Danimarka'dan İthal Ettiğimiz Mutluluk Sırrı: Hygge
Yazı Boyutu:
Danimarkalılar için “Hygge” kelimesi sadece bir kelimeden ibaret değildir, içinde mutluluğun sırrı gizlidir. Danimarkalıların mutluluk sırrı hygge’ye dair merak edilen her şeyi keşfedin!
Dil ve düşünce arasında çok güçlü, sımsıkı bir bağ ve her dilde muhakkak ki başka dillere tam çevrilemeyen kelimeler var. Afrika’nın güneyindeki Himba kabilesinde yeşilin birçok tonu için farklı kelimeler kullanılıyor. Bunun sebebi Himba kabilesinin yaşadığı ormanlık arazide çok sayıda farklı renkte ağaç olması ve en sık gördükleri rengin yeşil olmasıdır. Kuzey Kanada’da yaşayan İnuit halklarının ise yavaşça yağan karı tarif etmek için bir kelimesi, kızakla kaymak için uygun olan karı tarif etmek için başka bir kelimesi vardır. Yaşadığımız coğrafya, hava koşulları, gelenekler, kültürel öğelerimiz; dilimizi ve düşünce şeklimizi işte böyle derinden etkiler. Bir Danimarkalı için de “Hygge” kelimesi sadece bir kelimeden ibaret değildir, içinde mutluluğun sırrı saklıdır. Danimarkalıların mutluluk sırrı hygge’ye dair merak edilen her şeyi keşfedin!
Hygge Nedir?
Bir Danimarkalı için “Hygge” kelimesi sadece bir kelimeden ibaret değildir, içinde mutluluğun sırrı saklıdır. En keyifli, konforlu, güvenli ve sıcak anların tarifinde kullanılsa da tam olarak izah etmesi güçtür, ancak yine de hygge yaşamlarının özünü oluşturur. Başka dillere tam olarak çevrilemez, hatta Danimarkaların %47’si bu kelimenin tercüme edilemeyeceğini düşünüyor ve bazı Danimarkalılara göre “Hygge” kavramı sadece Danimarka’da yaşanabilir ki bu hiç de azımsanacak bir oran değil; Danimarkalıların %31’i böyle düşünüyor! Ancak biz Danimarkalıların 3’te birine aldırmadan, bugün yaşamımızda nasıl “Hygge” ortamlar yaratır ve dolayısıyla mutluluk kat sayımızı yükseltiriz, yakından inceleyeceğiz.
Danimarka’da bulunan “Mutluluk Araştırmaları Enstitüsü” mutluluğun sebeplerini ve etkilerini araştıran bir merkez ve hygge’nin sırrını onlardan öğreneceğiz. Danimarka’nın kasvetli ve karanlık havasına, ülkedeki yüksek vergi oranlarına rağmen dünyanın en mutlu ülkelerinden biri olması spot lambalarını bu İskandinav ülkesine çekmiştir. Mutluluklarının tek sebebinin dünyanın en zengin ekonomilerinden biri olmalarına bağlıyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü istatistikler şunu gösteriyor ki; mutluluk salt dış kaynaklara bağlı değil ve eğer paranız en temel ihtiyaçlarınızı (barınak, gıda, eğitim vb.) karşılayacak düzeydeyse, sonrasında kazancınız arttıkça, paranızın mutluluğunuza olan etkisi azalıyor. Yani özetle insanoğlu maddi varlığını, mutluluğa dönüştürmekte zorlanıyor. Mihaly Csikszentmihalyi’nin Akış-Mutluluk Bilimi kitabında da belirttiği gibi mutluluk bilinçli bir seçimdir ve Danimarkalılar mutluluğu “Hygge” ile seçmişler gibi görünüyor.
“Hygge” kavramı Danimarka dışında tüm dünyada birkaç yıldır trend olmuş olsa da ne yeni bir kavram ne de gelip geçici bir moda. Hygge aslında bizce; hayata küçük dokunuşlarla anlam katma becerisi. Hygge esasında Norveççe esenlik anlamına gelen bir kelimeden türemiştir. Çünkü, 1814’te Danimarka Norveç’i kaybedinceye kadar yaklaşık 500 yıl boyunca bu 2 ülke tek bir krallıktı. Hygge, Dan yazı dilinde ilk defa 1800’lerin başında ortaya çıkmıştır. Kelimenin okunuşu (hüge, höge, hoga, hoogah vb.), tercümesi ve tarihinin ötesinde, Shakespeare’in şu cümlesini hatırlayıp kavramın niyetine odaklanalım: “İsim dediğin nedir ki? Adı gül olmasa da öyle güzel kokmaz mıydı gül?”
Nazım Hikmet’in Abidin Dino’ya sorduğu gibi sorsak; “Bana mutluluğun resmini yapabilir misin?” diye, bu resimde neler olurdu? Hygge bir ortama göre o resim şöyle olurdu: Sıcak bir ev içinde rahat bir kanepe, ellerinde sıcak içeceklerle şömine veya yanan mumların başında toplanmış arkadaşlar ve aile üyeleri, battaniye altında hep beraber izlenen bir film ve paylaşılan yiyecekler, kahkahaların dalga dalga yayılan sıcaklığı, konforlu, güvenli bir yuva. Okurken bile pozitif hisler yaratan basit bir mutluluk tablosu. 10 maddelik hygge manifestosu işte tam da bu tabloyu şekillendiriyor:
- Ortam: Işıkları söndürün ve mumları yakın.
- Zihin: Şimdi, burada farkındalıkla var olun ve telefon gibi dikkat dağıtıcı unsurları kapayın.
- Keyif: Kahve, çikolata, kurabiye, patlamış mısır, ne varsa hepsinin tadını çıkarın.
- Eşitlik: Birlikte hazırlanan bir sofranın tadı bambaşkadır, biz benden üstündür.
- Şükran: Şükran duygusuyla mutluluğunuz katmerlenecektir. Sahip olduklarınıza şükredin.
- Uyum içinde olma: Kendinizi ispatlamaya çalışmayın, akışta kalın.
- Rahatlık: Kendinize küçük molalar vermeye izin verin ve konforlu alanlar yaratın.
- Ateşkes: Dram yapmaya, tartışmaya gerek yok, barış sağlayın.
- Birliktelik: Sevdiklerinizle anılar biriktirin. Geçmişe baktığınızda hatırlamak iyi gelecektir.
Sığınak: Eviniz sizin kaleniz, en güvenli yeriniz. Burası huzurlu yuvanız, ona sahip çıkın.
{773802}
Bu kavram sizi heyecanlandırdıysa ve kafanızda yavaş yavaş “Hygge” ortamlar canlandıysa bunu hayatınızın temel noktalarına nasıl taşıyacağınıza dair örnekler vereceğiz. Ev dekorasyonundan, giyim kuşama, yeme-içmeden, dışarıda neler yapabileceğinize dair kısa bir rehber sunacağız.
Işıklandırma ve Mumlar
Hygge bir ortamın en önemli unsuru ışığın direkt tepeden gelmemesi ve ışık kaynağının sıcaklığıdır. Floresan lambalı bir ortam kadar hygge olmayan bir ortam yoktur. Mum olmadan ise hygge bir ortam olmaz desek, abartmış olmayız. O nedenle, evinizde daha sıcak, samimi ve huzurlu bir ortam yaratmanıza yardımcı olacak mumları muhakkak tercih edin.
Sıcak İçecekler ve Çikolata
Yapılan bir istatistikte Danimarkalıların, hygge ile bağdaştırdıkları şeyler arasında ilk sırada sıcak içecekler yer almaktadır. Sabah uyandığınızda sakince hazırlanan ve içinizi ısıtacak bir kahve veya çaydan daha pozitif bir başlangıç olabilir mi? Ofis ortamını dahi “Hygge” bir ortama dönüştüren şeyler; çalışma arkadaşlarıyla verilen molada içilen sıcak içecekler, yenilen birkaç parça çikolata ve sohbetin keyfidir. Danimarkalılar için şekerli yiyecekler bir vazgeçilmezdir ve standart bir Avrupalı’ya göre 2 kat daha fazla şeker tüketirler. Biz bu konu da yine de dengeli olmanızı öneriyor ve rahatlamanızı ve gevşemenizi sağlayacak bitki çaylarını daha çok hayatınıza eklemenizi tavsiye ediyoruz.
{77906}
Ahşap Dokular ve Seramikler
Cam, metal ve plastik eşyalar yerine evinizde ve hayatınızda daha çok doğal malzemeleri tercih ederseniz, içtiğiniz sıcak içeceğin zevki de katlanacaktır. Ahşap mobilyalar, yaşanmışlığı olan vintage eşyalar, el yapımı seramikler, yapay postlar hepsi dokularıyla sizi daha mutlu kılacak.
Doğa ve Ev Bitkileri
Doğanın bulabileceğiniz herhangi bir parçası hygge bir ortam yaratmak için destekçiniz olacaktır. Canlı ev bitkileri, dallar, kuru bitkiler, yapay olmak koşuluyla postlar hepsiyle doğayı evinize taşıyarak o sıcaklığı sağlayabilirsiniz. Ev dışında geçirdiğiniz zamanların bir kısmını da doğada vakit geçirmeye ayırır, imkânınız varsa da ahşap bir kulübede, bungalovda kalırsanız hygge kavramı iliklerinize kadar işleyecektir. Doğayı evinize misafir etmek için iç mekân bitkilerine bakmakla başlayabilirsiniz:
Rahat Kıyafetler, Sıcak Tutan Çoraplar ve Şallar
Hygge içinizdeki sorumlu ve stresli yetişkini kısa bir süreliğine de olsa susturmakla ilgilidir. Rahat hissetmediğiniz bir ortam ve kıyafet hiçbir zaman hygge değildir. Bu nedenle de içinde kendinizi konforlu hissettiğiniz kıyafetler tercih etmelisiniz. Daha salaş, daha bol bedenler, beli sıkmayan pantolonlar birinci tercihiniz olmalıdır. Kumaş olaraksa polyester yerine pamuk ve keten gibi doğal kumaşları tercih etmelisiniz. Tabi ki, söz konusu Danimarka gibi soğuk bir ülke olduğu için sıcak yünlü çoraplar ve şallar ise vazgeçilmez olmaktadır. Kışın ise yünlü ve sıcak tutan aksesuarlar kurtarıcınız olacaktır.
{77694}
Yastıklar ve Battaniyeler
Sırtınıza batan sert bir yerde kendinizi ne kadar rahat ve huzurlu hissedebilirsiniz, bir düşünün. İşte o nedenle, ne kadar yumuşak, o kadar hygge. En sevdiğiniz kitabı arkanızda yumuşacık yastıklarla okurken, bir yandan da çayınızı yudumlarken, üzerinizde battaniyenin dokusunu da hissettiğiniz bir ana sizi ışınlasak, mutlu olmamanız imkansızdır.
Kamp veya Piknik Yapmak
Ateşin hygge denkleminin bir parçası olduğundan yukarıda çokça bahsettik. Kampta ateş yakarak, bu deneyimi dışarıya taşıyabilirsiniz. Ateşin huzur veren çıtırtısı ve yaydığı sıcaklık kadar doğru bir hygge anı olamaz. Geniş mekânlar yerine kuytu köşeler, dar alanlar da bu kavramın iyi yaşandığı yerlerdir. Çadırın içinde sevdiğinize sarılarak uyumak, doğada veya sahilde piknik yapıp yiyeceklerinizi paylaşmak okurken bile içinizi eritti mi?
Kitaplar ve Müzik
Hygge ortamların 5 duyumuzu birden aktive ettiğini fark etmişsinizdir. İşitme duyunuzu beslemek için kulağınıza gelen iyi ve kaliteli bir müziğin yaratacağı olumlu hisler paha biçilemez. Hygge bir ortam tablosuna battaniye altında bir de sürükleyici ve dolu dolu bir kitap okuma eylemini eklerseniz, hygge deneyimini tek başınızayken yaşamanın en kestirme yolu olduğunu göreceksiniz.
Kaynak ve Kitap Önerisi: Meik Wiking, HYGGE Danimarkalıların Mutluluk Sırrı
{19889}
Arkadaşlar ve Aile Üyeleri
“Mutluluk Araştırmaları Enstitüsü” sonuçlarına göre biz insanları en mutlu eden şey, sağlam sosyal ilişkiler, mutlu aile bağları ve iyi arkadaşlıklardır. Hygge bir ortam elbet tek başınayken de yaratılır, ancak 3-4 kişilik gruplarla yaşanan anıların yeri ve mutluluk seviyemize katkısı hep başkadır. Yenecek yemeği hep beraber hazırlamak, masa oyunları oynamak, pikniğe birlikte gitmek, temas halinde bir şeyler izlemek hep daha tatmin edicidir. O nedenle hygge tablosu hep kalabalıktır.
Özetle, sadelik ve gösterişsizlik hygge için esastır. Hygge, hayattaki basit zevklerin kıymetini bilmek ve kısıtlı bütçeyle keyifli şeyler yapmak anlamına gelmektedir. Hygge atmosferdir ve kolayca yaratılabilir. Esas olan minik anlarla, küçük zevklere mutluluğu yakalamaktır. Sıcak, konforlu, güvende ve şükran dolu hissettiğiniz ortam aslında zaten “Hygge” bir ortamdır ve mutluluğun özü de bu anları daha çok fark edip, onların tadını çıkarabilmektir. Hepimizin hayatında bu anları çoğaltması dileğiyle.