Terleme ve Sağlık: Bilinmesi Gereken Her Şey
Yazı Boyutu:
Koç Üniversitesi Hastanesi ve Amerikan Hastanesi dermatoloji bölümü doktorlarından Doç. Dr. Esra Saraç terlemeyi ve ne zaman terleme tedavisine başvurulması gerektiğini anlatıyor.
Terleme vücudumuzun doğal soğutma sistemi olarak işlev gören ve hayati öneme sahip fonksiyonlardan biri. Bazen rahatsız edici olsa da sağlığımız için son derece önemli olan terleme sistemi sayesinde vücut sıcaklığı düzenlenir, toksinler atılır ve cilt sağlığı korunur. Bu yazıda, terlemenin sağlık açısından neden bu kadar kritik olduğunu ve vücudumuz için hangi işlevleri yerine getirdiğini keşfediyoruz.
Ter nedir?
Ter, derimizdeki ter bezlerinden kaynaklanan, su ve çözünmüş bazı maddelerden oluşan doğal ve fizyolojik salgılarımızdan biridir.
Yeterince terleyebilmek aslında sağlık göstergelerinden biri. Terlemenin vücut ısısını düzenlenmesi, toksik maddelerin atılması ve bağışıklık sistemine destek olması gibi yararları vardır. Sağlık sorunlarına yol açabilen ağır metaller de diğer toksinler gibi ter yoluyla vücuttan uzaklaştırılabilir.
{20282}
Terleme için ne zaman doktora gidilmeli?
Aşırı terleme yani “hiperhidroz” günlük hayatı, aktiviteleri ve mesleki performansı etkileyen bir hastalık. Özellikle lokalize terleme artışlarında el, ayak ve koltuk altı terlemesi kişinin sosyal hayatını da kısıtlayabilir. Terlemenin hiçbir tetikleyici olmadan artmasının beraberinde kızarıklık, ateş, göğüs ağrısı, nefes darlığı, baş ağrısı, baş dönmesi, halsizlik gibi bulguların eşlik etmesi, kilo kaybı veya gece artan terleme, dahili hastalıkları akla getirmektedir. Tiroit ve kalp hastalıkları, böbrek üstü bezi tümörü, diyabet, lenfoma, enfeksiyon hastalıkları, hormonal bozukluklar, nörolojik ve psikiyatrik hastalıklar terlemenin arttığı bazı hastalıklardandır. Fiziksel efor, stres, heyecan, ortamın sıcaklık ve neminin artması gibi durumlarda ise terlemenin artması da normaldir.
Aşırı terleme herhangi bir fizyolojik nedene bağlanamıyorsa, dermatolog veya dahiliye uzmanına başvurmalısınız. Yapılacak testler, kan tahlilleri ve fizik muayene bulgularıyla terlemenizin sebebi araştırılacaktır.
Aşırı terleme için tedaviler nelerdir?
Aşırı terleme başka bir sistemik hastalığa bağlıysa, ilgili branşta bu hastalığın tedavisi düzenlenmelidir. Altta yatan başka bir hastalık bulunmadığında ter kanallarını, ter bezlerini ve ter bezlerini uyaran sinirleri hedef alan tedavilere yöneliriz.
- Tedavi yöntemlerinden en kolay uygulanır ve ulaşılabilir olan; terleme önleyici krem, solüsyon ve jeller sıklıkla ilk basamakta tercih edilmekte ve bu lokal uygulanan tedavilerin içerisinde ter salgılanmasını bloke eden alüminyum klorit ve glikopirolat gibi aktif maddeler bulunmaktadır.
- Terlemede yaygın olarak kullandığımız diğer bir tedavi yöntemi, Botulinum toksin uygulamasıdır. Botulinum toksin ter bezlerinin çalışmasını uyaran sinirleri bloke etmektedir. İşlemin yapılacağı bölgenin durumuna göre, enjeksiyon öncesi o bölgeye lokal anestezi uygulanabilmektedir. Koltuk altı, saçlı deri ve yüz terlemesi için yapılan Botulinum toksin uygulamasında hastalarımızın çoğu lokal anesteziye ihtiyaç duymazken, avuç içi, ayak tabanı gibi alanlarda lokal veya bölgesel anestezi yöntemleriyle işlemin daha konforlu olması sağlanabilmektedir.
- İyontoforez, hastalara hem sağlık kuruluşlarında hem de kendi evlerinde uygulanabilen başka bir tedavi yöntemidir. El ve ayaklar cihaza ait su dolu kaplarda bekletilirken, su içerisinden düşük doz elektrik akımı geçer. Koltuk altına yerleştirilebilen su emdirilmiş süngerler de mevcuttur. Yaklaşık 20 dakika süren iyontoforez seansı sonrasında ter bezindeki elektriksel değişiklikler ve ter kanallarının tıkanmasıyla terleme azalmaktadır.
- Bu tedavilere yanıt alınamazsa, terleme bölgesini uyaran sinirlerin bir kısmının cerrahi olarak çıkarılması (sempatektomi) düşünülebilir.
{37634}
Hangi deodorantlar seçilmeli?
- Deodorant mutlaka temiz cilde uygulanmalı, cilt temizlendikten sonra kurulanmalı. Cilt üzerinde yara, enfeksiyon, kesik veya irritasyon bulgusu varsa, hiçbir terleme azaltıcı ürün deri iyileşene kadar kullanılmamalı.
- Kullanılan deodorant aerosol sprey şeklindeyse, deride tahriş oluşturmaması için 15 cm mesafeden uygulama yapılmalı.
- Terleme fazlaysa, alüminyum klorit gibi bileşenler içeren anti-perspirantlar kullanılabilir.
- Alerjik bir deriniz varsa, alkol, paraben ve parfüm içermeyen ürünleri tercih etmeniz daha uygun olacaktır.
- Kişisel tercihinize göre deodorantların krem, roll-on, stick veya sprey formlarından birini seçebilirsiniz.
Ter kokusu olanlar ne yapmalı?
Günlük duş almak, antibakteriyel/antifungal temizleyiciler kullanmak, anti-perspirant kullanmak, terleyen bölgelerdeki kılları azaltmak ter kokusu için alınabilecek temel önlemlerdir. Kıyafetlerinizde hava alan pamuklu kumaşlar seçmeniz, yiyeceklerinizde baharat, soğan ve sarımsak tüketimini sınırlamanız ter kokma riskinizi azaltacaktır.