Düğün Hikayesi: Tuğçe Alpay ve Emircan Aksoy

•

09.08.2022

Düğün Hikayesi: Tuğçe Alpay ve Emircan Aksoy

Yazı Boyutu:

Sağlıklı yaşam koçu Tuğçe Alpay ve iş insanı Emircan Aksoy’un Casa Lavanda’da gerçekleşen düğünlerine konuk oluyoruz.

Evlilik teklifi nasıl ve nerede gerçekleşti?

Sandras Dağı’nda, donmuş gölün üzerinde, saksafon çalan müzisyen eşliğinde romantik bir teklif aldım… Kısaca günü özetleyecek olursam; gündüz saatlerinde Akyaka Azmak Nehri’nde kano yaptık, ardında kar motorlarıyla Sandras Dağı’na çıktık. Donmuş gölün üzerine kurulan bir masa ve ağacın altında saksafon çalan bir müzisyen bizi bekliyordu… Evlilik teklifi alacağımı hemen anladım ama tabii ki heyecanımı içimde tutarak kendimi ana bıraktım. Emircan çok romantik bir konuşma yaparak evlilik teklifi etti ve şampanya eşliğinde kutlamamızı yaptık.

Nişan kutlamanız nasıldı?

Nişan kutlamamız son derece sade ve samimiydi; evimizde aile arasında oldu. Emircan da ben de düğün günümüzden daha heyecanlıydık diyebilirim. Babam vefat ettiği için Emircan’ın amcası beni dayımdan istedi. Kutlamamız duygusal ama bir o kadar da neşeli geçti.

Emircan’ın ailesi evden ayrıldıktan sonra arkadaşlarımız bize katıldı ve beraber eğlenmeye devam ettik. Nişan kutlamamızda bütün ikramları Five O’Clock hazırladı, Betty Mazalto ise fotoğrafları çekti.

Bekarlığa vedayı nerede yaptınız?

Bekarlığa veda için ne Emircan ne ben büyük bir organizasyon yaptık. Sadece kız arkadaşlarım bana Aman da Bravo’da bir yemek organize ettiler. Emircan da kendi arkadaşlarıyla akşam yemeğine çıktı.

{775273}

Düğününüzün konsepti neydi?

Düğün organizasyonumuzu Suzy Event’e teslim ettik. Kır düğünü konsepti istediğimiz için mekan seçimimizi Casa Lavanda’dan yana kullandık. Yeşile aşık bir çiftiz, dolayısıyla doğanın içinde ‘evet’ demek bizim için çok anlamlıydı. Mekanda tamamen yeşil, beyaz ve natural renkler kullandık. Gösterişten uzak durduk, her bir detay kararındaydı.

Peki gelinliğiniz? Modeli nasıl seçtiniz?

Gelinliğimi seçerken sadece Vakko ve Pronovias’a baktım. Sade bir tarza sahip olduğum için kabarık gelinliklerden ziyade şık, beyaz bir elbise arıyordum. İlk etapta aklımdaki modele yakın gelinlik bulamadım, artık moralim bozulmaya başlamışken Pronovias İstinyepark’tan Sıla yardımıma koştu ve bana şöyle dedi; “Tuğçe Hanım ben sizi tanıyorum ve takip ediyorum. Size uygun bir model getireceğim, bence çok beğeneceksiniz.’’ Hakikaten öyle oldu!

Pronovias’ın Adrienne modelini denedim. Giydiğim anda gelinliğimi bulduğumu anladım. Kendim hayal edip gelinlik diksem, buna benzer bir model tasarlardım… Kısaca gelinlik konusunda çok şanslıydım!

Saç ve makyajınızın tarzı nasıldı, kime yaptırdınız?

Ben boğa burcuyum ve boğa burcunun en büyük özelliklerinden birisi değişikliği sevmemesidir. İşimi şansa bırakmayı, yeni maceralara atılmayı sevmiyorum çünkü küçük güvenli çemberimin içinde gayet mutluyum. Hayattaki bütün seçimlerimin beni yansıttığına inanıyorum, o yüzden saç ve makyajda da bunun dışına çıkmadım ve tercihimi sadelikten yana kullandım. Saçımı Etiler Toni&Guy’dan Salih Altınbaş ve Erdal Uluç’un ellerine bıraktım. Makyajımı ise Toni&Guy’dan Özlem Ayaz yaptı. After party için yaptırdığım saç ise dalgalı ve yine sade bir modeldi. Bu modelde hiç aksesuar kullanmadık.

Gelelim ilk dansa… Hangi şarkıda dans ettiniz?

Kenan Doğulu’nun “İhtimaller” şarkısının bir kısmıyla slow dans yaptık. Şarkı bittiği anda Gloria Estefan’dan “Conga’’ başladı ve özgürce dans ettik! İlk dansımızı yapmak için aşağı ineceğimiz zaman Emircan’ın çok heyecanlanıp “yapamayacağım” dediğini söylemem lazım… Fakat dansa başladığımız andan itibaren çok keyif aldık.

Gelin buketi ve pasta düğünün en önemli detayları… Siz bu ikiliyi kime yaptırdınız?

Gelin buketimi Suzy Event tasarladı. Pastayı ise Five O’Clock’tan Sinem Ekşioğlu hazırladı. Sinem’in kişiliğini, işlerini ve enerjisini ve organize çalışma şeklini çok beğeniyorum. O yüzden nişanda da düğünde de Five O’Clock ile çalıştım.

Balayı için nereyi tercih ettiniz?

Düğünden sonra her sene yaptığımız gibi kızımız Naz’ı da alarak Hillside Beach Club’a gittik. Oradan Fethiye’de başka bir otele geçip tatilimizi Çeşme’de sonlandırdık. Fakat bunu bir balayı olarak görmüyoruz, asıl balayımız eylül ya da ekim gibi olacak. Rotamızı Amerika’ya çevireceğiz, belki bir safari turu da yapabiliriz.

{775150}

Düğününüz şimdi olsa farklı bir şey yapmak ister miydiniz?

Hiçbir şeyi farklı yapmak istemezdim. Aynı insanlarla, aynı şekilde, aynı heyecanla çalışmak isterdim. Sadece fotoğraf çekimimizin saatini daha iyi ayarlayabilirdik. Çekim uzun sürdü ve davetlilerin geldiği zamana sarktı. Misafirlerin beni çekim sırasında değil, dayımın eşliğinde merdivenlerden inerken görmelerini tercih ederdim.

Düğün sürecine girmiş çiftlere vereceğiniz öneriler neler?

Aslında her çiftin dinamiği ve organize ettiği düğün farklı konseptte. Bu yüzden öneri vermem ne kadar doğru olur bilmiyorum. Fakat şunu söyleyebilirim; bence çiftler farklı farklı işlerin ucundan tutmalı. Bir işle iki taraf da ilgilenince farklı yorumlar ve tartışmalar ortaya çıkabiliyor. Biz de bunu deneyimledik… Ben detaycı bir yapıya sahibim, Emircan ise bana göre çok daha rahat. Bu zıtlık nedeniyle organizasyonda kontrol edilmesi gereken detaylarla ilgili tartıştığımız oldu. Fakat günün sonunda çekilen dertler, tartışmalar uçup gidiyor, geriye harika bir düğün anısı kalıyor. Bence çiftler; akışta kalsınlar, her saniyesinin tadını çıkarsınlar ve çok büyük bir organizasyona girmesinler.