Mini Düğün Hikayesi: Deniz Ceylan ve Serkan Sevim

Sjorinn İstanbul kurucusu Deniz Ceylan ve SailLoft Göcek’in kurucu ortağı Serkan Sevim’in The Wicker by the Sea, Göcek’te gerçekleşen düğününe konuk oluyoruz.

Birbirinizi nasıl tanıdınız ve evlilik bağına giden yolun başlangıcı neydi?

Çocukluğum babamın mesleğine bağlı olarak denizin üstünde geçti ve denizle kalpten derin bağlarım var. Her kız çocuğu gibi kendimi bir gün gelin olarak hayal ettiğimde ruhumu öpen kişinin de bana yine denizden gelmesini istedim. Serkan bugün yatçılık sektöründe çalışıyor, bunun yanı sıra eski yelken antrenörü ve yarışçısı… Dolayısıyla onu ilk gördüğüm an; “O beklediğim kişi, denizi seven biri!” dedim. Bu his içimi kapladığında onun gözlerinde denizin sonsuzluğunu gördüm.

Evlilik teklifi nasıl ve nerede gerçekleşti?

Tanıştığımız dönemde ben İstanbul’da, Serkan ise Göcek’te yaşıyordu. Uzaktan ilişki demek sadece özlem demek… Yolculuğu bol bir hayat düzenine girmiştik bu özlemi giderebilmek için…

Evlilik, tanıştığımız ilk anlardan beri çokça söze dökülemese de her zaman içimizdeydi. Sadece bu karar birimizin hayatını, yaşadığı şehri değiştirmek demekti.

Son Göcek ziyaretimde bir sabah yürüyüşe çıktım. “Öneriler listesinden bir müzik yapabilirsin, aslında burada, bu güzel kalple yaşayabilirsin” dedi. Ben kararımı aslında tam da bu anda, o güneşli sabahta vermiştim.

Eylül ayının bu ılık akşamında Göcek Can Restaurant’ta yemekteydik. Yine inanılmaz içten hoş sohbetlerimizin birini yaparken birden durdu ve dedi ki: “Üzgünüm! Ben senin iznini almadan senin de dahil olduğun bir hayal kurdum. Ben bir kışı daha senden ayrı geçirmek istemiyorum. Hayalim bu kışı ve diğer tüm zamanları beraber geçirebilmek. Bu hayali kurmamıza iznin olur mu?”

Ben zaten bunun cevabını kendi içimde aynı gün evrene iletmiştim…

{80025}

Evlilik teklifinden sonraki süreciniz nasıl ilerledi?

Teklif anı o kadar içtendi ki… Akışında, kendi yolunu bulan türdendi ve tabii henüz yüzüğüm yoktu. Serkan lokal markalara olan bağlılığımı, üretimlerinin aslında benim için kıymetli olduğunun farkındaydı. Onun bu naifliği yüzük seçimini tamamen bana bırakmasıyla Der-Liebling’in Galata’daki atölyesini ziyaret ettik. Banu’nun ellerinde şekillenen ve bir ömür parmağımda kalacak iki nefis yüzüğü seçtik.

Geleneksek nişan kutlamaları gibi bir süreç izlemedik. Her zaman kendi iç dünyamızı yansıtan aile tanışmaları organize ettik.

İstanbul’daki evimden Göcek’teki yeni evimize taşınmadan tüm güzel dostlarımla son akşam bir veda ve yeni başlangıçlara organizasyonu hazırladık. Bu kısım umut dolu sözcüklerin bize yansımasıydı.

Kışı beraber geçirme hayalimizle vaktimiz de oldukça kısıtlıydı. Önceliği hayalini kurduğumuz dağları ve denizleri gören aydınlık bir ev tasarlamaya yöneldik. Hayallerimizin ötesinde her sabah eşsiz bir manzaraya sahip evimizi hazırlamak 3 ayımızı aldı.

Düğününüzün konsepti neydi?

Düğün konseptimizi kendimizi yansıtan şekilde nikah ve ardından devam eden parti tadında organize etmeyi istedik. Çünkü bu bizim en özel günümüz ve kesinlikle her saniyesi bizden olmalıydı.

The Wicker Göcek’te ikimizin de sevdiği, vakit geçirdiğimizde iyi hissettiren bir mekân, gerek dekorasyon, gerek denizin üstündeki iskelesi ve en önemlisi çalışanlarının gülen yüzü tam da partimizi gerçekleştirebileceğimiz bir alandı.

Gün batımında iskelenin üzerinde denizin tam da kenarında evlendik. Ve partimiz tüm gece her yaştaki davetlimize keyifli bir eğlence sundu.

Şarap, peynir ve hâlâ konuşulan harika lezzetteki hamburger ikramımızla, tam da bize yakışır bir konsept yarattık.

Peki gelinliğiniz? Modeli nasıl seçtiniz?

Kendimi hayatım boyunca hiç gelinliğin içinde hayal etmedim. O yüzden gelinlik nasıl seçilir bilmiyordum. “Nasıl bir modelde kendimi gerçekten ben olarak hissedebilirim?” sorusunu kendime sordum. Kesinlikle istediğim model satın alınabilecek bir model değildi. Özel ve incelikli bir dikim gerektiriyordu. Sırt detayı Fransız dantel işlemeli, şifon kollu, manşetleri dantelli vintage tarzda bir gelinlik giymeye karar verdim.

Düğünümüze 1 ay kalmıştı ve hâlâ gelinliğimin nasıl ve kime emanet edebileceğimi bilmiyordum. Serkan’ın kardeşi, Fethiye’de naif işçiliğiyle fark yaratan Akari Fashion’ı tavsiye etti. 3 hafta gibi kısa bir zamanda stresten tamamen uzak keyifli bir süreçle gelinliğimi hazırladılar.

Saç ve makyajınızın tarzı nasıldı, kime yaptırdınız? Hazırlanma süreciniz nasıldı?

Düğünümüzün en kıymetli kısımları bu alanlar… Serkan’la birlikte düğün günü evimizde sevdiğimiz dostlarımızla hazırlanmaya karar verdik. İkimiz de birbirinden yetenekli, içten arkadaşlara sahibiz. Bu nedenle kendi güvenli alanımızda kendi tanıdığımız gözlere bakarak hazırlanmak tarif edilemez bir duyguydu. Hazırlıklarda bir yabancının evde olmasını ve benim hiçbir bağım olmayan birinin beni renklendirmesini istemedim. Bu nedenle kız tarafı adı altında gönülden bağlı olduğum dostlarıma ayrı ayrı görevler tanımladım. Her biri kendi markasını yöneten, gözleri başka gören, ellerinde inanılmaz yetenekler olanlar…

Her zaman doğallığı ve sadeliği tercih eden bir yapım var. Bu nedenle normalde uygulamadığım bir saç modelini ya da makyajı uygulamak için risk almak istemedim.

Makyajımı yapacak kişiyle tüm gün göz göze temas edeceğimi biliyordum. Bu nedenle her bakıştığımızda karşımdaki kişinin beni rahatlatmasını istedim. 108 Niyettaşı kurucusu Merve Uçar, boncuk gözleriyle tam da bu göreve uygun güzel bir kalpti. Makyajımı tamamen beni tanıyan biri olarak uyguladı. Saçımda Fransız tülü ve tüyle, tamamen elde hazırlanan bir toka kullanmayı istedim. Toka oldukça hareketli olduğu için saçlarıma La Fabrika kurucusu canım Sanem Aytekin şekil verdi.

Tüm bu hazırlıkları evimizin salonunda Serkan’ın çok sevdiği dostları ve benim dostlarımla şampanyalar eşliğinde kolaylıkla geçirdik.

Bu unutulmaz anları ise, Sjorinn’in de fotoğrafçısı en iyi arkadaş ve kardeşim Neriman Demirci ölümsüzleştirdi. Klasik bir çekim yerine yaşayan fotoğraflarla anın içinden kareleri çekim için tercih ettik.

Gelinliğimi benden önce evlenen kuzenim Gizem Yeğen giymeme yardım etti ve bu an çok büyüleyici bir alan içimde… Hazırlığım tamamlandığında arkadaşım, ablam Sanem Aytekin incilerle donatılmış annesinin evlilik yüzüğünü şans getirmesi için bana taktı.

Evliliği istediği gibi giden birinden de mavi bir şey almak gerekirmiş… Serkan’ın arkadaşı Esra Özkan, gelinliğimin içine mavi nazar boncuğu taktı.

{68551}

Gelin buketini kime yaptırdınız?

Gelin buketim o sabah bize ulaştı. Bitkilerimin de annesi olan canım Root Atelier kurucusu Begüm Zaimoğlu tarafından ulaştı. Buketimin Darwin’s ipek kurdelalarını da çiçeği sarmamız için beraberinde göndermişti. Begüm’ün seçtiği Cala çiçeklerini ise buket haline getiren ve Serkan’ın yaka çiçeğini de tasarlayan Sanem Aytekin harika bir iş çıkarttı.

Gelelim ilk dansa… Hangi şarkıda dans ettiniz?

Göcek’te Serkan’la beraber bir hayat kurabileceğimi ve bunun aslında mükemmel bir karar olacağını bana veren o şarkı; “Sweet Love”, Augustine

Bu şarkının sözlerini düğün davetiyemizin arka sayfasına da ekledik:

Sweet love
I found it
I’ll tell everybody I know

The real love
Astounded
On edges

As I wait

Buying us two coffee to go
Talking down alleys and roads
Glancing as we’re passing windows
Baby we’re adorable

Düğün müzikleri konusunda nasıl bir yol izlediniz?

Kendimizi yansıtan konseptte planladığımız nikah sonrası partimizin müziklerinde de de yine bizden birisi eşlik etsin istedik. Bu alanı tamamen Serkan’ın müzikle olan bağına bıraktım. Çünkü o nasıl arzu ederse orada büyük bir eğlence olacağından emindim. Serkan’ın yakın arkadaşı Caner Özkan yeni evlenen ve süreci bilen biri olarak da bize harika bir liste hazırladı. Caner’in DJ performansı ve Serkan’ın müziğe olan bağıyla herkesin çok eğlendiği ve sürekli dans ettiği bir parti yaşandı.

Düğün hediyelikleriniz nelerdi?

Buranın bereketli topraklarına, doğasına ve doğanın kokusuna hayranım. Defne, çam, zeytin ve adaçayı yapraklarının bir araya geldiği kapı süsü demeti hediye etmek istedim. Buradaki aşk dolu güzel enerjiyi evlerine gittiklerinde de aynı bağlarla hissetmeleri için…

Balayı için nereyi tercih ettiniz?

Koşuşturma içinde geçen 5 ayımızı düğün sonrasında henüz keyfini yeni çıkartmaya başladığımız evimizde dinlenerek geçirmeyi istedik. Balayımızı bir gezi organizasyonu dahilinde temmuz ayında Sicilya’da geçirmeyi planlıyoruz.

Düğününüz şimdi olsa farklı bir şey yapmak ister miydiniz?

Yine olsa tam da yine bu konsept ve bu içten bağlarla çevrili şekilde yapmak isterdim.

Düğün sürecine girmiş çiftlere vereceğiniz öneriler neler?

Hayatınızda birbirinizi tam olarak doğru zamanda doğru yere koymanın bir yolu olduğunu ve her zaman kolay olmasa da yolculuğunuzun, beklenmedik maceralarınızın ve hatta başarısızlıklarınızın düzen için gerekli olabileceğine güvenmeniz gerektiğini birbirinize hatırlatın.

Ve ne yaparsanız yapın, o gün sizin ve tamamen sizi yansıtırsa ancak orada, o alanda rahat hissedersiniz.

KÜNYE

Davet Mekânı: The Wicker Göcek

Fotoğraflar: Neriman Demirci

Gelinlik: Akari Fashion Fethiye

Damatlık: Vakko ve Gap kombin

Saç ve Makyaj: Kız Arkadaşlar; (Merve Uçar – 108 Niyettaşı kurucusu, Sanem Aytekin – La Fabrika kurucusu)

Saç Aksesuarları: El işçiliği özel tasarım

Gelin Buketi: Begüm Zaimoğlu – Root Atelier

Müzik: Caner Özkan