preloader

Füsun Onur: Hayatı, Eserleri ve Bilinmeyenleri

24.10.2023
Füsun Onur: Hayatı, Eserleri ve Bilinmeyenleri

Yazı Boyutu:

Modern Türk sanatının köklü figürlerinden heykeltıraş Füsun Onur’un hayatı, eserleri ve bilinmeyenlerini yakından inceleyin.

Füsun Onur, Türk çağdaş sanatının önde gelen figürlerinden biri olarak kabul edilen bir sanatçıdır. Sanat kariyeri boyunca heykel, yerleştirme ve dökme cam gibi farklı sanat formlarını ustalıkla kullanarak benzersiz eserler yaratmıştır. Onur’un eserleri, doğanın, insanın ve mekânın etkileyici kesişimlerini yansıtırken, minimalist estetiği ve dökme camın incelikleriyle izleyicileri büyülemiştir. Ayrıca, uluslararası alanda Venedik Bienali’nde sergilenen eserleriyle büyük başarılar elde eden Füsun Onur’un hayatını, eserlerini ve az bilinen yönlerini sizin için bir araya getirdik.

Füsun Onur Kimdir?

Füsun Onur: Hayatı, Eserleri ve Bilinmeyenleri
Füsun Onur ve ablası İlhan Onur

Füsun Onur, heykel pratiğine kavramsalcılığı getiren ve 1970’ler ve 1980’lerde yerleştirme formuna ulaşan Türk sanatının öncü isimlerindendir. Resim ve heykellerinde gündelik malzemeleri kullanarak mekân, zaman, ritim ve biçim üzerine düşünür. 50 yılı aşan bir kariyere sahip olan Onur, 1970’lerin başında avangardın Türkiye’nin sanat kanununa girmesi de dahil olmak üzere modern Türk sanatının gelişiminde önemli bir rol oynamıştır.

Füsun Onur’un Hayatı

Füsun Onur: Hayatı, Eserleri ve Bilinmeyenleri

Füsun Onur, Eskişehir’de doğmuş ve İstanbul’da büyümüştür. İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde (Şimdilerde Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi) heykel eğitimi almıştır. Onur, İstanbul’da sanat eğitimi aldıktan sonra İtalya’da, Floransa’da devam eden eğitimler almış ve bu süreçte dökme cam tekniklerini öğrenmiştir. Sanatçının eserlerinde doğanın, insanın ve mekânın kesişimlerine odaklandığı görülür.

Füsun Onur’un Evi

Füsun Onur: Hayatı, Eserleri ve Bilinmeyenleri

Füsun Onur ve ablası İlhan Onur, hayatlarının en güzel yıllarını geçirdikleri ve kendilerine aile mirası olan Hayri Onur Yalısı’nı Vehbi Koç Vakfı’na bağışladı. Bu yapının ileride müze-ev olarak kullanılması ve çeşitli sanat programlarına ev sahipliği yapması bekleniyor.

Füsun Onur’un Sanat Hayatı

Füsun Onur: Hayatı, Eserleri ve Bilinmeyenleri
Füsun Onur, “Musical Chair” (Müzik Koltuğu); 1976

1938 yılında İstanbul Kuzguncuk’ta doğan Füsun Onur, 1956 yılında Üsküdar Amerikan Kız Akademisi’nden mezun olduktan sonra Güzel Sanatlar Akademisi’nde heykel okumaya başladı ve Hadi Bara Atölyesi’nde öğrenci oldu. Onur, 1960 yılında Fulbright bursuyla Maryland College of Art’ta eğitimine devam ederek sanat ve felsefe okudu. Eğitimini “Sanat Objesinin Olası Bir Dünyada Olası Kendisi, Var Olmanın Bir Olanağı Olarak Kendi Yararına Kamuya Sunulması” başlıklı doktora teziyle tamamladı.

Türkiye’ye döndükten sonra ilk kişisel sergisini 1970 yılında Taksim Sanat Galerisi’nde açan sanatçı, hemen ardından 1971’de Paris’teki 7. Uluslararası Genç Sanatçılar Bienali’ne davet edildi. Daha sonra Güzel Sanatlar Akademisi, 1., 4., 12. ve 14. İstanbul Bienalleri, Atatürk Kültür Merkezi, İstanbul Resim ve Heykel Müzesi ve Maçka Sanat Galerisi gibi birçok farklı platformda eserlerini sergiledi.

Yapıtlarında genellikle basit ve gündelik malzemelerin doğasında var olan mekân, zaman, ritim ve biçim potansiyellerini araştıran Onur, erken dönem soyut geometrik heykellerinden başlayarak, çizgiler ve düzlemler keşfi, yokluk ve mevcudiyet ikilikleri ve görünür ve bilinenin gizli ve bilinmeyen kalanla ilişkisi ile boğuştu. İlk yıllarında geometrik çizimleri ve soyut formlarla minimal heykellerinin ardından resim ve heykel arasındaki sınırları genişletmek için yeni stratejiler benimserken, yıllar geçtikçe, çalışmaları giderek artan bir malzeme yelpazesinin ortaya çıktığı enstalasyonlar lehine katı parça mantığından ayrıldı.

Füsun Onur’un En Önemli Eserleri

Füsun Onur, “Evvel zaman içinde…”; 2022

Füsun Onur: Hayatı, Eserleri ve Bilinmeyenleri
Füsun Onur, “Evvel zaman içinde…”; 2022

Füsun Onur, 59. Venedik Bienali kapsamında “Evvel zaman içinde…” yerleştirmesi ile Türkiye’yi temsil etti. Onur’un yaklaşık iki yıl boyunca üzerinde çalıştığı yerleştirme, insanların yol açtığı ve gezegenin geleceğini tehdit eden insan odaklı yönetim anlayışına karşı birleşerek mücadele eden bir grup fareyle kedinin öyküsünü konu alıyor. “Evvel zaman içinde…” 59. Uluslararası Venedik Bienali Sanat Sergisi Türkiye Pavyonu’nda sergilendi.

Füsun Onur, “Çiçekli Kontrpuan”; 1982

Füsun Onur: Hayatı, Eserleri ve Bilinmeyenleri
Füsun Onur, “Çiçekli Kontrpuan”; 1982

Sanatçının en etkileyici eserleri arasında Onur’un ilk defa 1982 yılında Taksim Sanat Galerisi’nde sergilediği “Çiçekli Kontrpuan” isimli yerleştirmesi yer alıyor. Arter’in en üst katında yeniden kurgulanan parça, alabildiğine mavi plastik bir muşamba ile tamamen kaplanmış duvarlar ve tavan ile, odanın ortasına konumlanmış gerçek ve yapay çiçeklerden oluşuyor. Odaya adımınızı atar atmaz sanki bir denizaltı ile gökyüzü arasındaymış gibi tuhaf bir yanılsama yaratıyor. Malzemenin huzur veren rengi ve kaçınılmaz yapaylığı arasında izleyiciyi hapsediyor.

Füsun Onur, “Dollhouse” (Bebek Evi); 1970’ler

Füsun Onur: Hayatı, Eserleri ve Bilinmeyenleri
Füsun Onur, “Dollhouse” (Bebek Evi); 1970’ler

Onur’un 70’li yıllarda yaptığı “Dollhouse” yerleştirme sanatına eşsiz bir örnek teşkil ediyor. Ev, pencerelerindeki vitraydan, mutfak masasındaki çatal-bıçak takımına kadar eksiksiz. Mobilya, kilim ve ön kapıların dışındaki veranda da dahil olmak üzere, özelliklerin çoğu el yapımı parçalardan oluşuyor. Onur’un pek çok çalışması gibi, parçanın hassas doğası, sahnenin kırılganlığına da paralellik oluşturuyor. Yapının şeffaf çatısı, izleyicinin içeriye bakmasını sağlıyor ve bunu yaparken özel, ev içi alandan ödün veriyor. Bu da, bakanda röntgenci bir sansasyon yaratabiliyor ancak bunun yerine Onur’un bize yaydığı ortak bir nostalji var.

Füsun Onur Hakkında Az Bilinen Gerçekler

Füsun Onur: Hayatı, Eserleri ve Bilinmeyenleri
Füsun Onur’un evi
  • Onur, İtalya’da geçirdiği zamanlarda dökme cam sanatına ilgi duymaya başlamış ve bu tekniği Türkiye’de yaygınlaştırmıştır.
  • 1997 yılında, Dünya Yerleştirme Bienali’nde ödül kazanmıştır, bu da uluslararası alanda tanınmasını sağlamıştır.
  • Sanatçının eserleri, hem Türkiye’de hem de yurt dışında birçok önemli müzede ve koleksiyonda yer almaktadır.

{13957}

Merve Yıldız
Merve Yıldız Tüm Yazıları