iyi müzik okullarından Berklee Collage of Music’te aldığı eğitimleri, kariyerindeki başarılarının onu okuluna yeniden nasıl döndürdüğünü ve daha fazlasını beraber inceleyelim.

Esin Aydıngöz Kimdir?

Yeteneği ve işine olan tutkusuyla dünya çapında adından söz ettiren sanatçı, 29 yaşında mezun olduğu üniversiteye Film Müzikleri Departmanı Başkan Yardımcısı olarak geri dönmüş, fakat farklı projelerde ilerlemek istediği için bu görevine son verme kararı almıştır. Gün geçtikçe başarılarına başarı ekleyen genç sanatçı şimdilerde ise Tim Burton imzalı Netflix dizisi “Wednesday” dizisi için hazırladığı “Paint It Black” aranjmanı ile Grammy Ödülleri’ne aday gösterilerek kendinden söz ettirmeye ve ilham olmaya devam ediyor.

Esin Aydıngöz’ün Hayatı

Müziğe karşı olan yeteneği ailesi tarafından fark edildikten sonra eğitim almaya başlayan sanatçı, ilkokul 3. sınıftayken Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde yarı zamanlı piyano bölümünde 6 yıllık bir eğitime başlıyor ve bu esnada normal okul hayatına da devam ediyor. Liseyi İstanbul Saint Joseph Fransız Lisesi’nde okuyan Esin Aydıngöz, Berklee Collage of Music’te Film Müziği Bölümü ile Çağdaş Beste ve Prodüksiyon Bölümü’nü beraber okurken Müzikal Tiyatro Besteciliği Bölümü ile de yan dal yapıyor. Hayallerine giden tek yol olarak gördüğü ve okuduğu yılları “büyülü” olarak nitelendirdiği okulundan 4 üzerinden 3.9’luk ortalama ve Summa Cum Laude (En Yüksek Onur) unvanı ile mezun oluyor. Fakat Berklee macerası burada bitmiyor ve önce yeni adaylarla görüşmeler yapmak için ‘Mezun Elçisi’ olarak, ardından sadece 29 yaşındayken Film Müzikleri Departmanı Başkan Yardımcısı olarak okuluna tekrar dönüyor. Kariyerindeki azmine ve yeteneğine ek olarak, yönetim kadrosunda bulunduğu Kadın Film Müziği Bestecileri Birliği (AWFC)’nde yaptıkları çalışmalarla erkek dominant bir sektörün içerisinde birbirlerini yukarıya çekmeye çalışan kadınlar olarak sergiledikleri duruşla da fark yaratmaya ve örnek olmaya devam ediyorlar.

Esin Aydıngöz’ün Sanat Hayatı

Küçük yaşlardan itibaren müzik eğitimi almaya başlayan Esin Aydıngöz her ne kadar müziği profesyonel bir iş olarak yapacağını düşünmemiş olsa da liseden itibaren katılmaya başladığı beste yarışmalarıyla yeteneğinden sık sık söz ettirmiş ve birçok ödül almıştır. Yakın zamanda adını Tim Burton’ın “Wednesday” filmine yaptığı aranjman ile Grammy Ödülleri’ne aday olmasıyla duyuran sanatçı, geçmiş tarihlerde de SONY, Disney+, Apple TV gibi platformlarla da projeler üreterek çeşitli ödüller ve başarılar yakalamıştır.

Şimdilerde hem ortaklarından biri olduğu AudioBrew şirketinde baş besteci olarak yer almakta hem de hayalini kurduğu Disney Company’nin a cappella grubu DCappella için müzik direktörlüğü yapmaktadır. Yeni yeni orkestra şefliği için de projelerde yer almaya başlayan sanatçı, filmin gösterimi esnasında sadece müziklerin filmle eş zamanlı olarak canlı performe edildiği “Live-to-Film” formatındaki konserlerle turnelerde yer almaya başlamıştır.

Esin Aydıngöz’ün Eserleri

Pandemi döneminde Disney’in farklı albümleri ve konserleri için aranjör ve yapımcı olarak çalışan ve Bear McCreary, Anne-Kathrin Dern gibi büyük bestecilerin Apple TV, Hallmark gibi stüdyo projeleri için film müzikleri yapan sanatçı aynı zamanda, İKSV’nin 49. İstanbul Müzik Festivali için iki farklı çocuk konseri yaratmasından çeşitli orkestralardan aldığı ek siparişlere kadar oldukça çeşitli ve yoğun bir üretim sürecine sahip. The Rolling Stones’un efsane parçası “Paint It Black” ise ona 66.’sı düzenlenen Grammy Ödülleri’nde aday olma onurunu verdi. Bu haber yetenekli sanatçının başarılarına başarı katmaya ve adını duyurmaya devam ederken kadın bestekarlar ve Türk müzisyenler için de ayrıca bir ilham kaynağı oldu.

Esin Aydıngöz Hakkında Az Bilinen Gerçekler

• 18’inde İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından hazırlanan etkinliklerde Sanatçı Rehberi olarak çalışmış, bir yandan İngilizce- Türkçe/Fransızca- Türkçe çeviriler yaparken bir yandan da sevdiği ve beslendiği kültür-sanat dünyasının içinde yer almıştır.

• Aralarında Hans Zimmer’in stüdyosu Remote Control Productions’ın da bulunduğu birçok staj ve asistanlık sonrası, (çocukken gittiği Disney World ziyaretinin sonunda da kendisine söz verdiği gibi) Disney için çalışmak amacıyla mailler atan Esin Aydıngöz’e uzun bir süre geri dönüş yapılmaz. Kendisi de motivasyon olarak reddedilmekten korkmamayı benimser. Kendisine uzun süre dönüş yapmayan Disney, Esin’in mailini tam da bir müzik asistanı arıyorken görür ve Disney hayali ACapella’da önce müzik asistanı olması, ardından bir yıl sonra yardımcı müzik direktörlüğüne yükselmesiyle gerçek olur. Daha çok fırsata erişebilmek, daha çok deneyim elde edebilmek için reddedilmekten korkmayan sanatçı, red alsa bile onun çoktan başka bir fırsatı kovalıyor olması, bitmeyen hayalleri ve azmi ile herkese ilham olabilecek bir bakış açısına sahip.

• “Bir Gökyüzü Düşün” eseri, 13 Mayıs 2014’te gerçekleşen Türkiye’nin en çok can kaybıyla sonuçlanan iş ve madencilik kazası ile ilgili yazılmıştır. Kaza dönemi Esin Aydıngöz Türkiye’de çok kısa bir dönem kalacağı için gerekli bağış kampanyalarında kullanılması için bağlantıları kuramamış fakat yıllar sonra tanıştığı Alize ile birleşerek Los Angeles ve İstanbul stüdyolarından yapılan kayıtlarla bu projeyi gerçekleştirmişlerdir.

{32938}